Anastasiadis, referans şartlarıyla ilgili tutumlarını açıkladı
GÜNDEMRum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, BM’nin 74’üncü Genel Kurul toplantısında, Kıbrıs sorunu, iklim değişikliği, mülteci sorunu ve fakirlik gibi bölgesel konulara dair konuşma yaptı. Anastasiadis, şu anda Kıbrıs sorunuyla ilgili umut ışığı veren bir yeni bir çabanın ortasında bulunulduğunu ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sürecin Crans Montana’da kaldığı yerden devam etmesi için gösterdiği çabaya tam destek verdiğini dile getirdi. Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, bu çerçevede ve BM Genel Sekreteri’nin müzakerelerin yeniden başlaması için uzlaşılmış bir zemin bulunması çağrısının akabinde, iki toplumun liderleri tarafından referans şartlarının birtakım unsurlar içermesi gerektiğini belirtti; bunları şöyle sıraladı: “1- Arzu edilen çözüm çerçevesiyle ilgili temel çizgi ve ilkeleri; ayrıca müzakere sürecinin metodolojisini belirleyen 11 Şubat 2014 Ortak Açıklaması, 2- Crans Montana’da konferans yapılabilmesine olanak sağlayan, varılmış uzlaşılar, 3- Crans Montana’da 30 Haziran 2017’de sunulan ve Garantiler ile Güvenlik, Asker, Etkin Katılım, Toprak Düzenlemeleri, Mülkiyet ve Eşit Muamele ile ilgili olan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in 6 maddelik çerçevesi”. Bu anlayışın, Rum tarafının tarihi uzlaşısı olarak üzerinde anlaşmaya varılanlar temelinde, yegane hedefi kapsamlı bir çözüm olan müzakerelerin yeniden başlaması yolunu açabileceğini savunan Anastasiadis, bu tarihi uzlaşının, “Kıbrıs Cumhuriyeti”nin iki toplumlu ve iki kesimli, BM Güvenlik Konseyi’nin ve Doruk Anlaşmaları’nın belirlediği şekilde siyasi eşitliği olan, tek egemenlik, tek vatandaşlık ve tek uluslararası temsiliyeti olan federasyona dönüşmesi olduğunu ileri sürdü. Anastasiadis, konuşmasında, “yabancı asker, dış bağımlılık ve dış müdahale hakkı olmaksızın; BM Güvenlik Konseyi kararları ile AB değer ve ilkelerinden sapmayacak, yaşayabilir, işlevsel ve daimi bir federasyon çözümünü” öne sürdü. Konuşmasında bir de net mesaj vermek istediğini belirten Anastasiadis, BM’nin ve BM Genel Sekreteri’nin iyi niyet misyonunun, Rum tarafı için ileriye götürecek tek yol olduğunu ifade etti. Anastasiadis, müzakere sürecinin yeniden başlaması için gösterilen çabaların gelişmekte olduğu şu dönemde, Türkiye’nin eylemlerinin yalnızca uluslararası hukuku ihlal etmekle kalmayıp, aynı zamanda özlü müzakereler için olumlu ortamın oluşturulması hedefini ciddi şekilde baltaladığını iddia etti. Sorumluluk yükleme oyunu başlatma niyetinde olmadığını ifade eden Anastasiadis, yine de gambot diplomasisini, şantaj taktiklerini ve Rum tarafının baskı altında müzakere etmeye zorlanmasını kabul edemeyeceğini kaydetti. Anastasiadis, çatışma başlatmak niyetinde olmadığı; aksine Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son duygusal yorumlarına katıldığını ve bu yorumların, özünde Kıbrıs’ta başarıya ulaşılmasını istedikleri şeyleri yansıttığını savundu ve “Özgürlük, barış, refah, adalet ve herkes için barış dolu, güvenli bir gelecek” dedi.
İlginizi Çekebilir