Araziler kamuya ait, devredilemez

EKONOMİ

Araziler kamuya ait, devredilemez

Genç TV’de yayınlanan, Yrd.Doç.Dr Güven Arıklı’nın hazırlayıp sunduğu “Haftaya Bakış” programına katılan Sucuoğlu bahsedilen bölgenin ITEM yasası gereği hiç bir şirkete verilemeyeceğini, stadyuma ek olan 3 ayrı araziden 2’sinin Girne Belediyesi’ne ait olduğunu, ortada kalan bölümün ise devlete ait olduğunu açıklayarak “Dolayısıyla, iddia edilenler tamamen uydurma ve gerçek dışıdır” dedi.

 

Harita gerçekleri ortaya koyuyor

Bu tür provokasyonların zaman zaman yapıldığını, gerçeklerin ise ortada olduğunu söyleyen Sucuoğlu, belge olarak Tapu ve Kadastro Dairesi’nin bölge haritasını  göstererek “Bir kaşık suda fırtına koparmak isteyenler, olay çıkarmak istemiş, gerçekdışı bilgilerle halkı galeyana getirmek istemiştir” dedi.

 

Maksatlı yayınlar

Kaosa oynayan, yalan ve üstünkörü bilgilerle olay çıkarmaya çalışanların iddialarının tamamen yalan olduğunu vurgulayan Sucuoğlu, “Hiç kimse kusura bakmasın ama, bu olayın tamamen maksatlı olduğu apaçık ortadadır” diye konuştu.

 

İddialar dayanaktan yoksun

Bölgede otel yapmak isteyen şirketin daha önce ZEYKO fabrikasının bulunduğu araziyi sahibinden satın aldığını, inşaat çalışmalarının başladığını anlatan Sucuoğlu, “Bu arazi parası ödenerek alınmış bir yer, tahsis veya devlet malı değil, bu araziye komşu olan yerler de Girne Belediyesi ile devlete ait araziler, bu araziler satılamaz ve devredilemez nitelikli, dolayısıyla iddiaların hiç bir dayanağı yoktur” dedi.

 

Yatırımcılar taciz ediliyor

İlgili şirketin turizm tesisi kuracağı arazinin çevresinde atıl durumda bulunan arazilerin bakımı ve düzenlenmesi konusunda gönüllü olarak katkıda bulunacağını kamuoyuna açıkladığını da söyleyen Sucuoğlu “Maksatlı yayınlarla yatırımcıları taciz etmek ve halkı galeyana getirmek, asla kabul edilebilir bir durum değildir” dedi.

 

Çevre düzenlemesi talebi

Turizm Bakanlığı döneminde ilgili şirketin Girne Belediyesi ile toplantı yaptığını, bu arazilerin kamuya açık yürüyüş yolu, basketbol sahaları, çocuklar için oyun alanlarının bulunacağı park olarak düzenlenmesi konusunda görüşme yaptıklarını anlatan Sucuoğlu, bu alanın kamuya açık olması şartıyla çevre kirliliğini tamamen ortadan kaldıran yeşil alan olarak düzenlenmesi konusunu kendisinin de desteklediğini söyledi.

 

Hükümetin bozulma nedeni

Bir soru üzerine CTP-UBP hükümetinin bozulmasında Su Projesi’nde yaşananlar ve Ekonomik İstikrar Paketi’nin imzalanmamasının da etkili olduğunu söyleyen Sucuoğlu “CTP’li bakanlar anlaşmaların imzalanması konusunda istekliyken, CTP Parti Meclisi’nin karşı çıkması sorunu aşılamadı ve hükümet bozuldu” diyerek, KKTC’de her şeyin sorumlusu olarak Türkiye’nin gösterilmesini eleştirdi “Biz Türkiye’ye rağmen değil, Türkiye ile birlikte yürümemiz gerekir” dedi.

 

Başvurabileceğimiz tek yer Türkiye

“KKTC’nin kredi almak veya hibe için başvurabileceği ne Dünya Bankası, ne IMF ne de AB yoktur” diye konuşan Sucuoğlu şöyle dedi: “Bizim tek başvurabileceğimiz yer Türkiye’dir. Güney Kıbrıs’a AB’nin kredi vermek için uyguladığı yaptırımları neden gündeme getirmiyorlar? AB, Güney’e “Bunları yapmazsan sana tek kuruş vermem” derken, hala Türkiye’yi eleştirenler var. Türkiye ‘bunları yaparsanız önünüz açılır, bütçe sıkıntınız azalır, yatırım alanları açılır’ şeklinde tavsiyelerde bulunuyor. Bunun için hazırladığımız projeyi tartışalım’ diyor. Sen proje hazırlamıyorsun, görevini yapmıyorsun, gidiyorsun Ankara’ya, soru sorarlar, ‘2025 yılındaki nüfus sayınız kaç olacak?’ derler yanıt veremezsiniz, kendileri 2030, 2040, 2050’de nüfusumuzun kaç olacağını söylerler, demek ki önce kendimiz de kök aynasına bakacağız, ben odaklı olmaktan vazgeçeceğiz, en iyi ben yaparım yaklaşımından uzaklaşacağız, gerçeği göreceğiz. Gerçek şudur; Okumuyoruz, araştırmıyoruz, çalışmıyoruz, üzülerek söylüyorum ama acı da olsa gerçekler bunlardır”

 

Sağlıkta çözülemeyecek sorun yok

Güven Arıklı’nın Sağlık Bakanlığı’nın son durumu ve hastanelerde yaşanan kuyruklar konusundaki sorusunu da yanıtlayan Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu, yaptığı ilk araştırmaya göre KKTC’de sağlıkla ilgili çözülemeyecek kadar büyük sorunlar olmadığını anlatarak, “Şu anda ülkemizin en büyük hastanesi olan Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi, bina olarak ömrünü tamamlamış bulunmaktadır. 40 yıl önce hizmete giren bu hastanemiz, günümüz şartlarında tam manasıyla hizmet veremeyecek durumdadır” dedi.

 

Branş sayısı arttı

Günümüzde tam donanımlı hastanelerde 30 civarında branş bulunduğunu, dolayısıyla Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nin şimdiki yapısıyla bu ihtiyacı karşılamasının mümkün olmadığını vurgulayan Sucuoğlu “Bu konuda yapılacak bir çok iş var, sırasıyla elimizden geleni yapmaya çalışacağız” dedi.

 

İstatistiklere göre çalışma yapılacak

Sıkıntıların belirlendiğini, istatistiksel değerlendirmelerin sürdüğünü belirten Sucuoğlu, hükümetin güvenoyu almasının ardından çalışmaları hızlandıracaklarını, hastanelerin durumuyla ilgili olarak basına yansıyan bir çok olayın araştırılarak rayına oturtulması için çalışma başlatılacağını söyledi.

 

Personel sıkıntısı

Gazimağusa Hastanesi’nde yapısal bir sorun tespit edildiğini, Girne Akçiçek Hastanesi’nin oldukça iyi durumda olduğunu, Güzelyurt’ta personel sıkıntısı bulunduğunu söyleyen Sucuoğlu değerlendirme toplantılarından sonra yapılacakların önceliklerini belirleyeceklerini, sorunların ortadan kalkması için canla-başla çalışacaklarını vurguladı.

 

Randevu sistemindeki tıkanıklık

Sık sık gündeme getirilen randevu sistemiyle ilgili olarak da konuşan Sucuoğlu “Sistemin çökmesinin nedeni, alınan randevu sayısıyla, randevuya gelenler arasındaki tutarsızlıktır, 20 kişi telefonla randevu alır da 5 kişi gelirse, kalan 15 kişi saatinde gelmez veya hiç gelmezse bu sistemin düzenli yürümesi mümkün değildir, randevu kültürü tam olarak oturmadı” dedi. Bu konuda çalışma başlatacağını da ifade eden Sucuoğlu “Çok sayıda görüşme ve toplantılarla eksiklikleri tamamlama yoluna gideceğiz” diye konuştu.

 

Tek amaç halka hizmet

Bazı olayların da haddinden fazla abartıldığını, karşılıklı iyi niyetin her zaman olması gerektiğini anlatan Faiz Sucuoğlu “Tek amacımız halka hizmet olmalıdır, burada yönetimin yanısıra başta sendikalar olmak üzere tüm çalışanlara görev düşmektedir” dedi.