BAF DİRENİŞİ VE DİRENİŞTE ŞEHİT DÜŞENLER GÜZELYURT’TAKİ TÖRENLE ANILDI

Baf Direnişi ve direnişte şehit düşenler, Güzelyurt’ta düzenlenen törenle anıldı.

Baf ve Limasol İlçeleri Şehit ve Hadise Kurbanları Anıtı’nda bu sabah saat 10.00’da yapılan törene, Meclis Başkan Yardımcısı Zorlu Töre’nin yanı sıra, Güzelyurt Kaymakamı Tevfik Direnç, Güzelyurt milletvekilleri, Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, KTBK adına 49. Alay Komutan Vekili Albay Murat Hıdıroğlu, GKK adına 2. Piyade Alay Komutan Vekili Yarbay Aygün Osmanlı, muharip dernek, kurum kuruluş, dernek ve okul temsilcileri, öğretmen ve öğrencilerle sivil halk katıldı.

 Protokol sırasına göre anıta çelenklerin sunulmasıyla başlayan törende, saygı duruşu ve saygı atışı gerçekleştirildi, ardından İstiklâl Marşı eşliğinde bayraklar göndere çekildi. Günün anlam ve önemini belirten konuşmalar ve şiirler okunmasının ardından tören sona erdi.

Tören sonunda katılımcılara lokma dağıtıldı.

TÖRE

Meclis Başkan Yardımcısı Zorlu Töre yaptığı konuşmada, Baf’ta verilen ulusal varoluş mücadelesinin Baf’ın “gazi” unvanı almasıyla sonuçlandığını hatırlattı.

Töre, Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerine de atıfta bulunarak hiçbir milletin bir diğerine bağımsızlığı bahşetmediğini, bir toplumun ancak mücadeleyle ve emekle, özgür, egemen ve bağımsız yaşam hakkına kavuşabileceğini anlattı.

Kıbrıs Türkü’nün KKTC gibi bir devlete sahip olmasını sağlamak uğruna Mehmetçik’le, Mücahidin bu topraklarda kucak kucağa şehit düştüğünü kaydeden Töre, bugün anlaşma masasında Güzelyurt’u isteyenlere önceden Gazi Baf’ın bırakıldığını, bugün Güzelyurt’un KKTC toprağı olduğunu söylemek gerektiğini ifade etti.

Töre, bir sonraki nesle bırakılacak yegâne şeyin KKTC Devleti olduğunu da belirterek, şehitlere rahmet, hayatta kalan gazilere sağlıklı ve uzun bir ömür diledi.

DÖKMEN

Baf Türk Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Dökmen, Baf Direnişi’nin milli mücadelenin önemli noktalarından birisi olduğunu söyleyerek, kendi kaderini tayin etmek isteyen Kıbrıslı Türkleri bugün bir devlet sahibi yaptığını vurguladı.

Dökmen, Baf Direnişi’nin Kıbrıs Türkü’nü Akritas Planı’nın karanlık günlerinden aydınlığa çıkaran günler olduğunu ifade ederek, bu gibi olayların genç kuşaklara anlatılarak ve unutturmayarak, özgürlük olgusunu kavramalarının sağlanması gerektiğini belirtti.

CEMAL

Gazi Baf Dayanışma Derneği Temsilcisi Yalçın Cemal da direnişin 54. yılında o günleri yaşayanlardan biri olarak Rum saldırılarını ve Kıbrıs Türkü’nün sayı, silah ve teçhizat bakımından üstün Rum birliklerine nasıl direndiğini anlattı.

O gün savaşanların Kıbrıs Türkü’ne bağımsız, özgür ve egemen bir gelecek sağlamak için şehit düştüklerini kaydeden Cemal, bugünlerin temelini atanların ve KKTC için ilk taşı koyanların yine şehitler olduğunu ifade etti.

Cemal, kısa süre önce sonuçsuz tamamlanan Kıbrıs görüşmelerinde Rumların Kıbrıs Türkü’yle hiçbir şeyi paylaşmak istemediğini gösterdiğini söyleyen Cemal, Rum tarafının garantörlüklerin kaldırılması da dâhil birçok hayal içinde olduklarını kaydetti.

Şehitlere özlemin her geçen gün daha da arttığını belirten Cemal, her geçen gün KKTC’nin kıymetinin daha iyi anlaşıldığını, bu mirasın nesilden nesle sürdürülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

KAVAZ

Atatürk Maarif Anaokulu öğretmenlerinden Vedia Kavaz da konuşmasında 9 Mart’ın Rum saldırılarına karşı muhteşem bir Türk direnişinin tarihi olduğunu kaydederek, Rum tarafının Enosis’i gerçekleştirmek için çeşitli zamanlarda, çeşitli bahanelerle Kıbrıslı Türklere saldırdığını hatırlattı.

120 kahraman mücahidin halkla el ele savaştığını, 2 gün boyunca direnerek Baf’ı teslim etmediğini anlatan Kavaz, 1963-74 yılları arası Türklerin Adada her türlü baskı, zulüm ve abluka karşısında sabır ve özveriyle direndiğini kaydetti.

Kavaz, “Bugünlere zor gelinmiştir, unutmak tükenmektir ve Kıbrıs Türkü asla tükenmeyecektir” diyerek, Kıbrıslı Türklerin Anavatan TC ile iş birliği içinde devletine sahip çıkacağını ve geçmişin karanlık günlerine dönmeme kararlılığında olduğunu sözlerine ekledi.