Bakırcı ve Arabacıoğlu Yeni Hükümeti Yorumladı

İki vekil de ortaklıktan umutsuz olmadıklarını vurgularken, şu anda UBP Milletvekili olan Bakırcı, partisinin bu koalisyondan yıpranmış olarak çıkacağını savundu.

Hamit Bakırcı, kurulması planlanan CTP- UBP Koalisyonu’nun tek atımlık mermisi olduğunu kaydetti. CTP- UBP Koalisyon Hükümeti’nin UBP açısından çok iyi olmayacağını ifade eden Bakırcı, “Buna karşın ülkenin şu an ki durumu göz önüne alındığında CTP- UBP Koalisyonu’nun şimdiki hükümetten çok daha iyi olacağı söylenebilir. Dolayısıyla 12’den hedefi vuramazsa hem ülke adına hem de her iki parti adına çok iyi şeyler olmayacaktır. Bu hükümet başarılı olmak zorundadır. Olmazsa da siyasette çok şeyler değişecek” dedi. 

Yeni Bakış’a konuşan DP Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu da, CTP’nin DP ile koalisyon kurmak istememesinin belirli bir anlaşmazlıktan kaynaklandığını söylemenin mümkün olmadığını kaydetti. “Hükümet başarısız bir hükümet olsaydı bile büyük ortağı CTP idi” diyen Arabacıoğlu, “ CTP’nin DP’den önce kendisini sorgulaması gerekirdi. Başarısız olması için DP ne yaptı ki bu hükümet başarısız oldu” diye sordu.

“DP ile iş yapılabilirliğin bittiğini gösteriyor”

DP’den UBP’ye geçen Hamit Bakırcı, Yeni Bakış’a CTP’nin DP ile neden bir ortaklık kuramadığını ve UBP ile yakınlaştığını anlattı. DP ve CTP’nin tutumunun daha önceden belli olduğunu dile getiren Bakırcı, iki partide de huzursuzluklar yaşandığı için genel başkanlar da değişikliğe gidildiğini kaydetti. “Düşünün ki Başbakan dahi değişti” diyen Bakırcı, söz konusu duruma bakıldığında CTP’nin ortağını değiştirmesinin DP’deki iş yapılabilirliği yitirdiğini gösterdiğini aktardı. 

Bu çerçevede UBP ile CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat ile geniş tabanlı bir hükümet kurma taraftarı olduğunu kaydeden Bakırcı, “Bizim tabanımız da parti meclisimiz de buna destek verdi” dedi. 

Şu anda ülkede doğru yürüyen hiçbir işin olmadığını savunan Hamit Bakırcı, “Esnaf zor durumda, çiftçi zor durumda herkes zor durumda... Yasaların geçmesi keza öyle... Birçok yasa bekliyor ama geçemiyor. Anlaşılabilecek doğru dürüst bir geniş tabanlı bir hükümet, ülke insanı için daha iyi olacaktır” şeklinde konuştu. 

“Denktaş süreci farklı kullandı”

DP ile CTP’nin anlaşamadığı temel konulara bakıldığında Serdar Denktaş’ın tutumunun CTP’deki yetkililerce benimsenmediğine dikkat çeken Bakırcı, Denktaş’ın bazı şeyleri farklı kullandığını, “bensiz hükümet kuramazsınız, oluşturamazsınız” dercesine takındığı tutumlara tepki gösterildiğini aktardı.

“Hiçbir parti polisin sivile bağlanmasına karşı değil”

CTP’nin DP’ye karşı tutumunda polisin sivile bağlanması konusunun etkili olduğu iddiaları ile ilgili de konuşan Bakırcı şunları söyledi:

“Ben polisin sivile bağlanmasına hiçbir partinin veya milletvekilinin karşı olduğunu düşünmüyorum ama zaman ve imkan bakımından nasıl olacağı önemlidir. Ülkede olağanüstü koşullar da mevcut biliyorsunuz. Nasıl bir sivilleşme olacak ve hangi aşamalardan geçecek bunlar çok önemli... Çünkü Türk askeri buradan çekildiği zaman tek güvenlik sorumlusu nerdeyse polis oluyor. Siz polisi sivilleştirdiğinizde herhangi bir anlaşma durumunda güvenliğinizi sağlayacak birimler kalacak. Onu da bilemiyoruz.”

“UBP koalisyondan yıpranmış halde çıkacak”

CTP ve UBP koalisyonunu da gelecek açısından değerlendiren Hamit Bakırcı, böyle bir koalisyon hükümetinin UBP adına pek de iyi olmayacağını söyledi. UBP’nin bu koalisyon nedeniyle yıpranacağını aktaran Bakırcı, “Ülkenin şuanki durumunu göz önünde tutarsanız CTP- UBP Koalisyonu’nun mevcut hükümetten çok daha iyi olacağını düşünüyorum ama parti bazında düşünüldüğü zaman UBP’nin girmeme ve girme halinde önümüzdeki seçimlerdeki durumunu düşünürsek seçimlere daha da yıpranmış bir şekilde girecektir. Ama burada ülkeyi düşünüyorsak ülke insanını düşünüyorsak bunları göz ardı etmek lazım. Nitekim UBP Parti Meclisi de böyle bir karar almak zorunda kaldı. Biraz da mecburiyet diyelim.

“Hedefi 12’den vurmaları lazım”

Yoksa siyaseten düşündüğünüzde dışarda kalmak bizim için daha avantajlı... Bu hükümetin de bir atımlık mermisi var. Dolayısıyla 12’den hedefi vuramazsa hem ülke adına hem de her iki parti adına çok iyi şeyler olmayacaktır. Bu hükümet başarılı olmak zorundadır. Olmazsa da siyasette çok şeyler değişecek” açıklamalarında bulundu. 

Mustafa Arabacıoğlu: CTP kendisini sorgulamalı

Yeni Bakış’a açıklamalarda bulunan DP Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu da, Talat’ın kararına saygı duyulması gerektiğini söyledi. Talat’ın geniş tabanlı bir hükümet için UBP’yi tercih ettiği yönündeki açıklamalarına da söyleyecek bir şeyi olmadığını aktaran Arabacıoğlu, “CTP’nin DP ile koalisyon kurmak istememesinin belirli bir anlaşmazlıktan kaynaklandığını söylemek mümkün değil. Hükümet başarısız bir hükümet olsaydı bile büyük ortağı CTP idi. CTP’nin DP’den önce kendisini sorgulaması gerekirdi. Başarısız olması için DP ne yaptı ki bu hükümet başarısız oldu. Dolayısıyla bunlara ben cevap verecek değilim ama günün sonunda CTP’nin yetkili organları UBP ile bir birleşim konusunda karar aldı. Ona da saygı duymak gerekir” şekline konuştu. 

“Ortaklığın bozulması polisin sivile bağlanmasıyla...”

Bu ortaklığın bozulmasının polisin sivile bağlanması konusu ile alakalı olmadığının da altını çizen Arabacıoğlu, “Polisin sivile bağlanması hükümetin en büyük sorunu değildir. Bu devletin de en büyük sorunu değildir. Ülkede eğitimde sağlıkta o kadar büyük sorunlar var ki her yönde sorun polisin sivile bağlanması konusu değildir. Buna hazır mı, değil mi? Önemli olan budur. Bir polis genel müdürü bile atayamadı bu siyasi erk. Yasası hazır mı, mevzuatı hazır mı? Özerk olacak mı polis... Bunlar ne kadar zaman yapılacak” dedi.

“Siyasi Partiler Yasası ile ilgili takvimlendirme yaptık ama süreç neredeyse 1 buçuk yılda tamamlandı” diyen Arabacığlu, şöyle devam etti:

“Hala da yasa Cumhurbaşkanı’ndan 2 madde yüzünden geri döndü. Bu yönden bazı şeyler kulağa hoş gelir ama hayat geçirildiğinde daha farklı bir boyut alır.

“Bu sendikal anlayış ile özel de çökertilir”

Özelde sendika olayına da bakılacak olursa, ben sendikacılığa karşı değilim ama bugünkü sendikal anlayış ile özel de çökertilir. Bugünkü bu sendikal anlayışla, sendikacılıkla demiyorum, çok önemli ikisi arasındaki ayrım. Bugünkü sendikal mantalite siyasetin önündedir. Her yönden ve her konuda..."

Kaynak: Yeni bakış