CEZAEVİ'NDE ÜLKÜCELERE DESTEK EYLEMİ
GÜNDEMLefke’deki öğrenci olayları nedeniyle Merkezi Cezaevi’nde tutuklu bulunan, Ülkücü arkadaşlarına destek olmak ve bölgedeki endişeleri anlatmak isteyen Cumhuriyet Platformu, dün cezaevi önünde eylem yaptı
Lefke’deki öğrenci olayları sonrası tutuklanarak Merkezi Cezaevi’ne gönderilen Ülkücü arkadaşlarına destek olmak ve bölgedeki endişeleri dile getirmek amacıyla, 13 sivil toplum örgütünden oluşan Cumhuriyet Platformu, dün cezaevi önünde bir eylem gerçekleştirdi. Eylemde, grup adına basına açıklama yapan Buray Bisküvütçü, yanlış bilgilendirilen kamuoyunun önüne geçerek, Merkezi Cezaevi’ndeki Ülkücü arkadaşlarına destek olmak için geldiklerini ifade etti. Bisküvütçü, Ülkücülerin bu açıklamanın içerisinde yer almadığını ifade ederek, Dünyadaki Ülkü Ocakları’nın genel başkanının talimatları doğrultusunda Ülkücülerin şu anda beklemeyi tercih ettiklerini belirtti. Bisküvütçü, olayın doğulubatılı, KürtTürk çatışması olmadığını anlatarak, terör örgütü olan insanların önceden organize olarak, yüzlerce kasaları taşlarla doldurup Lefke’nin çeşitli yerlerine saklaması ve ilerleyen saatlerde teyakkuza geçmesi ile başladığını iddia etti. Bisküvütçü, saldırıda bulunanların çok sayıda olması nedeniyle polis teşkilatının yetersiz kalması üzerine Ülkü Ocakları mensuplarının polis teşkilatının yanında tavır aldığını söyleyerek şöyle devam etti: “Ülkü Ocakları Genel Başkanı Adem Yurdakul ve Güzelyurt Ülkü Ocakları Başkanı Hüseyin Ardı’nın ve dört genel merkez yöneticisi, olaylar esnasında tutuklanarak cezaevine gönderilmiştir. Tutuklamaların yapılmasını aklımız almıyor. Pazartesinden sonra tutukluluğun kaldırılması için hukuki itirazlarımızı yapacağız. Olaylarda PKK Terör Örgütü lehine sloganlar atarak organize bir eylem gerçekleştirilmiştir. Biz çok uzun zamandır PKK’nın Kıbrıs’ta yapılandığını yetkililere aktarmıştık.” “Bu bir terör eylemidir” İlk açıklamayı yapan Gemikonağı Muhtarı Ahmet Ced, “Bizler Kıbrıs’ta 1955’lerden 1974 Barış Harekâtı’na kadar böyle olayları ancak Rumların bize saldırmaları ile gördük. Şimdi görüyoruz ki, evlerimizde geceleyin rahat uyuyamıyoruz” dedi. Yapılan saldırıların bir terör saldırısı olduğunu iddia eden Ced, evlere büyük taşlar atılmasına rağmen kimsenin müdahale etmediğini ve halkın büyük tedirginlik yaşadığını belirtti. Taşları atanların elektronik sopalar da kullandığını iddia eden Ced, bunun tamamen bir terör saldırısı olduğunu, Mücahit Kıbrıs Türk halkı olarak bu olayları asla tasvip etmediklerini söyledi. Halkın bölgede can güvenliği kalmadığını ve geceleyin kapı önlerinde bile oturmaktan çekindiğini anlatan Ced, “Nereden taş geleceğini bilmiyoruz. Sürekli tedirginiz” dedi. Ced, o gece yaşananları şöyle anlattı: “Ben eşim ile geceleyin saat 03.45’te uyurken, Kürtçe sesler duydum. Evim, atılan taşlardan yıkılacak gibiydi. Ayrıca sopalar, inşaat demirleri de atıldı. Eşim beni dışarıya çıkartmadı. Bölgede bir terör havası estirildi. Benim evde muhtar olduğum için bayraklar asılıydı. Bayrak direklerinin kırık, bayrakların da yerde atılı olduğunu gördüm. O bayrak sonsuza kadar dalgalanacak. Ancak kimin attığını görmedim.” “Terör örgütü sabrımızı zorluyor” Cumhuriyet Platformu üyesi Mustafa Çaluda ise 13 sivil toplum örgütü adına şu açıklamayı yaptı: “Halkımız adına on üç sivil toplum örgütü olarak terörist eylemlerle ilgili hususları dikkate getiriyoruz. Fikir, gönül ve eylem birliğiyle bu hususları vurgularız. Bir süredir ülkemizde meydana gelen bölücü terör örgütü yandaşı eylemler ve hareketler oldukça can sıkıcı boyutları aşmıştır. En son saldırılar ile ortaya koymuş oldukları bölücü terör örgütü yandaşı eylem sabır hudutlarımızı zorlamıştır. 29 Mayıs 2016 tarihinde Lefke’de yaşanan olaylar, medyada yansıtıldığı gibi “Doğulu – Batılı”, “Kürt – Türk” ya da “Karşıt Görüşlü Öğrenciler” meselesi değildir. Lefke’de bariz bir şekilde PKK bölücü terör örgütünün fiili saldırısı yer almıştır. Hem kurumlarımıza hem de halkımıza karşı. Bunlar basit öğrenci olayları gibi gösterilemez. Yüzlerce bölücü terör örgütü taraftarı PKK ve Apo sloganları atarak Lefke’yi taş yağmuruna tutmuştur. Can ve mal güvenliğimiz tehlikeye düşmüş, polisimiz saldırı altında yetersiz kalmıştır. Polisimiz, halkımız, evlerimiz saldırıya uğramıştır. Evlerimizin avlularına, bahçelerimize girilmiş, insanlarımız, emlak ve araçlarımıza taşlarla, sopalarla saldırılmıştır. Muhtarlığımızın önündeki TC ve KKTC bayraklarımıza da saldırı olmuş, sökülerek yerlere atılmıştır. Kıbrıs Türk halkının duygu ve düşüncelerini ifade ederek bu terörist tertip ve eylem ile arkasındaki tertipleyicileri şiddetle kınarız. Cumhuriyetimizin ve halkımızın iftihar kaynağı olan ve ülkemizin en önemli sosyal ve ekonomik değerlerinden olan üniversitelerimiz zaten dış saldırılara maruz kalmaktadır. Halkımız bu kıymetlerinden yoksun düşürülmeye çalışılmaktadır. Yurdumuz içinde de halkımıza karşı şer odaklarıyla ittifak halinde sürdürülen bu yapılanma ve eylemlere karşı halkımız adına devletimizin en etkili önlemleri almasını arzu ve talep etmekteyiz. Yurdumuz ve Cumhuriyetimiz için kan dökmüş, can vermiş olan Mücahit Kıbrıs Türk halkının sabrını daha çok zorlamasınlar.” Dünkü eylemi düzenleyen Cumhuriyet Platformu’nu oluşturan 13 sivil toplum örgütü şu şekilde: Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği, Kıbrıs Türk Milli Konseyi, KKTC Güv. Kuv. Emekli Assubaylar Derneği, KKTC Mücahit Komutanları Derneği, Dünya Kıbrıs Türkleri Vakfı, Dr. Fazıl Küçük Hareketi, KKTC Hatay Kültür Derneği, KKTC Gaziantep Kültür Derneği, KKTC Milliyetçi Demokrasi Hareketi, R.R. Denktaş ve Düşüncelerini Yaşatma Derneği, Kıbrıs Türk Gençlik İnisiyatifi, KKTC Genç Mücahitler Derneği, KKTC Karadeniz Öğrenci Birliği.
İlginizi Çekebilir