© Kıbrıs Haber Sitesi 2023

CTP Milletvekili Özdenefe: Basın özgürlüğüne tahammül yok

CTP Milletvekili Özdenefe, "Basına küçük bir katkıyı bile çok görmek, eleştiriye olan karşıtlığı gösteriyor. Hükümetin basın özgürlüğüne bile tahammülü yok” dedi.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Fazilet Özdenefe Erçin Şahmaran’ın ADA TV’de yayınlanan “Gündeme Bakış” programına katıldı ve gündemi değerlendirdi.

“AKINCI’NIN GÖRÜŞMEYE KATILMAMASI KIBRISLI TÜRKLERİN ZARARINA OLURDU”

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Berlin’de gerçekleştirilecek görüşmeye önümüzdeki dönemde seçim olacağı için katılmamasının Kıbrıslı Türklere zararı olacağını belirten Özdenefe, UBP kanadından böyle bir şeyin seslendirilmesinin anlaşılır olmadığını söyledi.

Sürekli aktif olmak gerektiğinin altını çizen Özdenefe, son iki yılda çok sönük kalındığını savunarak, “kimsenin küsme ve içine kapanma hakkı yoktur” dedi.

“HÜKÜMETİN BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNE BİLE TAHAMMÜLÜ YOK”

Hükümetin basın özgürlüğüne karşı olduğunu savunan Özdenefe, “Basına küçük bir katkıyı bile çok görmek, eleştiriye olan karşıtlığı gösteriyor. Hükümetin basın özgürlüğüne bile tahammülü yok” ifadelerini kullandı.

CTP Milletvekili Özdenefe’nin gündeme dair değerlendirmeleri şöyle:

“ Toplum lideri kim olursa olsun, BM’den gelen bir çağrıya olumsuz cevap vermesi mümkün değil. Cumhurbaşkanının üçlü görüşmeye gitmemesi, seçim var diye bu görüşmeye katılmaması, en başta Kıbrıslı Türklere zarar verir. UBP’nin böyle bir şeyi seslendirmesi, anlaşılır gibi olmamakla birlikte, hükümet etmekteki başarısızlığı, gündemi değiştirmeye yönelik bir çabası olarak görüyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçim süreci, hükümetin günü kurtarmaya yönelik işine geldi ve bunu kullanıyorlar.

Cumhurbaşkanı ve toplum lideri olan kişi proaktif olmalı. Kıbrıslı Türklerin dünya ile, Kıbrıslı Rumlar ve Türkiye ile ilişkilerini iyi köprüler kurarak geliştirmeli. Mehmet Ali Talat birçok noktada çok aktif bir politika sürdürmüştü. Son iki yıla bakınca son derece pasif bir dönem yaşadık. Sürekli görünür olmalıyız, küsme, içine kapanma lüksümüz yok.

Sayın Talat, CTP ile özdeşleşmiş bir kişidir. Sayın Talat’ın görüşleri kendi kişisel görüşleridir. Sayın Talat Cumhurbaşkanlığı yapmış birisidir ve bugün için Kıbrıs sorunu ile ilgili olarak gelinen noktayı ve Sayın Akıncı’yı eleştirmesi normaldir. CTP henüz karar vermemiştir. Ben de kişisel olarak Sayın Talat’la paralel görüşteyim.

Aksi çıkmadığı takdirde CTP Cumhurbaşkanlığı için kendi adayını çıkaracaktır. Biz adaylıkta isimden çok vizyon ve yapılması gerekenlere bakıyoruz. Bu süreç çok erken başladı. Seçim süreçleri ülkeyi kilitliyor.

Haftalardır komiteler geç başlıyor, nisap sağlanamıyor. Bir rahatlık var. Yaz aylarında hiç toplanmayan komiteler var. Çünkü karar veremediler. Her protokolde kamu reformu olurdu. Bu protokolde yok. Sürekli gündemi seçimle, Maraş’la değiştiriyorlar. Kamu reformunu üçlü kararnamenin daraltılmasını istemiyorlar.

Aynı şekilde yurttaşlık yasası da hiçbir zaman gelmeyecek. UBP biliniyor. HP sus pus. Bugün yaşanan birçok konu dörtlü hükümet zamanında olsaydı, bu hükümet on defa bozulurdu. Ama şimdi HP sessiz.

Basın özgürlüğüne karşı olan bir hükümet var. Bu mu demokrasi, temiz siyaset bu mu? Anlaşılır gibi değil. Bu ülke basınında reklam yok. Türkiye’de kontrol edilemeyen bir reklam pazarı var. Basına küçük bir katkıyı bile çok görmek, eleştiriye olan karşıtlığı gösteriyor. Hükümetin basın özgürlüğüne bile tahammülü yok. Tüm teşvikler durdurulsun, kamuda tasarruf yapılsın. O zaman basına da katkı veremiyoruz. Okul hastane yapacağız deme hakkınız olsun.”

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER