Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: Kararların zararları konusunda ABD yönetimini uyardık
TÜRKİYECumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, NTV canlı yayınında Simge Fıstıkoğlu'nun sorularını yanıtladı. Kalın, ABD Temsilciler Meclisi'nde kabul edilen tasarılarla ilgili olarak, "Kararların zararları konusunda ABD yönetimini uyardık" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın açıklamalarından satır başları;
"İki tasarının birincisinin geçmişi var. Her yıl nisanda gündeme getiren bir lobi hep vardı. Türkiye aleyhine oluşturulan siyasi iklimi arkalarına alarak bir hamle yaptılar ve çıkardılar. Senatodan çıkması, başkanın önüne gelip imzalanması pek mümkün görünmüyor. Temsilciler Meclisi görüşünü kayda geçirmiş oldu.
Amerikan yönetiminin, Trump yönetiminin resmi politikası haline gelmiş değil.
"ARŞİVLERİMİZİ AÇTIK, DAVETİMİZ GEÇERLİ"
Tarihi vesikalar, belgeler esas alındığında soykırım iddiasını temellendirecek hadiselerin yaşanmadığını onlar da biliyorlar.
Cumhurbaşkanının ortak tarih komisyonu çağrısı halen karşılık bulmuş değil. Tarih ışığında arşivlerimizi açtık, davetimiz geçerlidir. Acıları yarıştırarak dünü okumaya çalışmak, yarını inşa etmek doğru değildir.
Gerçekten hakikatlerin ortaya çıkmasını isteyen insanlar varsa, bu vesikaların belgelerin ortaya çıkması için çaba sarf edebilirler.
"HEM SAHADA HEM MASADA BAŞARI ELDE ETTİK"
Yaptırım tasarısı Barış Pınarı'nı merkezine alan bir tasarı. Uygulanması mümkün olmayan, Temsilciler Meclisi'nin kanaatini kayda geçiren bir tasarı. Kimse Türkiye'nin bu kadar kısa sürede bu kadar büyük başarı elde edeceğini beklemiyordu.
Amerikan devletinin, sisteminin finanse ettiği, eğittiği, destek verdiği bir yapı bir anda darbe yedi. Yakın siyasi tarihimizde ilk defa hem sahada hem masada başarı elde ettik. Bu kadar kısa bir sürede hem dünyanın iki büyük devletiyle hem de Suriye'deki iki aktörle anlaşma yapıldı. Biz bu başarıyı hiçbir şeyin gölgelemesine müsaade etmeyeceğiz.
Dün Anayasa Komitesi ilk defa toplandı. Barış Pınarı Harekatı'nın başarısından sonra toplandı. Bu muhalefetin elini de güçlendirdi. Türkiye'nin son dönemde izlediği bağımsız dış politika yaklaşımının bir neticesi olarak görebiliriz. Donald Trump'ın zor bir siyasi süreçten geçtiğini de görmek lazım. Kararların zararları konusunda ABD yönetimini uyardık.
"TRUMP BU ZİYARETİN YAPILMASINI İSTİYOR"
Trump'ın burada karşı karşıya kaldığı siyasi tablo çok kolay bir tablo değil. Görünen o ki başkanlığının kalan bir yılında bu kavga ve mücadele çetin bir şekilde devam edecek.
Sayın Trump'ın bir değil iki değil üç defa Suriye'den çekiliyorum dediğini duyduk. İlginç olan bir şey, bu çekiliyoruz çağrısı ve kararının her seferinde Cumhurbaşkanımızla görüşmesinin ardından gelmesi. Trump her defasında ikna oldu ve karar açıkladı ama sistem bir şekilde başkanın bu sözünü boşa çıkartacak hamleler yaptı. Sayın Trump bu ziyaretin yapılmasını istiyor. Bize gelen mesajlar bu yönde.
"KÜRTLER ÜZERİNDEN BİR OYUN OYNANMAYA ÇALIŞILIYOR"
Orada özellikle bakanlarımızın, Cumhurbaşkanımızın ailesinin zikredilmesi çok seviyesiz, şahsiyet suikastine dönük şeyler.
Sanki PKK'lı olmayan Kürt, Kürt değildir diye örgütün yaptığı propaganda üzerinden bir siyaset dizayn etmeye çalışıyorlar. Kürtler üzerinden bir oyun oynanmaya çalışılıyor.
FETÖ son tahlilde Amerikan sisteminin dünyada kullandığı bir piyondur. Ona sahip çıkmalarının sebebi bu.
"TÜRKİYE'Yİ TÖHMET ALTINA ALMAK MÜMKÜN DEĞİL"
Bir teröriste general demek doğrudan terörizme destek vermektir. Bu kişi elinde birçok masum Kürt vatandaşının kanı olan bir teröristtir. Bununla ilgili o kadar çok bilgi belge var ki. Amerika'nın da terörist dediği kişilerle toplantılarda görüntüleri var.
Obama yönetiminin DEAŞ'la mücadele bahanesiyle YPG'yi silahlandırma kararı daha büyük bir oyunun parçası olarak ortaya çıktı. Bu kişilerin aklanmaya çalışılması, adeta romantize edilmesi bu akıl tutulmasının, bu baştan yanlış olan politikanın neticelerinden bir tanesi.
Avrupa ülkeleri içinde kaç tanesi DEAŞ'la Türkiye kadar etkin mücadele yapabildi? Biz bunlarla göğüs göğüse çarpıştık. Türkiye'yi töhmet altına almak mümkün değil.
(Bağdadi'nin öldürülmesi) Bu terör örgütünün başının etkisiz hale getirilmesi terörle mücadele açısından bir kazanımdır. Bunda en ufak bir şüphe yok fakat hemen ardından YPG'ye bir kredi çıkarılmaya çalışılması kabul edilemez. Bu adam öldürüldüğü yere nasıl geldi, nereden geldi? YPG'nin kontrolünde olan bölgelerden geldi. Geçişine nazıl izin verdiler?"
İlginizi Çekebilir