Disiplin Tüzüğü’ne karşı üç okulda grev yapıldı

KTOEÖS ve KTÖS, Disiplin Tüzüğü’ne karşı İskele bölgesindeki okullarda uyarı grevi yaptı. Öğretmen sendikaları, “dayatma” olarak nitelendirdikleri tüzüğe karşı direnişi sürdürürken, KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, "Bakanlığın aylardır tüm baskı tehditlerine karşı öğretmenler mücadeleyi sürdürdü" dedi.

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Disiplin Tüzüğü’ne karşı İskele Evkaf Türk Maarif Koleji ile İskele Ticaret Lisesi’nde 07.55-13.00 saatleri arasında uyarı grevi yaptı.

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) da KTOEÖS’e destek amacıyla İskele İlker Karter İlkokulu’nda 08.00-12.40 saatleri arasında grev gerçekleştirdi.

CTP ve Basın-Sen temsilcileri de grev yerine giderek destek belirtti.

Sendika temsilcileri öğretmenlerle birlikte İskele Bekirpaşa Lisesi önünde basın açıklaması yaptı.

EYLEM

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem yaptığı açıklamada, dayatma  diye nitelediği  Disiplin Tüzüğü’ne karşı mücadele verdikleri okullardan birinin Bekirpaşa Lisesi olduğunu belirterek, Bakanlığın aylardır tüm baskı tehditlerine karşı öğretmenlerin mücadeleyi sürdürdüğünü ifade etti.

Bakanlar Kurulu’nun  aldığı talimat doğrultusunda karar ürettiğini savunan Eylem,  “Bu bize öğretmenden ne kadar korktuklarını göstermiştir.” dedi.

Disiplin Tüzüğü’ne karşı mücadele veren öğretmenlerin  baskıyla yasaklamayla dize getirilmeye çalışıldığını iddia eden Eylem,  toplumun ve öğretmenin mücadeleden yılmayacağını söyledi.

Ülkede  68  civarında  18 yaş altı kız çocuğunun ebeveyn olduğunu söyleyen Eylem, “Çocuk istismarı meselesi ülkemizde bu anlayışın sonucunda ortaya çıkan  bir meseledir.” dedi.

Disiplin Tüzüğü’ne karşı mücadelelerinin devam edeceğini söyleyen Eylem, geçici tehditlere,  geçici tedbirlere ve  baskılara izin vermeyeceklerini, boyun eğmeyeceklerini söyledi.

MAVİŞ

KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş, Bekirpaşa Lisesi öğretmenlerinin gösterdiği mücadelenin topluma ışık gönderdiğini belirterek şöyle devam etti:
“Demiştir ki; Atatürk İlke ve inkılaplarına bağlı kalacağız. Laik yaşamımız ve bilimsel eğitimimizden vazgeçmeyeceğiz. Bu ülkede sınırsız vicdan , ibadet, inanç özgürlüğü, kılık kıyafet  özgürlüğü vardır. Bu alçak gönüllü, toleranslı, diğerlerine saygı duyan yaşam biçimimize sahip çıkacağız. Fakat çocuklarımızın her ne ad altında olursa olsun; ister dinsel, ister cinsel, ister siyasi istismara maruz bırakılmasına da sessiz kalmayacağız, koruyacağız.”

Maviş, Bakanlar Kurulu’nun  sorunu grev yasaklayarak, erteleyerek çözmek istediğini belirterek, sorunun diyalogla ve Kıbrıs Türk  toplumunun kimliğine, kültürüne  saygıyla çözülebilecek bir mesele olduğunu,  Bakanlar Kurulu’nun grev ertelemesinin başarısızlığının göstergesi olduğunu savundu.

Maviş, Anayasa Mahkemesi’nde hukuksal mücadelenin devam edeceğini, bu konuda iki öğretmen sendikası olarak dayanışmaya devam edeceklerini söyledi.

Maviş,  "Bizim yakamızda Atatürk rozeti varken, beynimizde şeriat yoktur.” ifadelerini kullandı.

BAYBORA

KTÖS Başkanı Mustafa Baybora da,  “gericiliğe ve  dayatmalara karşı”  mücadele verdiklerini söyledi.

Baybora, hükümete eleştirilerde bulunarak, hükümetin  özellikle mecliste  ve köy ziyaretlerinde “Biz yaparız, onlar konuşur” şeklinde yeni bir söylem geliştirdiğini belirterek,  ülkede ihmalden yeni doğan çocuklar öldüğü halde hiçbir istifa gerçekleşmediğini, sahte diplomayla ilgili bir milletvekilinin  dokunulmazlığının kaldırılmasının ötelendiğini söyledi.

Baybora, Milli Eğitim Bakanlığı  aracılığıyla bu yılki  ilkokullar arası kızlar futbol  turnuvasının yapılmadığını, bunun  sebebinin Türkiye’de iptal edilmesi olduğunu söyledi.

Baybora, Turnuvanın neden iptal edildiğinin basın mensupları tarafından Milli Eğitim Bakanı’na sorulmasını istedi.

GÖKÇEBEL

KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel de, öğretmenlere  toplum adına teşekkür ederek, öğretmenlerin baskıyla rağmen direndiğini söyledi.

 Gökçebel, hükümetin  yasakçı bir anlayışla elzem  hizmet diye grev yasağı koyduğunu savunarak, “Eğitimi  kurultay için bir hafta  erteleyen zihniyet… Eğitim o zaman elzem değil miydi.  Öğretmen eksikliğini bir yıl boyunca sürdürerek  eğitim alamayan çocukların eğitimini tamamlamak elzem değil miydi…” diye sordu.

Gökçebel, Anayasa’ya aykırı  olarak  Disiplin Tüzüğü’nün kalıcı hale getirilmek istendiğini  söyleyerek, “Örgütlü cehaleti bu topluma giydirmeye çalışıyorlar.” dedi.

Gökçebel, "Öğretmen  direniyorsa, bir hikmeti vardır.. Bu çocukların geleceği için direniyor.” dedi.

Ülkede hiçbir kurumun  kalmadığını, hak aramanın kimsenin başarabileceği bir durumda olmadığını söyleyen Gökçebel, “Atatürk ilkeleri varsa bir anayasada, demokrasi varsa bir anayasada, çocuk hakları varsa bir anayasada  devletin dininin olamayacağı varsa bir anayasada, çocuklarda  eşitlik hakkı varsa, bir kız çocuğu üzerinden  toplumu esir alan zihniyet hesap vermelidir. Bu partiler kapatılmalıdır. Bu anayasada 'var mıdır, yok mudur'u  geçiyorum. Bu partiler bunu önerdi diye kapatılmalıdır.” İfadelerini kullandı.