Dr. Şerif Yeşil: Gülüş, İnsanın En Güçlü Kartvizitidir
SPOREstetik diş hekimliği üzerine değerlendirmelerde bulunan Dr. Şerif Yeşil, gülüşün sadece yüz ifadesi olmadığını, aynı zamanda psikolojik bir destek unsuru olduğunu söyledi. Yeşil, estetik gülüşün insanın özgüvenini yeniden kazanmasında büyük rol oynadığını vurguladı.
“Bir insanın en güçlü kartviziti gülüşüdür,” diyor Dr. Şerif Yeşil. Ona göre gülümseme, karşı tarafa verilen ilk mesajdır. Sağlıklı ve estetik bir gülüş, insan ilişkilerinde güveni artırırken, eksik ya da bozuk dişler bireyin kendine olan saygısını zedeleyebiliyor.
Dr. Yeşil, estetik gülüşün psikolojik boyutunu şu sözlerle açıklıyor: “Dişlerinden utanan bir birey, gülümsemekten kaçınır. Bu da zamanla sosyal hayatta geri planda kalmasına yol açar. Oysa estetik gülüş, kişinin kendine güvenini artırır, hayata daha aktif katılımını sağlar.”
Gülüş estetiği yaptıran hastalarının hikâyelerini de paylaşan Yeşil, “Birçok hastam tedavi sonrası bana, ‘Artık fotoğraf çektirirken ağzımı kapatmıyorum’ dedi. Bu sözler, estetik gülüşün sadece dış görünüş değil, ruh sağlığı üzerinde de iyileştirici bir etkisi olduğunu kanıtlıyor,” ifadelerini kullandı.
Toplumda gülüş estetiğinin sadece bir lüks olarak görüldüğünü belirten Dr. Yeşil, bu algının yanlış olduğunu söylüyor: “Estetik gülüş, yalnızca dişleri güzelleştirmek değil, kişinin ruhsal bütünlüğünü desteklemektir. Kaybolan gülüşünü geri kazanan birey, sosyal hayatta da adeta yeniden doğuyor.”
Yeşil’e göre estetik gülüş, iş hayatında da büyük bir avantaj sağlıyor. “İnsanlar iletişim kurarken ilk olarak gözlere ve gülüşe dikkat eder. Gülüşünden memnun olmayan birey, çoğu zaman karşı tarafa kapalı bir imaj verir. Oysa sağlıklı bir gülüş, güveni ve samimiyeti artırır,” diyor.
Son olarak Dr. Yeşil, toplum için şu çağrıyı yapıyor: “Gülümsemek, yalnızca estetik bir mesele değildir; psikolojik bir ihtiyaçtır. Estetik gülüş, insanın ruhunu besler. Kendinden memnun olan birey, çevresine de pozitif enerji yayar. Bu nedenle gülüş estetiğini bir ayrıcalık değil, sağlıklı yaşamın bir parçası olarak görmek gerekir.”
İlginizi Çekebilir