Erhürman Dome Hotel konusundaki eleştirileri yanıtladı

Erhürman, 2007-2008 dönemindeki bakanlar bu suç duyurusunda bulunulan konularla ilgili bir şey yapmazken, yıllarca bakanlık görevi yürütenlerin 2019’da kendisinden bu konuda bir şey yapmasını istendiğini söyledi.

Kendisinin Dome Hotel konusunda sorulan tüm sorulara yanıt verdiğini kaydeden Erhürman, sözleşme konusunda yapılan eleştirilerin yeni olmadığını belirtti.

Sözleşmenin yenilenmesi durumunda her bir maddesi konusunda hesap verebileceklerini ifade eden Erhürman, bu kadar senedir hükümette kalanların daha önceki sözleşmeyle ilgili kendisine soru sorulmasının tuhaf olduğunu ifade etti.

2008’de imzalanan Dome Otel sözleşmesinde yasaya aykırılık olması halinde neden fes edilmediğini soran Erhürman, “Bu model doğru ve adil şekilde korunmalıdır. Nasıl işlemesiyle ilgili koşulları ortaya koyuyorum. Sözleşmenin yenileneceğinin garantisi yok” dedi.

Başbakan Tufan Erhürman  Dome Hotel’deki yüzde 10 servis ücreti konusundaki eleştirileri de yanıtladı.

Erhürman, bu ücretin sendika tarafından dağıtılmak yerine direkt çalışanlara gitmesi gerektiğini de kaydederek, bu şekilde olmasının toplu iş sözleşmesiyle başladığını belirterek, bu konudaki görüşlerini paylaştı.

Tufan Erhürman, sözleşmenin ilk 10 yılında olan bitenlerle ilgili iddiaların mahkemelerde hak arama şeklinde devam etmesi gerektiğini söyledi. Erhürman, Dome Hotel’in statüsünün korunması, binanın inşa yapısının korunması, KTMMOB’un gerekli denetimi yapabilmesi, sendika yönetimi ve işletme yönetiminin tek isim olmaması, bağımsız dış denetçi denetimi gerektiğini, yüzde 49 hissenin güvence altına alınması gerektiğini kaydetti. Erhürman, modelin başarılı olmasını sağlanması için de performans kriterlerinin de sözleşmenin içinde olması gerektiğini anlattı.

Bütün bunların olmadığı bir sözleşme modelini savunamayacağını dile getiren Erhürman böyle bir sözleşme olmazsa sözleşmenin uzamasının mümkün olmadığını kaydetti.

2008 sözleşmesinde bu konularda eksiklik olduğunu dile getiren Erhürman, Vakıflar İdaresi’nin imzaladığı birçok sözleşmenin de ne Vakıflar İdaresi’nin haklarını, ne de binaları güvence altına almadığını dile getirerek bu ilkelerin diğer sözleşmelerde de yer alması gerektiğini söyledi.