İzin neye dayanarak verildi?

Ülkede yaşanan trafik kazalarının ardı arkası kesilmezken, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı'nın yıllardır ağır iş araçlarına kapalı olan Ciklos-Girne yolunu bazı plakalardaki iş araçlarına açması tepkileri beraberinde getirdi. Trafik, yol ve araç güvenliği konusunda belli standartlar olmaması da bu tepkilere tuz biber oldu.

Alınan karar doğrultusunda kamyon, tanker, mikser ve TIR gibi 27 iş aracının 3 ay süreyle Ciklos mevkiini kullanarak Girne'ye girişi serbest bırakıldı.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı'ndan alınan bilgiye göre, izin sadece bir kişiye yarım kalan bir projenin tamamlanması için verildi ve kesinlikle bu proje dışında kalan araçların geçişine izin verilmeyecek.

Ağır iş araçlarının bu yolu kullanması yıllar önce bir TIR'ın salon bir aracı ezmesi nedeniyle yasaklanmıştı.

KIBRIS Gazetesi'ne konuşan Makine Mühendisleri Odası Araç Kurul Üyesi Ayer Yarkıner, bu karar alınırken, neye dayanarak alındığını ve izne tabi tutulan plakalardaki araçların güvenlik açısından denetlenip denetlenmediğini sordu.

Yarkıner, ülkedeki yolları kullanan tüm araçların güvenlik standartlarının tam olup, her aracın her yolu kullanabilmesi görüşünde olduğunu ifade etti.

"Bu karar neye dayanarak alındı?"

Yarkıner, bir karar çıktığını ve bu karar doğrultusunda plakaları yazılı kamyonların özellikleri belirtilmeden Ciklos yolunda yük taşımalarına izin verildiğini ifade etti.

Yıllar önce o yolun güvenlik nedeniyle ağır yüklü kamyonlara kapatıldığını hatırlatan Yarkıner, ancak şimdi 3 tonun üzerindeki bazı araçların o yoldan geçmesine izin verildiğini söyledi.

Yarkıner, bu araçların üzerindeki güvenlik donanımlarının kontrol edilip edilmediğini ve bu yetkiyi veren kişinin bu kamyonları görüp görmediğini sordu.

"Bu kadar basit kararlar alınmamalıdır"

Bu karar alınmadan önce yapılması gereken birçok denetim olduğundan söz eden Yarkıner şu şekilde konuştu:

“Bu kadar basit kararlar alınmamalıdır. Bu kadar kolaysa bütün kamyonlara izin versinler. Ben olsam çok basit bir denetim yapardım. Bu kamyonların yardımcı fren sistemi var mı? Ne kadar yük taşıyacaklar? 3 ton ağır bir yük değil ki... 3 tonun üzerindeki ağır kamyonlar deniyor. Bu kamyonlar muhtemelen orada 40 ton taşıyacak. 3 ton nerede, 40 ton nerede?

Hunharca güvenlik tehdit ediliyor. Bu kamyonların özelliği nedir, yaşı nedir, fren donanımı nedir ki o yolda gidecek? İzin vermek bu kadar kolaysa daha önce neden yasakladınız?

Yaşam alanının yakınından geçmesi çok önemli değil. Orada otobüs gidiyor. Bu araçlarda fren zafiyeti olsa o otobüste 20 kişiyi ezecek. Yol güvenliği yok. Eğer fren zafiyeti varsa, önünde giden binek aracı ezer geçer. Bunlar kontrol edilsin. Bu araçlara özel izin verilecekse özel muayeneye tabi tutulsunlar. Güvenlik donanımları kontrol edilsin, asgari yardımcı fren sistemleri üzerlerinde olsun. Mesela egzoz freni dediğimiz fren olsun. Fren zafiyeti olmasın. Üzerlerine tabela konulsun 40 kilometreden hızlı gitmeyecek diye. Bu tedbirlerin alınması şarttır. Böyle iki satır yazı ile izin verilemez. Ya da hepsi kaldırılsın. Bu kadar basitse neden sınırlandırılıyor da bazı kamyonlar gitmiyor.

Ben sınırlandırmaya da karşıyım. Yolda giden bütün araçların güvenlik donanımlarının tam olmasını savunuyorum. Her yolda gitsin. Mesela orada rampalı kamyondan söz ediliyor. Bunun genişliği 3 metredir. Bunun üstünde bir ekspratör giderse ne olacak. Ne taşıyacak. Bunlar bizim ülkemize yakışmayan ancak durumunu yansıtan kararlar.

Bir insan bile orada ölse bunun vebalini kim taşıyacak? Mademki bu kamyonlar gidebiliyor o yolda. Neden bu kadar izne tabi tutuldu. Gidebiliyorsa hepsi gitsin o zaman. Bu nasıl bir mantıksızlıktır?”

"Bir standart belirlensin"

Her ülkenin bir kuralı bir standardı olduğunu söyleyen Yarkıner, "Bizim standardımız nedir? Bir standart belirlensin, ona göre bu kamyonlar yollarda gitsin" dedi.

Yarkıner, bu yolun ağır iş araçlarına 10 seneyi aşkın bir süredir kapalı olduğunu ve kapanmasının nedeni de bir TIR'ın bir aracı ezmesi olduğunu hatırlattı.

Ancak kazanın neden olduğuna bakmadan yolun kapatılıp, Değirmenlik yolunun serbest bırakıldığını belirten Yarkıner, "peki Değirmenlik yolundan gidenler insan değil mi?" diye sordu.

"Kontroller yapmalıyız"

Yarkıner, yapılması gerekenin "bu araçların güvenliği tamam mı değil mi", "yol güvenliği tamam mı değil mi" diye kontrol etmek olduğunu söyledi ve şu ifadeleri kullandı:

“Bu araçlar 40 ton taşıyacak orada. Frene bastığında durabiliyor mu duramıyor mu? Şoförler kritik bir durumda ne yapmasını biliyor mu? En büyük hatalardan bir tanesi kullanıcının zeka seviyesidir. Sorumluluk alma yeteneğidir ve bir de aracın kabiliyetidir. Adam 40 ton yükle yüksek hızla gidiyor, frene bastığında arabasının durmayacağını bile bile hız yapıyor. Sağlıklı bir beyin böyle bir uygulama yapmaz.

Araçların asgari donanımlarında asgari güvenliklerini belirlememiz gerekir. Bütün dünyada bu böyledir. Asgari güvenlik sistemi vardır araçların. Bizim asgari güvenlik sistemimiz nedir? Bu bakanlık önce bunu belirlesin bunlarla uğraşacağına. Bir emsal alsınlar, ya Güney Kıbrıs'ı ya da Türkiye'yi alsınlar.”