Karpaz halkı ayaklandı
GÜNDEMMahkeme kararını uygulamak için Burhan Kalın’a ait bungalovu mühürlemeye giden Çevre Dairesi yetkilileri, karşılaştıkları direnç nedeniyle geri dönmek zorunda kaldı
Dipkarpaz dün büyük bir direnişe tanık oldu. Mahkeme kararını uygulamak için Karpaz’da Burhan Kalın’a ait bungalovu mühürlemeye giden Çevre Dairesi yetkilileri, karşılaştıkları direnç karşısında geri dönmek zorunda kaldı. Burhan Kalın, diğer bungalov sahipleri ve bölge sakinlerinin de destek verdiği direnişle polis ekipleri ile beraber gelen yetkilileri otelin etrafına bile yaklaştırmadı. Karşılaştıkları direnç nedeniyle yetkililer, öncelikle bungalov sahibi Burhan Kalın ile uzlaşmaya çalıştı. Ancak Kalın’ın “Cesedimi çiğnemeden oteli mühürleyemezsiniz” diyerek direncinden vazgeçmemesi üzerine yaklaşık 2 saat kadar bekleyen yetkililer, mühürlemenin icrasını gösterilen direnç karşısında ertelediklerini bildirip bölgeden ayrıldı. Suphi Coşkun destek verdi Dipkarpaz Belediye başkanı Suphi Coşkun da bölgeye giderek bungalov yakınlarında toplanan kalabalığa destek verdi. Basına kısa bir de açıklama yapan Coşkun, mahkeme kararına son derece saygılı olduklarını, ancak buna benzer birçok yapı varken neden yasaların sadece Karpaz bölgesine uygulandığına anlam veremediklerini söyledi. Konu bungalovda kalan müşteriler olduğuna da dikkat çeken Coşkun, Karpaz bölgesine çifte standart uygulandığını savundu. Kalın: Protokolün gereğini yerine getirsinler Diyalog muhabirine açıklama yapan bungalov sahibi Burhan Kalın, 2 ay içerisinde bungalovun kaldırılması emri verildiğini ve bu sürenin dolması nedeni ile mühürlemek amacı ile yetkililerin geldiğini söyledi. İmzaladıkları protokol gereği kendilerine yer gösterilmesi gerektiğini savunan Kalın, “Bize yer gösterilmeden işletmemiz mühürlenmeye çalışılıyor” şeklinde konuştu. Odaların tamamen dolu olduğunu ve işletmenin mühürlenmesi halinde müşterilerin akıbetinin ne olacağı hakkında bir fikri olmadığını da vurgulayan Kalın, bölge doğal ve ekolojik sit alanı ilan edilmeden önce de kendi işletmesinin var olduğunu söyledi. Bölgede bulunan ve mahkemelik olan 9 tane bungalov işletmecisinin de Türkiye Cumhuriyeti uyruklu olduğunu belirten Kalın, açık bir şekilde ayrımcılık yapıldığını ileri sürdü. Bölgede bulunan “Kocareis” isimli bir işletmenin de kendi işletmeleri gibi sit alan üzerinde bulunduğunu iddia eden Kalın, o işletmenin mahkemelik olmamasının düşündürücü olduğunu kaydetti. Civelek: Bizi Kıbrıslı olarak kabul edemiyorlar Bölgede bulunan Gold Island isimli bungalovun sahibi Hüseyin Civelek ise kendilerine ayrımcılık yapıldığını savundu. Kendilerine yer gösterilmeden işletmelerinin yıkılmak istendiğinden yakınan Civelek, 1974 yılından önce Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs’ta yaşamaları ne kadar zor ise, 1974’ten sonra ise aynı durumun Türkiyeliler için geçerli olduğunu iddia etti. Korkmaz: 30 yılımın hesabını kim verecek 1990 yılından beri bölgede olduğunu belirten bungalov sahiplerinden Hasan Korkmaz, bölgede yol ve su yokken kendilerinin bölgeyi canlandırdıklarını ve ekmek paralarını işletmelerinden kazandıklarını söyledi. Çoluk çocuklarının rızkının kesilmek istendiğini belirten Korkmaz, “Burası birilerine peşkeş çekilmek üzere bizden alınmak isteniyor, 30 yıllık emeğim var, hesabını kim verecek” diyerek isyan etti.
İlginizi Çekebilir