Mağusalı’nın ailesi feryat etti
GÜNDEMCuma Mağusalı’nın ölümüyle sonuçlanan trafik kazası davasında yargılanan Oya Göz, aleyhine getirilen 7 davadan da suçlu bulundu ve dava ceza takdiri için 31 Mart Cuma gününe ertelendi. Mağusalı’nın ailesi, ceza takdirinin ertelenmesine tepki göstererek Oya Göz’e saldırmak istedi
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde Cuma Mağusalı’nın ölümüyle sonuçlanan trafik kazası davasında yargılanan Oya Göz, aleyhine getirilen 7 davadan da suçlu bulundu ve dava ceza takdiri için 31 Mart Cuma gününe ertelendi.
Mağusalı’nın ailesi, ceza takdirinin ileri bir tarihe ertelenmesine tepki gösterdi ve sanık Oya Göz’e saldırmak istedi.
Dava kararının öncesinde Cuma Mağusalı’nın babası Osman Mağusalı, “Oya Göz’ü bana getirin. Benim oğlumun canını aldın” diyerek, sinir krizi geçirdi. Mahkeme önünde baygınlık geçiren Osman Mağusalı, 112 Acil Servis Ambulansı ile Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.
Mağusalı’nın eşi, annesi, babası, kardeşi, akrabaları ve çok sayıda arkadaşı davayı gerginlik içinde izledi.
Mağusalı’nın erkek kardeşi Ahmet Mağusalı, “Babam hastanede yatıyor. Kararı neden açıklamıyorlar? Bizi daha kaç kez bu mahkemeye getirecekler? diyerek isyan etti.
Mağusalı’nın annesi de, “Benim canım oğlum gitti” diyerek, sürekli gözyaşı döktü. 7 davadan da suçlu bulunan Oya Göz ise, sanık kürsüsünde ayakta durmakta güçlük çekti.
Kararı Ömer Güran okudu
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Güran, Üye Yargıçlar Gökan Asafoğulları ve Meltem Dündar’dan oluşan heyetin gerekçeli kararının okunduğu davanın dünkü celsesinde KKTC Başsavcılığı adına davayı yürüten Savcı Aliye Özçınar ile Oya Göz’ün avukatı Levent Celaleddin de hazır bulundu.
Dava kararını okuyan Ömer Güran, sanığın aleyhine, “Tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu başkasının ölümüne
neden olma”, “Azami dikkat ve ihtimamı göstermeksizin trafik kazası yapma”, “İhtiyatsızca ve halka tehlike teşkil edecek şekilde araç kullanma”, “Anayolda seyreden araçlara öncelik hakkı vermeme”, “Anayolda çift beyaz çizgi olmasına rağmen yolun sağına dönme”, “Hitam (geçersiz) olmuş sürüş ehliyeti kullanma” ve ‘Hitam olmuş seyrüsefer ruhsatı ile araç kullanmak” olmak üzere 7 dava getirildiğini kaydetti.
Güran, sanığın davayı kabul etmemesi üzerine iddia makamının 27 tanık dinletip, 35 emare sunduğunu belirterek, savunma makamının ise üç tanık dinletip, 6 emare sunduğunu belirtti.
Sanığın konu yoldan anayola dönüş yapmasının ihtilaf konusu olduğuna değinen Güran, savunmanın kavşakta sadece silik bir çizgi olduğu ve yine kavşakta sadece “Dur” levhası olduğunu, ayrıca Cuma Mağusalı’nın hiçbir şekilde ölümüne neden olmadığını savunduğunu anımsattı.
Güran, Cuma Mağusalı’nın 50 kilometre hız tahdidi olan yolda 100 kilometre süratle araç kullanarak, kavşakta araç geçtiğine ve trafik kuralları hilafında araç kullandığına bulgu yaptı.
Ömer Güran, tanıkların, Gönyeli Belediye Bulvarı’nda yol ortasında düz beyaz, çift beyaz çizgi ile refüj görevi yaptığını ve tali yoldan gelen sürücülerin sağa dönüşü yasaklar mahiyette olduğunu beyan ettiğini ancak konu çift şeritli anayola dükkanların yapılmasıyla birinci şeritlere araçların park ettiğini ve yolun çift şerit özelliğini kaybettiğini belirtti.
Konu yolda çift beyaz düz çizgi olsa da, sürücüler tarafından dikkate alınmadığına bulgu yapan Güran, kararda özetle şu bulguları yaptı:
“Sanık tali yolda durması, 17 saniye beklemesi, tali yol üzerinde sağa dönülmez tabelası olmaması, anayol güzergahını ikiye ayıran iki düz beyaz çizginin olup olmaması, müteveffanın aşırı süratli olması, sanığın onu hiç görmemesi, yolun çift şerit özelliğini kaybetmesi, sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklerini kabul etmemize olanak yoktur. Meskun bir bölgede sürücüler, tali yoldan anayola çıkarken, bir evden bir çocuğun yola çıkabileceğini, yola fırlayabileceğini hesaba katmalı. Tali yoldan çıkan sürücüler, her durumu gözetip, emin olarak anayola çıkmalı. Bu her sürücünün uyması gereken mükellefiyetidir. Sürücüler tam emin olmadan anayola çıkmamalı. Sanığın, ‘Bir anda önümde gördüm. Yapacak bir şeyim yoktu’ demesi sanığı sorumluluktan kurtarmaz. Sanığın trafik kurallarına uymadığını ve sanığın kusurlu olduğu bulgusuna varırız. Özetle, sanık eğer o kavşaktan kusurlu çıkmasa ve Cuma Mağusalı aşırı süratle motosikleti kullanmasa bu kaza olmayacaktı. Sanığı, Cuma Mağusalı’nın ölümüne neden olmaktan ve aleyhine getirilen 7 davadan da suçlu buluruz. Dava makul şüpheden ari olarak ispatlandı.”
Bunun üzerine söz alan Savcı Aliye Özçınar, sanığın dikkatsiz sürüş suçundan sabıkası olduğunu ve daha önce kaza yaptığını belirtti.
“Kararı istinaf etme konusunda değerlendirme yapacağız”
Avukat Levent Celaleddin, kararı istinaf etme konusunda değerlendirme yapacaklarını kaydetti.
Celaleddin, 48 yaşındaki müvekkilinin iki çocuk annesi olduğunu ve kazanın oluşumunda müteveffanın da katkısal kusuru olduğunu belirtti.
Sanığın, kazanın oluşumunda ağırlaştırıcı bir eylemi olmadığını söyleyen Celaleddin, “Çalışma izinli olarak çalışma yaşamında yer etmiş olan sanık, hapis cezası alması halinde adadan ihraç edilecek ve sıfırdan başlayarak, yeniden bir hayat kurması gerekecek. Mahkeme, sanığa eğer hapislik cezası öngörecekse, katkısal kusur, aceleci olmaması, süratli olmaması, sadece motosikletin oradan gelme ihtimalini değerlendirememesini dikkate alıp, sanığa mülayim davranılmasını talep ederim” dedi.
Başkan Ömer Güran, davayı ceza kararını okumak üzere 31 Mart’a erteledi.
Kaza nasıl olmuştu?
Kaza, 20 Şubat 2016 tarihinde 13.45’te Defne Sokak’ta HC 735 plakalı araçla Gönyeli Belediye Bulvarı’na diğer araçlara öncelik hakkı vermeden sağa dönüş yapan Oya Göz’ün, Cuma Mağusalı’nın yönetimindeki MG 014 plakalı motosikletin önünü tıkaması sonucu meydana gelmişti.
Çarpışmanın ardından Cuma Mağusalı yönetimindeki motosikletle, Süleyman Yılmaz yönetimindeki EN 382 plakalı salon aracın ön kısmına çarpmış ve Mağusalı hayatını kaybetmişti.
İlginizi Çekebilir