MECLİS BAŞKANI ULUÇAY RESEPSİYON VERDİ
GÜNDEMCumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin geçici danışmanının adayı ziyaretinde, en büyük arzularının uzayıp gitmeyen bir süreç içerisinde müzakere edilebilecek bir zeminin oluşması olduğunu belirtti. Meclis Başkanı Uluçay, dün gece Meclis bahçesinde 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı nedeniyle adaya gelen konuklar onuruna resepsiyon verdi. Resepsiyona Başbakan Tufan Erhürman, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Levent Gök, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni temsilen Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Yılmaz Yıldırım, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Tevfik Algan, 2’nci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay, Barış ve Özgürlük Bayramı nedeniyle ülkede bulunan parlamenterler ve gazeteciler de katıldı.
Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay gecede yaptığı konuşmada, Barış ve Özgürlük Bayramının kendileri için çok önemli olduğunu ifade ederek, Kıbrıslı Türklerin barışın değerini çok iyi bildiğini söyledi.
Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs sorununun çözümü için yıllardır Türkiye ile birlikte büyük bir mücadele verdiğini belirten Uluçay, sorunun federal çerçevede çözülebilmesi adına Türk tarafının çok olumlu katkılar yaptığını anımsattı.
BM Genel Sekreteri’nin temsilcisinin adayı ziyaret edeceğini anımsatan Uluçay, bu ziyaret ve istişarelerin ardından tek arzusunun, “sonuç odaklı , uzayıp gitmeyen bir süreç içerisinde müzakere edilebilecek bir zeminin oluşması” olduğunu belirtti.
“SAVAŞIN YERİNİ BARIŞIN, ÇATIŞMANIN YERİNİ UZLAŞININ ALMASI GEREKİYOR”
Yenierenköy’de batan mülteci gemisinden pek çok kişinin kurtarılmasına karşın maalesef kayıplar olduğunu da anımsatan Uluçay, bu ve benzeri dramların yeniden yaşanmaması için herkesin büyük çaba göstermesi gerektiğine vurgu yaptı.
Uluçay: “Savaşın yerini barışın, çatışmanın yerini uzlaşının alması gerekiyor. Hepimiz bu konuda birlikte çalışmalıyız. Savaşlar neticesinde insanlar, kendi ülkelerinden ayrılıp mülteci konumuna düşmesini üzülerek takip ediyoruz. Bütün çabamız savaşların ortadan kalkması ve bütün insanların kendi ülkelerinde özgürce yaşayabilmelerini sağlamak olmalıdır.”
İlginizi Çekebilir