© Kıbrıs Haber Sitesi 2023

Özel sektörde çalışanların askerlikleri de emeklilikten sayılabilecek

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hamza Ersan Saner, yasada değişiklik yapıldığını, artık özel sektörde çalışanların askerliklerinin de emeklilikten sayılabileceğini ve maaşlarının artacağın söyledi

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hamza Ersan Saner, yasada yaptıkları değişiklikle, özel sektörde çalışan erkeklerin askerlik sürelerinin, kamuda olduğu gibi emeklilikten sayıldığını söyledi.

Ülkemizde kamu çalışanı erkeklerin askerlikleri emeklilikten sayılırken, özel sektör çalışanlarının böyle bir hakkı yoktu ve bu, “büyük bir adaletsizlik” olarak nitelendiriliyordu.

Herkesin anayasaya göre eşit olduğunu ifade eden Saner, “Devlet memuru olursanız askerliğiniz sayılacak, özelde çalışırsanız sayılmayacak” gibi bir durumun bundan böyle söz konusu olmayacağını kaydetti.

Yasayı değiştirdiklerini ve artık hem devlette, hem de özelde çalışanların askerlik süresince harcanan günlerin ayına göre bedelini ödemek koşulu ile emeklilikten sayılacağını ifade eden Saner, “Çalışanlar için işçi katkısı kesiliyor. Yüzde 6 işçiden işveren katkısı kesilecek. Yüzde 10 da Maliye Bakanlığı Sosyal Sigortalar’a çalışanların işveren katkısını ödeyecek” dedi.

Yasanın mayıs ayında geçerek yürürlüğe girdiğini anlatan Saner, bunun tamamen yeni bir uygulama olduğunu, askerlik süresinin emekliliği yaklaştıran süreden sayılmayacağını, sadece özelin maaşlarının 10 ile 150 TL arasında artacağını belirtti. Kamuda da aynı durumun olduğunu ifade eden Saner, “Kamu sektöründe ise 23 yılı dolduranların iki yıl askerliği sayılıp emekli olmazlar. 25 artı askerliktir” dedi.

Yasanın maaşa artı olarak yansıyacağını anlatan Saner, şöyle devam etti:

“Yıllarca kamu görevlilerinin mücahitlik hizmetleri sayılırken sosyal sigortalıların sayılmazdı. 40 yıldır tartışılan bir şey yapıldı. Bu çok ciddi bir yasadır ve özelde çalışanların tümünü kapsıyor. Yüzde 10 olan işveren ve devlet yükümlülüklerini Maliye Bakanlığı öderken, sigortalı sadece yüzde 6’lık bir kısmını ödeyecek. Yüzde 6’lık kısmı asgari ücret üzerinden ödeyecek, bu da 2 bin TL bir şey yapıyor. Bunu isterse emekli olacağı gün ödeyecek. Zorunlu değildir. Ancak, uzun süre emekli maaşı alacak insanlar için 40 ile 100 TL önemlidir. Sosyal sigortalarda yatırım miktarına göre ödenecek maaşlar değişiyor. Asgari ücretten yatırım yapılır ise emekli olduğu zaman bin 800 ile bin 900 TL bir maaş alacak. Ancak, yüksekten yatıranlar 2012’de yapılan maaş düzenlemesi ile maaş ciddi şekilde etkilenir. Yarın 40 ise önümüzdeki günlerde bu 45-50 olur. Hayat pahalılığı artışı ile birlikte bu yükselir. 2 bin TL’ye yüzde 7 artış verilirse bu 140 TL’ye denk gelir. Bu artış kumilatiftir. Yıllar içerisinde ödediği miktarın kat kat fazlasını çıkarır. Erken emekli olacaklar için bu ciddi bir artıştır.”

Yasa ile özelde çalışanlara hakkının teslim edildiğini belirten Saner, önümüzdeki haftalarda televizyonlarda bu gibi hatırlatmaların kamu spotu şeklinde yayınlanılacağını belirtti.

“Bakanlık 1989 yasaları ile yönetiliyordu”

Saner, beş dairenin bakanlığa bağlı olduğuna dikkat çekerek, dairelerin tümünün yasalarının, sosyal güvenlik yasasının, 1989 yılından kalma eski yasalarla yönetildiğini belirtti.

Göreve geldikleri zaman yasaları günün koşullarına göre değiştirmeleri gerektiği fikrinden hareket ettiklerini ifade eden Saner, işe ilk Sosyal Hizmetler Dairesi’nden başladıklarını söyledi.

Yasayı adeta baştan yazdıklarını ifade eden Saner, “Artık, tüm olaylara konsept ve bakış açısı değişecek. Sistemi adeta kökten değiştiriyoruz” dedi.

Saner, “Ben yaptım oldu değil, toplum olarak biz yaptık” mantığı ile hareket ettiklerini belirtti.

“Bir yılda 3, 30 yılda 6 anlaşma imzalandı”

Türkiye Cumhuriyeti ile yıllardır anlaşmalar imzalandığına dikkat çeken Saner, “9 Mart 1987’de iki anlaşma imzalandı. İş gücünü düzenleyen işgücü ile sosyal güvenliği inceleyen anlaşma 30 yıldır hiçbir anlaşma aynı kalmıyor” dedi.

30 yılda 6 anlaşma imzalanırken bir yılda 3 anlaşmaya imza koyduklarını anlatan Saner, “Peki ne değişti?” dedi. 2004 yılında TC vatandaşlarına ikamet ve sosyal güvenlik haklarını düzenlemeye ilişkin protokol yasasının Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) hükümeti döneminde meclis kapanmadan bir hafta önce yasa tasarısını sunduklarını, meclisin kapanmasının ardından kanun hükmünde kararname yaparak 2 bin kişiyi kayıt altına alarak sonradan Meclis açıldığı zaman geri çektiğini anlatan Saner, “Samimiyet bu mudur?” diye sordu.

Ondan sonra ise hiçbir anlaşmanın yapılmadığına dikkat çeken Saner, iki yılda TC ile tekrardan anlaşmalara imza koyduklarını söyledi.

“Kaçak olan 6 bin 382 kişi kayıt altına alındı”

Çalışma yaşamında yabancıların çalışma izinlerinden dolayı tüm sorumluluğun işverende olduğunu anlatan Saner, göreve gelir gelmez çalışma affı çıkması için büyük bir baskı oluştuğunu ve bu affı çıkarttıklarını söyledi. Affın kanun hükmünde kararname ile çıkartıldığını, CTP yetkilisine bu konuda bilgi vermelerine ve mahkemeden kararı çıkartmalarına rağmen yasayı meclisten geçirerek yürürlüğe koyduklarını ifade eden Saner şöyle devam etti:

“Kaçak olan 6 bin 382 kişiyi kayıt altına aldık. Yasayı değişirken işadamlarının cezalarını ödenebilecek limitlere indirdik. Geçen yıl sosyal Sigortalar Dairesi’ne 8 bin kişinin kayıt altına alınmasına sebep olurken hesaplarda aktif pasif oranımızı etkiledi.

2011 yılından itibaren ortalama sayı 84 bin iken 92 bine çıktı. Mükellef sayısını iki kat artırdık. Bu bize aktif pasif oranı arttığı için aylık borçlanarak ödeme derdinden kurtulduk.”

“Af yasası ile bir ayda 6 milyon TL toplandı”

“Af yasasını” geçirerek bir ayda 6 milyon TL’nin üzerinde para topladıklarını kaydeden Saner, son müracaatın ağustos ayının sonu olduğunu ve hedefinin 30 milyon TL toplamak olduğunu söyledi.

Toplanan para ile borcun 90 milyon TL’ye ineceğini anlatan Saner, bir başka değişikliğin ise artık çalışma izinlerinin pasaportlara vurulmayacağını, kart sistemine geçileceğini, sistemin şu anda kendi içinde çalıştığını belirtti.

“Mecliste ajitasyon yapılıyor”

Mecliste bazılarının çıkarak ajitasyon yaptıklarını ifade eden Saner, işçilerin ülkeye gelirken ön izin koşulunu ortadan kaldıracak söylemlerinin olduğunu ifade ederek, “Böyle bir şey yoktur. Benim burada üzüldüğüm samimiyetsizliktir. Ben ön izin konusuna dokundurtmayacağımı söyledim. Bir düşünce var ise getirsinler düzeltelim dedik. O da yok” dedi.

Bir muhalefet gazetesinin “Söz verdi ama yapmadı” diye başlık attığını hatırlatan Saner, “İşçinin aşçı diye adaya geldiğini, ardından kamyon şoförü olarak çalıştığını bize söylediler. Resmen ajitasyon yapıyor. Yasada yeni yapılan değişikliklerle, hizmet akdi bölümünde bu tamamen değiştirilecektir. İşçi bu ülkeye ekmekçi olarak gelirse ekmekçilik yapacak. Kamyon süremeyecek. Sözleşme ve tüzük yasalara aykırıydı. Bunu değiştiriyoruz” şeklinde konuştu.

İşler yapılırken duygu sömürüsü ile ajitasyon yapılacak bu işlerin olmayacağını söyleyen Saner, CTP Başkanı’na bu bilgiyi yanlış veren danışmanlarına kızdığını kaydederek, “Ancak, bir başkan da emin olmadan Meclis’te felaket tellallığı yapmasın” dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER