Özersay’dan geniş değerlendirme
GÜNDEMHalkın Partisi (HP) Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, katıldığı televizyon programında, Türkiye’yle olan iletişimi üzerinden yapılan eleştirilere yanıt verdi.
HP’den yapılan açıklamaya göre Özersay, Türkiye’yle sağlıklı bir ilişki kurulması gerektiğini ancak bunun asla Türkiye’nin talimatlarını yerine getirmek anlamına gelmediğinin altını çizdi.
Kıbrıs Türk kimliğinin en karakteristik özelliğinin kendi kendini yönetmek istemesi olduğuna işaret eden Başbakan Yardımcısı sözlerine şöyle devam etti:
“KKTC’yi de böyle görürüm. Ben devletin varlığına inanırım. Bir toplumun, kimliğin ayakta kalması için devleti ve o devlet kurumları içinde toplumun kendi kendini yönetmesini olmazsa olmaz görürüm. Türkiye Cumhuriyeti’nde farklı dönemlerde farklı siyasi iktidarlar olmuştur. Bizim ihtiyacımız olan şey Türkiye’nin bizi yönetmesi değildir. Türkiye’nin bize talimat vermesi de doğru değil. Zaten biz böyle bir şeyi kabul etmeyiz. Türkiye’yle sağlıklı bir ilişki kurmak zorundayız. Kıbrıs sorunuyla ilgili ana çerçeveyi bizim çok daha iyi çizebileceğimize inanırım. Bizim içinde yaşadığımız meselemizdir çünkü. Yaşayarak öğrendik. Kıbrıs meselesi üzerinden Türkiye’nin dış politikasını yoğurmamız, şekillendirmemiz gerekir. Bugüne kadar her hal ve şartta iyi günde kötü Türkiye bizim yanımızdaydı. İnkar edebilir miyiz, edemeyiz. Özel bir ilişkimiz var ama o özel ilişki Türkiye’nin bizi idare etmesi anlamına gelmez.”
“KIBRIS TÜRKÜ İÇİN ATATÜRK, İLKELERİ ÖZELLİKLE DE LAİKLİK ÇOK ÖNEMLİDİR”
KKTC toplumunda farklı bir laiklik anlayışı olduğuna vurgu yapan Kudret Özersay, Kıbrıs Türkü’nün Anadolu’ya bakışının Atatürk ve O’nun duruşu üzerinden şekillendiğini söyledi ve şöyle devam etti:
“O nedenle bizim için Atatürk’ün temel ilkeleri, özellikle laiklik son derece önemlidir. Türkiye’de şu anda iktidarda bulunan hükümetle bizim bu ve benzer konularda farklı düşünüyor olmamız normaldir. Farklı görüşler olabilir. Zaman zaman farklı talepler de gelebilir. Marifet bunun üzerinden kavga çıkarmak değil. Marifet bizim için ne mümkündür ne değildir bunu medeni bir biçimde ortaya koymaktır. Basın üzerinden açıklama yapmak doğru değildir. Bunu direkt diyalogla, izah ederek yapmak gerekir.”
“BERLİN’DE BAŞARILAR DİLİYORUM AMA BEKLENTİM YÜKSEK DEĞİL”
Başbakan Yardımcısı Özersay, Berlin’de yapılacak üçlü görüşme konusunda beklentisinin çok yüksek olmadığını söyledi. Görüşme öncesi Cumhurbaşkanı’yla bir araya gelindiğinde diğer siyasi aktörlerde de benzer bir yaklaşım gözlemlediğini anlatan Özersay, “Bazı konularda ortak bir vizyona sahip miyiz diye bir araya gelinecek. O konular da eksik” dedi.
Başbakan Yardımcısı, Kıbrıs meselesinin çözümü sanki iki konuya kaldı gibi bir algı yaratıldığından bahsetti:
“Öyle bir algı oluştu ki; Kıbrıs meselesi sanki iki konuya kaldı. Bunlardan biri siyasi eşitlik konusu. Bir diğeri de garantiler. Kıbrıs sorunu bu iki konuya indirgenmeye çalışılıyor. Bu yanlış bir algıdır. Bunların dışında görüşmelerin temel parametresi haline dönüşmüş iki kesimlilik konusu var. BM’nin kendi raporunda bu iki kesimliliğin bir tanımı var. O tanımda; ‘Her bir toplumun kendi devleti içinde hem mülkiyet hem nüfus açısından sarih çoğunluğa sahip olması’ ifadesi kullanılıyor. Toplumlar sarih çoğunluğa sahip olsun ki, burada bahsedilen yaklaşık
İlginizi Çekebilir