© Kıbrıs Haber Sitesi 2023

Sıkıntıları çok iyi biliyorum

UBP Milletvekili Adayı Bulut Akacan, Meclis’te çok yararlı olacağıma inanıyorum” dedi “Sıkıntıları çok iyi biliyorum” Akacan “Eğer milletvekili olup Meclis’e girebilirsem, milletvekili maaşımı çocuklarla alakalı bir derneğe veya kuruma bağışlayacağım”

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Girne Milletvekili Adayı Bulut Akacan, Atıl Ayaz’ın hazırlayıp sunduğu programda önemli açıklamalar yaptı, “Ben sıfırdan buralara gelmiş bir insanım.2003’te sermayem sıfırdı. Sermaye yaratmak için çok sıkıntılar çektim. O yüzden gençlerimizin sıkıntılarını çok iyi biliyorum. Ülkemizde bürokrasinin zorluklarını çok iyi biliyorum. Yurt dışı pazarını da çok iyi biliyorum. Bir çok zorlukla karşılaşıp onları aşmış bir insan olarak Meclis’te çok yararlı olacağıma inanıyorum” dedi, soruları yanıtladı:

 

Ekonomide dövizin patlamasıyla zor bir dönem’e giriyoruz, neler düşünüyorsunuz bu konuda?

“Can sıkıcı. Çünkü sessiz bir devalüasyon var. Her şey döviz üzerinden Kıbrıs’ta. Petrol fiyatları, elektrik fiyatları döviz üzerinden alındığı için zamlar yapıldı ve yapılacak. Döviz üzerinden borçlanan insanlar var. Bu büyük bir sıkıntı. Devletin bütçesinde para varsa bir kereye mahsus bunun telafi edilip vatandaşın döviz üzerinden borçlanmasının yasaklanması lazım”

 

Bu yasaklama örnek olarak ev kiralarında da uygulanamaz mı?

“Serbest piyasada yasaklama çok zor. Buna alternatif çözümler bulmak lazım. Örneğin konut sayısını yükseltirsiniz. Fakat serbest ekonomide ev sahibini kira ücreti konusunda zorunlu kılamazsınız. Bu diktatörlük olur. Banka borçlanmasının önüne geçilmesi lazım. Bankalar Merkez Bankası ile aktivite gösterir. Bankalar Yasası çok önemli. Uyuşturucu gibidir bankalar. Uyuşturucuyu nasıl yasaklıyorsanız, krediyi de insana yasaklamanız lazım. Çünkü insan gereğinden fazla borçlanabilir. Bunun önüne geçilmeli.

Döviz cinsinden geliri olmayan vatandaşın döviz üzerinden borçlanması yasaklanmalı. Çünkü krediyi alırken ödeyeceği oran şu an kat be kat artmış durumda. İnsanlar dövizin faiz oranı daha düşük diye döviz üzerinden borçlanmayı makul buluyor. Eğer gelirin TL ise TL üzerinden borçlanacaksın. Bu olmazsa olmaz bir kuraldır.

Türkiye’de dövizin bu kadar çıkmasına rağmen halkta bir isyan yok. Çünkü AK Parti hükümete geldiğinde döviz üzerinden borçlanmayı yasakladı. Bunlar radikal kararlardır. Bunları acilen yürürlüğe koymamız lazım.

Şu anki dövizin bu durumu Türkiyenin politik stratejisiyle alakalı bir durum. Reza Zarrab davası, Türkiye’ye karşı oynanan oyunlar vs. Bunlar devam ederse döviz yükselmeye devam eder. Türkiye’yi şu an ekonomik anlamda yıpratmaya çalışıyorlar. Tabii TL’nin düşüşünün bir sonu olacak. Bunun şöyle bir avantajı olacak Türkiye açısından. İhracat artacak ve cari açık kapanacak. TL düşük seviyelere geldiği için yabancı ülkeler ithalat için Türkiye’yi tercih edecekler ve bu şekilde cari açık kapanacak”

 

Türkiye’de son dönemde belirsizliklerle mücadele ediliyor? KKTC bu krizi bir fırsata çevirebilir mi? Biz o yatırımların adresi olabilir miyiz?

Kesinlikle olabiliriz. Bugün KKTC parlayan bir yıldız. Afrika, Asya ve Avrupa’nın ortasında olan bir ada. Hem yatırımcı çekmede, hem de jeopolitik avantajlarımız var. Bütün enerji kaynaklarının üzerindeyiz. Platformlar kurulacak. O platformlardan petrol geliri elde edebiliriz. Türkiye’den kabloyla elektrik getirebilirsek çok büyük bir iş yapmış oluruz. Bu sayede inanıyorum ki Güney Kıbrıs üzerinden İsrail ve Lübnan’a elektrik verilebilir. Bunun yanında ülkemizin doğasından dolayı güneş enerjisi de tercih edilebilir. Düzenli olarak kullanılamaz fakat kullanamadığımız zaman kabloyla aldığımız elektriğe yönelebiliriz. Hem elektrik ucuzlar hem diğer ülkelerle paslaşırız. Mesele çıkar oldu mu tanınmamışlık ortadan kalkar.

 

Meclise girdiğinizde ekonomi adına neler yapmayı düşünüyorsunuz?

Ben sıfırdan buralara gelmiş bir insanım. 2003 yılında sermayem “sıfır”dı. Sermaye yaratmak için çok sıkıntılar çektim. O yüzden gençlerimizin sıkıntılarını çok iyi biliyorum. Ülkemizde bürokrasinin zorluklarını çok iyi biliyorum. Yurt dışı pazarını çok iyi biliyorum. Bir çok zorlukla karşılaşıp onları aşmış bir insan olarak Meclis’te çok yararlı olacağıma inanıyorum.

Sıfırdan piyasaya girmek çok zor. Biz gençlerimize bunun önünü açacağız. Gerekirse sermaye bulacağız. Meslek yatırımcısı yöntemini uygulayacağız. Bunları yaparak ekonomiye gençleri kazandıracağız. Pasta payını büyüteceğiz. Yatırımcı getireceğiz ülkemize. İstihdamı artırmak için yatırımları çoğaltacağız. Ekonomik bir denge oluşturucağız. Sağlığı ve eğitimi düzelteceğiz.

 

Şu an Meclis üyelerinin çoğu doktorlardan oluşmakta. Fakat bu seçimde sizin gibi bir çok işadamının aday olduğunu görüyoruz. Bu konuda neler söylersiniz?

Meclis’in renkli olması lazım. Hukukçu, doktor, işadamı, kamu çalışanı, siyaset bilimci, sporcu gibi her meslek türünden insan olması lazım. Bizim genel başkanımız örneğin siyaset bilimci. Siyaseti çok iyi bilen bir insan. Zaten bu yüzden UBP’den aday oldum. Ben hem yurt dışı eğitimi aldım hem de sektörün aktif bir şekilde içerisindeyim. Ülkemizde inşaat anlamında çok büyük projelere imza attım. O yüzden taşeronun, işçinin ve halkın dilinden çok iyi anlarım. Bizim amacımız değerli bir KKTC ortaya çıkarmak. Gençlerimizle ve büyüklerimizle bu işi başaracağız. Son olarak şunu da belirtmek istiyorum. Eğer milletvekili olup Meclis’e girebilirsem, milletvekili maaşımı çocuklarla alakalı bir derneğe veya kuruma bağışlayacağım.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER