Taşkent’te “TMT Şehitleri Anma ve Ağaç Dikme Töreni” düzenlendi
GÜNDEMTörene, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Faiz Sucuoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, komutanlar, gaziler, muharip dernekler, şehit aileleri ve diğer yetkililer katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan Törende, “Ağaç yoksa hayat yoktur”, “Ormansız bir yurt vatan değildir”, “Kıyamet kopacağı zaman bile elinizde bir fidan bulunursa onu hemen dikin”, “Yarının doğası bugünden yaratılır”, “Bir ağaç dikerseniz bir hayat dikersiniz” yazılı pankartlar asıldı. Günün anlam ve önemini anlatan İstikam Teğmen Mehmet Doğancan Cesur’un konuşmasının ardından sırasıyla TMT Mücahitler Derneği Başkanı Yılmaz Bora, Din İşleri Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ünsal ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar konuşma yaptı.
CESUR
Mehmet Doğancan Cesur, Kıbrıs Türk halkının kahramanları Aziz Şehitleri anmak, vatana, gelecek nesillere daha güzel bir vatan bırakmak için ağaçlandırma etkinliği düzenlediklerini belirtti.
Rumların Kıbrıs Türk halkına yönelik saldırılarını, yaşanan katliamları ve halkın göç etmek zorunda kaldığı milli mücadele yıllarını anlatan Cesur, TMT’nin Kıbrıs Türk halkının bugüne ulaşmasında gösterdiği onurlu mücadele ve bu topraklarda Türk varlığının sürmesi ve devletine kavuşmasındaki önemine işaret etti. Türkiye’nin de bu süreçte Kıbrıs Türk halkını yalnız bırakmadığını ve her şartta yanında olduğunu ifade eden Cesur, Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’de hiçbir “oldubittiye” müsaade edilmeyeceğini kaydetti. Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarının her koşulda korunacağını söyleyen Cesur, “Rumların hedefi değişmedi silahlanmaya devam ediyorlar din görevlilerine bile silah eğitimi veriyorlar Türk varlığına karşı düşmanlık sergilenmesi dine yakışmaz” dedi. Cesur, “Güney Kıbrıs silahlansa da biz daima barış, güvenlik ve huzuru savunacağız. Vatanımızı gelecek nesillere en iyi şekilde ve daha yeşil bir KKTC için ağaçlandırarak, emanet edeceğiz” şeklinde devam etti. Mehmet Cesur, konuşmasının sonunda şehitleri saygı ve minnetle andı, gazilere şükranlarını sundu.
BORA
TMT Mücahitler Derneği Başkanı Yılmaz Bora da, Kıbrıs Türk halkının, zor yılların ardından devletine kavuşmanın gurur ve mutluluğunu taşıdığını belirtti. Bora, Kıbrıs adasının gerçek sahibi Türklerin yıllarca Rumların saldırı ve katliamlarına maruz kaldığını, küçük direniş gruplarının yetmediğini gördükleri zaman vahşi Rum saldırılarını engellemek adına TMT’nin kurulduğunu anlattı. Bora, TMT’nin Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarıyla yaşam hakkını koruduğunu, kimsenin ailesine, canına kıymadığını, beton döküp canlı canlı gömmediğini, bu yüzden haklı ve gururlu olduklarını söyledi. Aziz şehitleri rahmetle andıklarını kaydeden Bora, Kıbrıs Türk halkının ata yadigarı bu topraklarda geleceğe çok daha emin adımlarla, ümidini kaybetmeden, olumsuz düşüncelere girmeden devletine sarılmaya devam etmesinin önemine işaret etti.
Bora, Kıbrıs müzakerelerine de değindiği konuşmasında, Kıbrıs Türk halkının yaşam hakkına yapılan saldırılar dikkate alınmadan, gerçekler kabul edilmeden ve Kıbrıs Türk halkının devletiyle egemenliği kabul edilmeden sürecin kaldığı yerden başlayamayacağına işaret etti. Din İşleri Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ünsal da, din adamları olarak her zaman barışın yanında olduklarını vurguladı ve ağaçlandırmanın ülke için önemine dikkat çekti. TATAR Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da konuşmasında, Çanakkale destanı, İstiklal savaşı ve büyük Türkiye Cumhuriyetinin temelinin atılması sürecini anlattı. Kıbrıs Türk halkının her zaman Anavatanından güç aldığını, Kıbrıs’ta milli mücadele yıllarında o güçle vatanını koruduğunu ifade eden Tatar, bugünün Türklük tarihinde önemli bir gün olduğunu vurguladı. Enosis’e karşı verilen mücadeleyi anlatan Tatar, TMT’nin o dönem verdiği mücadelenin önemine vurgu yaparak, bugünkü siyasi yapının örgütlenmesine sağladığı katkıya işaret etti.
Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurucu ortağı olduğunu ama Rumların bu ortaklık cumhuriyetini Enosis’e sıçrama tahtası olarak kullandığını ifade eden Tatar, Kıbrıs Türk halkının yıllarca esaret altında yaşadığını, katliamlara uğradığını ama mücadeleyi hiç bırakmadığını, Türkiye’nin gelmesiyle de bugünkü özgürlükle, barışa, güvenliğe, huzura ve devletine kavuştuğunu belirtti. Kıbrıs’ta kahramanlık destanı yazıldığını ifade eden Tatar, Kıbrıs Türk halkı olarak iyi niyetle bir barışı arzuladıklarını, yıllarca federasyon ve eşitlik temelinde çözüm aradıklarını ancak bulunamadığını söyledi. Tatar, Kıbrıs Türk halkını tehlikeli bir yolda değil, şimdi yeni oluşan koşullarda, yan yana yaşayan iki eşit devlet temelinde bir çözüme kavuşturmak istediklerini kaydetti.
Ukrayna’nın nasıl yalnız bırakıldığını gördükten sonra iki devletli çözüme daha çok sahip çıktıklarını ifade eden Tatar, yeni siyaseti Türkiye ile birlikte gündeme getirdiklerini vurguladı. Tatar, Kıbrıs görüşmelerine ancak Kıbrıs Türk halkının eşitliği ve egemenliğinin uluslararası kabulü halinde başlayabileceklerini belirtti. Tatar, Doğu Akdeniz’de hidrokarbon kaynaklarının adil paylaşımı teklifinde bulunduklarını ancak Rumların, Kıbrıs Türk Halkına her türlü yaptırımı ambargoyu uyguladıklarını ve bunun insanlık için yüz karası olduğunu vurguladı. Antalya’da katıldıkları diplomasi formda da yeni siyaseti geliştirecek adımlar atıldığını ifade eden Tatar, KKTC olarak emin adımlarla bu coğrafyada Kıbrıs Türk halkının haklarını korumaya devam edeceklerini söyledi. Tatar, Çanakkale’ye sevgi ve saygılarını ileterek, şehitleri andı ve ülkeye yeni bir orman kazandıracak ağaçlandırma etkinliği için teşekkür etti. Konuşmaların ardından ağaçlar dikildi, anı fotoğrafı çekildi.
İlginizi Çekebilir