Trump'a bir şok daha!
DÜNYAFlynn'in Ulusal Güvenlik Danışmanlığı'ndan istifasını isteyen ABD Başkanı, yerine getirmek için teklif götürdüğü emekli koramiral Harward'dan olumsuz yanıt aldı. Beyaz Saray'da sıra dışı bir basın toplantısı düzenleyen Başkan Trump, seçim kampanyası sırasında ekibinden kimsenin Rusya ile görüşmediğini savundu ancak buna karşın istihbarat servislerinden sızan bazı bilgiler olduğunu kabul etti.
Amerikan medyası, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin istifa eden Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn'in yerine getirmek üzere temasa geçtiği emekli Koramiral Bob Harward'ın teklifi reddettiğini yazdı. haberlere göre, Harward kendi ekibini kurma talebi Beyaz Saray tarafından reddedilince görevi kabul etmedi.
Bob Harward, 2011-2013 yıllarında ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı'nda (CENTCOM) komutan yardımcısı olarak görev yapmıştı.
ABD'deki 11 Eylül terör saldırıları sonrası Irak ve Afganistan'da da çalışan Harward, George W. Bush yönetiminde de üst düzey görevlerde bulunmuştu.
Trump'ın söz konusu koltuk için iki adayı daha var. Bunlardan biri, halihazırda Ulusal Güvenlik Danışmanlığı'na vekalet eden emekli korgeneral Joseph Keith Kellogg. Bir diğeri ise, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın (CIA) eski başkanı David Petraeus.
TRUMP: FLYNN YANLIŞ BİR ŞEY YAPMADI
Beyaz Saray'da dün alışılmadık bir basın toplantısı düzenleyen Başkan Trump, Michael Flynn'in istifasını istemesiyle ilgili soruları yanıtladı. Trump, Flynn’in yanlış birşey yapmadığını ancak Rus Büyükelçi’yle yaptığı görüşmeyi Başkan Yardımcısı Mike Pence’e tam aktarmadığını vurgulayarak, bunun da kendisi açısından kabul edilemez olduğu için istifasını istediğini söyledi.
Flynn, Rusya'nın Washington Büyükelçisi Sergey Kislyak ile yaptığı telefon görüşmesinde yaptırımların hafifleyeceğini söylemiş ancak konuşmayı haftalarca inkar etmişti.
SIZINTIYI KABUL ETTİ
Basın toplantısında Trump'ı en çok kızdıran soru ise, seçim kampanyası sırasında kendi ekibinden bazı kişilerin Rusya'yla irtibatta olduğu yönündeki iddialardı.
İddiaların doğru olmadığını üstüne basarak vurgulayan Trump, buna karşın istihbarat servislerinden sızan bazı bilgiler olduğunu kabul etti.
CNN televizyonu Beyaz Saray muhabiri Jim Acosta’nın "İstihbarat sızıyorsa haberler nasıl yalan olabilir?" şeklindeki sorusuna da Başkan Trump "Çünkü ben bilgiye sahibim ve haberlerde neyin doğru söylendiğini, neyin yalan olduğunu görebiliyorum. Ama şunu da görüyorum, haberlerde bana karşı bir nefret dili kullanılıyor. Sizin kanalınızda özellikle Trump karşıtı isimleri ekrana çıkarıyorsunuz ve bana karşı bir nefret söylemi var. Ve insanlar bu haberlerinize artık inanmıyorlar" dedi.
BİR SAATTEN FAZLA SAVUNDU
Beyaz Saray'daki ilk haftalarında yaptıklarını savunmak için neredeyse bir saatten fazla süren bir basın toplantısı düzenleyen Trump, 'enkaz devraldığını' savundu.
Salondaki muhabirlere yalancılıklarının artık kontrolden çıktığını söyleyen ABD Başkanı, Washington'da kaos yaşandığı suçlamalarını da reddetti. ABD Başkanı, "Bu yönetim hassas bir şekilde ayarlanmış bir makine gibi işliyor" dedi.
MANŞETTEN VERDİLER
Trump'ın basın toplantısı, bugünkü İngiliz gazetelerinin de manşetlerinde.
Independent'ın haberi, "Donald Trump 'sahte' olduğunu söylediği bir haber nedeniyle uzun ve kimi zaman tutarsız olan basın toplantısında medyaya sıra dışı bir saldırı başlattı" cümlesiyle başlıyor.
Gazeteye göre, 'yalan' olduğunu söylediği bir haberin basına sızmasının 'gerçek' ve 'yasa dışı' olduğunu söyleyen Trump kendiyle çelişiyor:
"Yani, sızıntılar gerçek. Haberler sahte çünkü haberlerin çoğu sahte."
TASFİYE SÜRECİ BAŞLAYABİLİR
Times gazetesi ise, Başkan Trump'ın sızıntılar nedeniyle istihbarat servislerine yönelik bir inceleme başlattığını, ABD'nin Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nı (CIA) yetkilerini azaltmakla tehdit ettiğini yazdı. Trump'ın basın toplantısında sarfetti "Sızdıranları bulacağız ve büyük bedel ödeyecekler" sözlerini aktaran Times'a göre, istihbarat servisleri bir tasfiye süreci başlayacağından endişeli.
İKİNCİ FİRE: PUZDER
Başkan Trump, Flynn dışında bir başka darbeyi de Çalışma Bakanlığı için aday gösterdiği Andrew Puzder üstünden yemişti. Asgari ücretin artırılmasına karşı çıkan, yasal olmayan işçi çalıştıran ve eski eşine uyguladığı şiddetle de gündeme gelen Puzder, adaylıktan çekilmişti. Puzder'in saf dışı kalmasında, Cumhuriyetçilerin muhalefeti de önemli rol oynamıştı.
İlginizi Çekebilir