© Kıbrıs Haber Sitesi 2023

Türkiye'nin beslediği Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşıladığı bir devlet olmamalıyız.

Halktan 3 yıl istiyoruz •Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı, katıldığı programda yaptığı açıklamada UBP'nin hiç bir program ve projesi olmadığını ileri sürdü "Buna rağmen anketlerde birinci görünüyor" dedi.

Kendilerinin 96 sayfalık mükemmel bir seçim bildirgesi hazırladığını söyleyen Arıklı, "Bunlardan 12 tanesini alıp toplum sözleşmesi imzaladık. 3 yıl süre istedik. Bu sürede bu 12 maddeyi yapamazsak 3 yıl sonra istifa edeceğimizi söyledik. Bu maddeler herkesin kabul edebileceği maddeler. Bu maddeleri uygulayacak olan her partiyle koalisyon kurmaya hazır durumdayız. Biz bir gelenek başlatmak istiyoruz. Siyasi partiler halka seçim döneminde verdikleri sözlerin hiçbiri seçim sonrasında tutmuyor. Halk da bundan dolayı siyasete güvenmiyor. Biz hem bu güvensizliği ortadan kaldırmak için hem de bir gelenek başlatmak maksadıyla halk önünde böyle bir sözleşme imzalama gereği duyduk" diye konuştu.

 

Parti liderleri kamera karşısında bir araya gelip tartışmıyorlar?

"Bu kötü bir alışkanlık. Eskiden seçimlerde parti liderleri bir araya gelip tartışırlardı. Bu en etkili yoldur ve demokratik ülkelerde olması gereken metod budur. Bu sayede halk çok daha iyi karar verebilir. Tabii diğer başkanlar bundan kaçınıyorlar çünkü dağarcıkları boş. Bir parti başkanı hesabındaki parayı açıklayamıyor, açıklamaktan kaçınıyor. Serdar Denktaş 200 dönüm araziyi oğluna peşkeş çekiyordu son dakika kamuoyu baskısından korkup vaz geçti. Tufan Erhürman bütün eski başkanları partiden gönderdi ve sanki CTP’nin geçmişteki bütün yaptıkları yapılmamış gibi davranıyor. Kudret Özersay "para alan günü gelince emir alır" dedi. Kendisi para aldı olur da günü gelirse emir de alacak mı? Bütün bunları bu parti başkanlarına bir araya gelirsek sorarım. Onlar bu sorulardan kaçındıkları için bir araya gelmiyorlar. UBP Eroğlu'nun zamanında yürüttüğü kampanyayı şu anda yürütmeye başladı. Hiç bir plan projesi hiç bir programı yok fakat anketlerde hep birinci görünüyor"

 

Ezilenlerin partisi olduğunu söylüyorsunuz. Bu kesim sadece Türkiyelileri mi kapsıyor yoksa herkesi mi kapsıyor?

"Biz bütün ezilen kesimlerin partisiyiz. Öyle kök Kıbrıslı insanlar tanıdım ki Anadolu'dan gelen vatandaşlar onlardan daha şanslı. Kök Kıbrıslı olup da bu düzenden nemalanmayan, ezilen o kadar çok insan var ki. Yeniden Doğuş partisi, Türkiye kökenlilerin partisi değildir, bu düzenin ezdiği tüm insanların partisidir. Bu ezilenlerin içerisinde Türkiyeliler varsa tabii ki onların da partisiyiz. 12 maddelik manifestomuzda hangi madde Türkiye kökenlilere yönelik? 14 tane kök Kıbrıslı adayımız var"

 

Türkiye KKTC ilişkilerini nasıl analiz edersiniz?

"Türkiye ve KKTC iki bağımsız ülke. Biz Türkiye'ye karşı bir hareketin içinde olamayız fakat Türkiye'nin KKTC'ye bağımsız bir devlet olarak saygı duyması gerektiğini düşünüyorum. Bu Türkiye'ye söylediğimiz söz. Bu tarafa geldiğimizde benim başbakanım 1 buçuk senedir Türkiye’den ısrarla randevu istemesine rağmen randevu alamıyor. Başbakan olarak veya Başbakan yardımcısı olarak görüşmekte neden bu kadar ısrarcı olursunuz? Neticede Türkiye buraya ambargo koymak zorunda kaldı, sebebi de buradaki hükümetler. TC ile imzalanan protokolün hiç bir maddesini yerine getirmediler. Sayın Recep Akdağ buraya gelip Bakanlar Kurulu'nda “neden tutamayacağınız sözler veriyorsunuz?” diye sordu. Protokol imzalanıyor, sözler veriliyor, yapılacak işler için belli bir para da alınıyor. Sonra bunları yerine getirmiyorsunuz. Baskı yapıldığında da sivil toplum örgütlerini, sendikaları sokaklara döküyorlar ve diyorlar ki tepkilerden dolayı yapamıyoruz.

Su ihale şartnamesini geçirmek için neyi bekliyorsunuz?

Kabloyla elektrik adımları atmak için neyi bekliyorsunuz?

Kıb-Tek’i veya El-Sen’i karşına alamıyorsan sen niye devletsin?

Mevcut siyasi partiler içerisinde diklenmeden dik durabilecek parti biziz. Biz yavru vatan değil adam olmalıyız. Türkiye'nin beslediği Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşıladığı bir devlet olmamalıyız. Türkiye 30 kuruşa elektrik vereceğini söylüyor. Biz hala 65 kuruşa elektirk alıyoruz. O elektriği de bir türlü filtre taktırmayı beceremediğimiz 2 tane santralden alıyoruz. Telekominikasyon’un 2 buçuk milyar borcu var. Bunun değerini artırıp özeleştirilmesi gerektiğini söylüyor Türkiye. Biz bunları altın hisse metoduyla özeleştireceğiz. Elimizde bulunan altın hisse ile doğru bulmadığımız özeleştirmeleri veto etme hakkımız olacak"

 

 

 

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER