Tutuklu müfettiş cep telefonunu kapattı, şifresini söylemiyor
GÜNDEMPolis, ‘tutuklu müfettiş’in cep telefonunu kapattığını, şifresini de söylemediğini belirtti…Kaynak: “Cep telefonunu kapattı, şifresini söylemiyor”
Aleyhinde “Haksız mal edinme, Kamu Görevlisinin rüşvet talebi, Gizli bilgilerin ifşası ile Görevi Kötüye kullanma suçlarının yanı sıra yeni belirlenen Kamu görevlisi tarafından sirkat suçlarından soruşturma başlatılan polis müfettişi G.B.Ç dün yeniden mahkeme huzuruna çıkarıldı, 6 gün daha poliste tutuklu kalması karara bağlandı.
Mahkemede mesele ile ilgili şahadet veren Polis Başmüfettişi Tarkan Kızıltuğ olayla ilgili olguları aktardı.
Kızıltuğ zanlı Müfettiş G.B.Ç hakkında 9 Ocak 2017 ile 9 Ağustos 2018 tarihleri arasında Haksız mal edinme ve 2016 yılında Kamu Görevlisinin rüşvet talebi, Resmi sırları ifşa ve Görevi Kötüye kullanma iddiası ile soruşturma başlatıldığını söyledi.
TC İş Bankası’nda para ve altınlar…
Başmüfettiş Kızıltuğ, 28 Mart 2019 tarihinde Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı tarafından alınan bir dilekçede, zanlının bir akrabasının TC İş Bankası’nda bulunan para ve altınlarını zimmetine alıp, Girne’de ikamet ettiği apartman dairesi ve Esentepe’deki araziyi adına devraldığına ilişkin iddialar olduğu yönünde şikâyette bulunulduğunu söyledi.
341 bin 600 sterlin ve 160 bin TL…
Polis Başmüfettişi Tarkan Kızıltuğ, zanlının 9 Ocak 2017 ile 3 Ocak 2019 tarihleri arasında bir bankada aile yakını adına olan 341 bin 600 sterlin ve 160 bin TL parayı kendi adına yatırdığının ve zanlının kasa kiraladığı yönünde tespitlerde olduğunu anlattı.
Kızıltuğ, zanlının ayrıca kendi hesabına 39 bin Euro ve 43 bin sterlin bulunduğunu belirtti.
Başmüfettiş, zanlının son zamanlarda yüksek meblağlı harcamalar yaptığının da belirlendiğini belirtti. Kızıltuğ, zanlının mal varlığındaki değişimleri bağlı olduğu kuruma bildirmediğini ve kendisine yazılan yazı doğrultusunda PGM’ye yazılı izahatta bulunduğunu söyledi.
Başmüfettiş Kızıltuğ, zanlının 2016 Haziran ayında aleyhinde soruşturma olan bir şahısla görüştüğünü ve ona gizli bir yazıyı gösterip, polisin baskınlarına karşı korumak adına rüşvet talep ettiği iddiası olduğunu belirtti. Kızıltuğ, mahkeme emriyle üzerinde, arabasında ve evinde arama yapıldığını anlattı. Kızıltuğ, yapılan aramalarda zanlının gayri yasal olarak bulundurduğu gizli ibareli resmi evraklar ile dosyaların, dizüstü bilgisayarların, hard-disklerin, CD ve emarelerin bulunarak emare alındığını belirtti. Kızıltuğ, soruşturmanın çok geniş ve kapsamlı olarak devam ettiğini söyleyerek, emare alınan binlerce evrakın, ayrıca dizüstü bilgisayarların, hard-disklerin, CD ve emarelerin inceleneceğine vurgu yaptı. Kızıltuğ, zanlının sözlü beyanları ile izahatlarının da araştırılmaya devam edildiğine dikkat çekti. Kızıltuğ, zanlının doktor kontrolünden geçirildiğini belirtip, raporu emare sundu.
“Cep telefonunu kapattı, şifresini söylemiyor”
Kızıltuğ, zanlının iki günlük tutukluluk süresince binlerce evrakın bir kısmının incelendiğini, iki adet cep telefonunun uzmana teslim edildiğini belirtti. Kızıltuğ, zanlının cep telefonlarından birini kapattığını ve şifresini polise söylemediğini mahkemeye aktardı.
Kızıltuğ, ayrıca Mali Şube’de hala devam eden soruşturmalarla ilgili dosyalarda kayıp olan gizli belgelerin zanlının evinde bulunduğuna vurgu yaptı. Toplam 28 ifade alındığını, ifadelerin incelenmesi gerektiğini belirten Kızıltuğ, bu aşamada zanlının 8 gün tutuklu kalmasını talep etti.
Zanlı Müfettişin avukatı Derviş Akter, tutukluluk süresine itiraz etti. Akter, Tahkikat memurunu tahkikatla ilgili sorguladı. Akter, Hile ile Mal tasarrufu suçunun hukuk mu, ceza meselesi mi olduğunu sordu.
Polis, şikâyetçinin konu malları tapuda devrettiğini ancak konunun araştırıldığını belirtti.
Akder, özellikle Kamu görevlisi tarafından sirkat suçunun oluşmadığını savundu.
Huzurunda verilen şahadeti değerlendiren Yargıç Gülay Süleymanoğlu, tahkikatın salimen yürütülebilmesi için zanlının 6 gün tutuklu kalmasına emir verdi.
Kaynak: Yenidüzen
İlginizi Çekebilir