© Kıbrıs Haber Sitesi 2023

UBP'NİN ÇEKLERİ TEFECİLERİN ELİNDE Mİ?

Özer Kanlı ve Özdemir Tokel’e ‘kene’ benzetmesi yapan Köşe yazarı Alihan Pehlivan’ın paylaşımı sosyal medyanın gündemine bomba gibi düştü.

Köşe yazarı Alihan Pehlivan’ın sabah saatlerinde BRTK Yönetim Kurulu Başkanı Özer Kanlı ve İletişim Uzmanı Özdemir Tokel’e yönelik paylaşımı sonrası, sosyal medya adeta savaş alanına döndü. Kılıçların çekilmesi sonrası Ulusal Birlik Partisi cephesinde ne gibi gelişmeler yaşanacağı merak konusu haline geldi.

Özer Kanlı ve Özdemir Tokel’e ‘kene’ benzetmesi yapan Pehlivan’ın paylaşımı sosyal medyanın gündemine bomba gibi düştü. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ertelenmesine rağmen Ersin Tatar’ın seçim kampanyasını yürüten ikilinin kendilerine seçim kampanyası için verilen 500 bin TL’lik çeki tahsil etmeye çalıştığını kaydeden Pehlivan, Ulusal Birlik Partisi’ne ait çekin ‘tefecilerin eline düştüğünü’ öne sürdü.

Alihan Pehlivan’ın sosyal medya paylaşımı şu şekilde:

“Tatar’a “ayıp” ediyorlar…

Çok enteresan işler olmaya başladı sevgili okurlar, özellikle de iktidarın büyük partisi konumunda olan Ulusal Birlik Partisinde. Öyle ki Koronavirüs Salgını öncesi Cumhurbaşkanlığı Seçimleri için Ersin Tatar, UBP’nin geçmiş yönetimi tarafından partiden atılan kişilere, 2020 Cumhurbaşkanlığı Seçim kampanyasını verdi ve kendilerine de toplam tutarı 3,5 Milyon TL’lik partinin çeklerinden kesti.

UBP’den atılan bu kişilerden bir tanesi yeni kurulan hükümetin maaşlı danışmanı olarak atanırken diğeri ise Devlet televizyonun yanı sıra partinin televizyonunda başına ve MYK’ya üye olarak atandı Tatar’ın talimatıyla. Aynı zamanda Tatar’a danışmanlıkta yapan bu kişi tüm üstlendiği görevler için ayrı ayrı maaş almaya da devam ediyor.

Bir araştırma şirketine de ayrıca bu süre içinde 150 bin TL’lik bir ödeme yapıldı parti tarafından. Ancak bildiğiniz gibi salgın yüzünden Nisan 2020’de yapılması planlanan Cumhurbaşkanlığı seçimleri ileri bir tarihe ertelendi.

Seçimlerin ertelenmiş olmasına karşın UBP’nin Seçim Kampanyasını alan bu kişiler, ellerindeki ilk çeki bozulması için yerel bir bankamıza gönderdiler.

Olmayan kampanyanın ilk ödemesi olarak tam 500 bin Türk liralık bir ödemeyi UBP’den talep ediyorlar. Bize gelen bilgilere göre Başbakan Tatar, bu çekin ödenmemesi için talimat vermiş. Ama çek şuan tefecilerin elinde.

Sevgili okurlar, bugüne kadar hiçbir yanlışın şakşakçısı olmadık. Dün kendisini çok ama çok sevmemize rağmen Başbakan Ersin Tatar’ı buradan eleştirdik ve altına da kendi naçizane tavsiyelerimizi sıraladık.

Başbakan Ersin Tatar dün bizi aradı ve yazımız ile ilgili dile getirdiğimiz eleştirilere cevap verdi. Ersin Tatar’ın bu süreçte canla başla çalıştığını benim söylememe gerek yok sanırsam.

Şuan 7/24 çalışan, davet edildiği her TV programına yetişmeye çalışan, tüm kesimleri davet edip, onların çözüm önerilerini dinleyen bir Başkan olarak karşımızda duruyor. Ve tüm bu sürecin içinde en çok yorulan da kendisi.

Ama Ersin Tatar’ın tüm bu özverisini, yanında taşıdığı 3-4 kişi yüzünden eriyip gitmesini hangi vicdan kabul edebilir Allah aşkına. Kene gibi yapışan bu kişiler sadece Ersin Tatar’ı değil ondan öncede Derviş Eroğlu’nu kemirmemiş miydi? Ben UBP tabanında konuşulanların bir kısmını bugün buraya yazdım. Niyetim böylesine kötü bir dönemde Ersin Tatar’a zarar vermek değil, biran önce bu kenelerden kurtulması gerektiğini bir kez daha buradan hatırlatmaktır.

Bakın bu kenelerin son 10 yılda UBP üzerinden ne kadar rant elde ettiğini bir hesaplasak, inanın en çok kazanan Casino sahibi bile intiharın eşiğine gelir. O kadar yani.

Ama bu son olay bardağı taşıran son nokta oldu. Aynı kişilerin adı daha geçenlerde iptal olan Ambulans ihalesi ile de anıldı. Bu süreçte bu kadar emek veren bir Başbakanın tüm emeklerinin heba edilmesine müsaade edilmemesi gerekiyor.

Başbakan gereken fedakârlığı, gereken özveriyi yaparken siz ondan daha geri kalamazsınız. Geçmişte benzer şeyleri yaşamıştık, rahmet ve özlemle andığımız İrsen Bey başbakan iken, yanındakiler yüzünden seçimleri kaybetmişti.

Hüseyin Özgürgün içinde aynı eleştiriler yapılmıştı, Özgürgün’ü en yakınındakiler satmıştı günü geldiğinde. Şimdi aynı film yeniden sahnede. Daha kaç kere aynı şeyleri yaşamak zorunda kalacağız?

2002’den bu yana bu memleketi karış karış gezen, bu uğurda tüm zamanını ve kendi servetini harcayan Ersin Tatar’a bu yapılmamalı. Yazıktır, günahtır. Hiçbir yürek, hiçbir vicdan bu kabul etmez!

Ersin Tatar’ı heyecanı için eleştirebilirsiniz, zaman zaman yaptığı çıkışlar için yerebilirsiniz ama onun bu kadar emeğine haksızlık edemezsiniz. Ersin Tatar’ın yapmadığı bir yanlış için Ersin Tatar’ı ve UBP’yi cezalandırmak ise en hafif hali ile vicdansızlık olur.

Ben bunları geçmişte yine dile getirmiştim, Rahmetli İrsen Küçük bana küsmüş, herkesin içinde beni yanında uzaklaştırmıştı.

Benzer eleştirileri Hüseyin Özgürgün içinde yapmıştım. O da işten kovulmam için talimat vermiş, sonrasında ise barışmıştık.

Bu yazımızdan sonra Ersin Tatar ne yapar bilmem, ama bugüne kadar sırf Ersin Tatar zarar görmesin diye susmayı yeğlemiş birisi olarak artık bu kişilerin yanlışlarını deşifre etmeye devam edeceğimi buradan açık açık yazıyorum. Çünkü bu kişilerin zararı artık sadece Ersin Tatar’a değil UBP’yi ve dolasıyla da ülkeye olmaya başlamıştır.

Koronavirüs belasından bile insanlar kurtulabiliyor iken UBP’nin de artık bu kenelerden kurtulmasının vakti geldi de geçiyor bile….”

GUNDEMKIBRIS

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER