© Kıbrıs Haber Sitesi 2023

Ülkemizin KKTC'ye bakışı hiçbir zaman kazanç hevesinin ürünü olmamıştır

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, "Ülkemizin KKTC'ye bakışı hiçbir zaman kazanç hevesinin ürünü olmamıştır. Biz Kıbrıs Türkü'nün ürettiği, ilerlediği ve refah seviyesinin arttığı bir ada arzusundayız." dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, video konferansla katıldığı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Ekonomik Örgütler Platformu toplantısında Türkiye ve Kıbrıs'ın salgınla mücadelede dünyanın en başarılı ülkeleri arasında yer aldığını belirtti.

Salgının dünya ekonomisinde ciddi oranda küçülmeye yol açtığını dile getiren Oktay, bu yılın ilk çeyreğinde Türkiye ekonomisinin yüzde 4,4 büyüme performansı sergilediğini, ikinci çeyrekte Türkiye'nin yine olumlu yönde ayrışarak eksi yüzde 9,9'la birçok ülkeye göre daha başarılı bir performans sergilediğini anlattı.

KKTC ekonomisiyle ilgili verileri aktaran Oktay, KKTC Hükümeti tarafından özel sektöre destek amaçlı oluşturulan Kredi Garanti Fonu ve İşletmelere Destek Kredisinin de olumlu etkileri olduğunu düşündüğünü söyledi. 

Türkiye'nin normalleşme döneminde de Kıbrıs'ın yanında olduğunu anımsatan Oktay, KKTC Başbakanı Ersin Tatar ile toplam 2,3 milyar lira destek içeren 2020 İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşmasını 26 Mayıs'ta imzaladıklarını hatırlatarak, şu bilgileri verdi:

"2020 İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması çerçevesinde iki unsura özellikle çok dikkat ettik. Birincisi, iki ülke arasındaki ticari faaliyetin devamlılığı, ikincisi, Kıbrıs Türk halkının salgınla mücadeleye yönelik tıbbi malzeme ihtiyacının eksiksiz karşılanması. Anlaşmayı, temel projelerde sürdürülebilirliği sağlamanın yanı sıra salgının ekonomide açacağı hasarları kapatmaya yönelik öngörülerde bulunarak hazırlamaya çalıştık."

Oktay, salgınla mücadelede Kıbrıs'a yapılan yardımlara değinerek şunları söyledi:

"KKTC'ye 25,3 milyon liralık sağlık malzemesi ve gıda yardımı ulaştırdık. Salgınla mücadelede anlaşma kapsamında sağladığımız desteklerin yanı sıra Sağlık Bakanlığımız ve Kızılay aracılığıyla hayat kurtaran yardımlar yapıldı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin sağlık altyapısını güçlendirmeye verdiğimiz önemin bir göstergesi olarak, Lefkoşa’da 100 Yataklı Acil Durum Hastanesi projesini başlattık. Acil durum hastanesi inşaatının en kısa sürede tamamlanarak KKTC'ye şifa dağıtmasının en yakın takipçisiyiz. İnşallah hızla bu projeyi tamamlamış olacağız. Diğer taraftan Lefkoşa 500 Yataklı Hastane projesinin ön hazırlıkları Sağlık Bakanlığımız ile KKTC Sağlık Bakanlığının koordineli bir şekilde yürüttüğü çalışmalar neticesinde tamamlanmıştır. Bu proje ile KKTC'nin ihtiyaçlarına göre en ileri teknoloji ile donatılmış 500 yataklı bir devlet hastanesi inşa edilerek Lefkoşa'da Kıbrıs Türkü’nün hizmetine açılmasını planlıyoruz."

Kıbrıs Su Temin Projesi'nde meydana gelen arızanın tamir işlemlerinde sona gelindiğini aktaran Oktay, Kıbrıs'ın bu güne kadar susuz bırakılmadığının altını çizerek, yarın çalışmaları yerinde inceledikten sonra deniz geçişi isale hattı üzerinden KKTC'ye suyun veriliş tarihini açıklayacaklarını söyledi.

Oktay, ayrıca tarım alanında, KKTC Güzelyurt Ovası Sulaması projesi tamamlandığında, 7 bin 154 hektar alanın, Orta Mesarya Ovası Sulaması projesi tamamlandığında ise 9 bin 720 hektar alanın sulanmasının planlandığını söyledi.

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, şöyle devam etti:

"Ayrıca KKTC'de uluslararası akreditasyona sahip sertifika verecek bir gıda laboratuvarı projesi de ARMA modeli kapsamında desteklenecektir. 80 milyon lira tutarında bir yatırım bedeli olan bu projenin tamamlanmasıyla KKTC'deki gıda üretim, ihracat, ithalat ve hizmet sağlayıcıları buradan faydalanacak ve aynı zamanda halkın gıda güvenliği de sağlanmış olacaktır. KKTC'deki 18 sanayi bölgesinin altyapı sorunlarının çözümü için projelendirmeler de yine ARMA kapsamında yapılmıştır."

"20 MİLYON LİRALIK TURİZM DESTEK AKIŞINI BAŞLATTIK"

Kıbrıs'ta turizmin güçlendirilmesinin öncelikleri arasında ilk sıralarda yer aldığını ifade eden Oktay, 2020 İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması kapsamında, her bir turizm işletmesinin tabana yaygın katkı alabileceği bir şekilde 20 milyon liralık turizm destek akışını başlattıklarını hatırlatarak, "Turizm sektörünün yönlendirilmesi kısa vadeli ve tek taraflı tasarruflara değil, uzun vadeli ve istikrarlı politikalara dayandırılmak durumundadır. Bu doğrultuda sizlerden beklentimiz, turizmin aslında bir vizyon işi olduğunun bilinciyle hareket ederek kısa vadeli hedefler belirlemekten ziyade KKTC'nin çıkarlarını ön planda tutan uzun vadeli projeler üretmenizdir." ifadelerini kullandı.

KKTC ekonomisinin kendi ayakları üzerinde durmasının en temel yolunun hizmet sektörüne dayalı bir ekonomiyle yetinmeden üretim ekonomisini kurmaktan geçtiği değerlendirmesinde bulunan Oktay, bunun için yatırımcıların hükümeti teşvik etmesi gerektiğini dile getirdi.

"KKTC’YE BAKIŞIMIZ, HİÇBİR ZAMAN BİR KAZANÇ HEVESİNİN ÜRÜNÜ OLMAMIŞTIR"

Türkiye için Kıbrıs ile her alanda iş birliği yapmanın, ticari ve ekonomik faaliyetlerin çok ötesinde bir anlam taşıdığının altını çizen Oktay, şöyle konuştu:

"Ülkemizin KKTC'ye bakışı hiçbir zaman bir kazanç hevesinin ürünü olmamıştır. Biz, Kıbrıs Türkü'nün ürettiği, ilerlediği ve refah seviyesinin arttığı bir ada arzusundayız. Salgında, yangında, susuzlukta nasıl KKTC'nin derdiyle dertleniyorsak sizler başarılara imza attıkça da sevinçte ve mutlulukta birleşeceğiz. Kapalı Maraş açılarak KKTC'de turizmi şaha kaldırdığında, tarımsal sulama projesiyle birlikte KKTC'de tarımsal üretim arttığında ve sanayi güçlendiğinde hem Kuzey Kıbrıs Türk halkı hem de bölgemiz kazanacak. Hidrokarbon kaynaklarının eşit ve hakkaniyetli biçimde paylaşılması için gösterdiğimiz çaba da yine bu yöndedir. KKTC'nin her anlamda kendi ayakları üzerinde durmasını da yine bu anlayışla destekliyoruz."

"DOĞU AKDENİZ'DE TÜRKİYE'NİN BULUNMADIĞI HER GİRİŞİM BAŞARISIZLIĞA MAHKUMDUR"

Türkiye'nin bölgesinde ve özellikle Doğu Akdeniz'de yaşanan tüm krizlerde iş birliği yolları aradığını ve aramaya da devam ettiğini vurgulayan Oktay, şunları kaydetti:

"Anlaşmazlıkları yapıcı bir şekilde diplomasi yoluyla çözme gayreti içerisinde hareket ediyoruz. Gelişmeler de gösteriyor ki, Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin bulunmadığı her girişim başarısızlığı mahkumdur. Yayınlanan NAVTEX mesajıyla görevine başlayan Oruç Reis sismik araştırma gemimiz belirlenen program çerçevesinde faaliyetlerini sürdürüyor. Hidrokarbon faaliyetlerimiz bugüne kadar kendi kıta sahanlığımızda ve uluslararası hukuka uygun bir şekilde hakkaniyet ilkesi çerçevesinde gerçekleştirildi, bundan sonra da aynı şuurla hareket edeceğiz."

"Mücadelemiz, bölgemizde istikrar ortamının kurulmasına katkı sağlamak yönündedir"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Yunanistan'ın "barış ve hakkaniyet anlayışından yoksun bir davranış" ile 25-27 Ağustos tarihlerinde, büyük bir kısmı Oruç Reis gemisinin çalışma sahası ile örtüşen alanlarda gemi ve uçakların iştirakiyle askeri eğitimler yapacağına ilişkin bir NAVTEX mesajı yayınladığına işaret ederek, şunları söyledi:

"Her zaman söylüyoruz, bu tarz provokatif girişimler kimseye bir fayda sağlamaz, bizi haklı mücadelemizden asla döndürmez. Bizim mücadelemiz, bölgemizdeki barış, refah ve istikrar ortamının kurulmasına katkı sağlamak yönündedir. Hakkı her şeyin üzerinde tutan bir millet olarak biz kimsenin hakkını yemeyiz, ama kimseye de hakkımızı yedirmeyiz. Rum tarafı bu konfor alanında Kıbrıs meselesinin çözümü için çalışıyor gözükürken, aslında hiçbir şeyi paylaşmak istemiyor. Biz de bu sözde konfor alanında onu rahat bırakmıyoruz."

Bunun en iyi örneğinin, KKTC Hükümetiyle yakın eşgüdüm halinde Kapalı Maraş'a yeniden hayat vermek yönünde başlattıkları çalışmalar olduğunu dile getiren Oktay, bu konuda atacakları adımın KKTC'nin statükonun esiri olmadığını tüm dünyaya göstereceği gibi ekonomik alanda da ciddi hareketlenme oluşturacağını belirtti.

Oktay, Kıbrıs Rum Yönetiminin bu konuda uluslararası toplumu yanıltmak amacıyla asılsız iddialarla yürüttüğü propaganda faaliyetlerine de hukuk çerçevesinde gerekli yanıtları vermeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER