Üretenlerin sayısında azalma var
GÜNDEMTarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dursun Oğuz, topraklarımıza sahip çıkarak, tarım arazilerini korumanın önemli olduğunu, bunun yolunun ise eğitimden ve bilinçlendirmeden geçtiğini söyledi.
Bakan Oğuz, Tarım Öğretiminin Başlangıcının 174. Yılı etkinlikleri çerçevesinde Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ), Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) ve Ziraat Mühendisleri Odası işbirliğinde UKÜ’de düzenlenen seminere katılarak, konuşma yaptı.
GERİ DÖNÜŞÜM YÜKSEK OLMALI
Dünyanın değiştiğine, teknolojik tarımın geliştiğine işaret eden Bakan Oğuz, “Tarım alanlarının verimi, ekonomik anlamda geri dönüşümü mutlaka yüksek düzeyde olması lazım ki ülkeye ekonomik anlamda katkı sağlansın” dedi.
Bakan Oğuz, ülkede üretilen narenciyenin 30 bin dönüme düştüğüne dikkat çekerek, “Verim ve ekonomik anlamda geri dönüşüm olmadığı zaman, planlı bir üretim yapmadığınız zaman, girdi maliyetlerini düşüremediğiniz zaman elde olan veya olmayan nedenlerden dolayı bir şekilde insanlar ekonomik değer elde etmeyen, kendini tatmin etmeyen bir üretimden vazgeçiyor. Böylece o araziler atıl durumda kalıyor. Halbuki, bu ülke topraklarının değer anlamda ekilmesi gerekiyor” diye konuştu.
ÜRETİCİ SAYISINDA AZALMA VAR
Bakan Oğuz, üretime devam edenlerin sayısında bir gerileme bulunduğunu ifade ederek, şehirlere yönelik göç olduğunu, kırsaldaki topraklara sahip çıkılmadığını, bunun nedenlerinin ise meslek edindirme, teşvik ve yönlendirme ile ilgili eksikliklerinden kaynaklandığını anlattı.
Tarım ve hayvancılık alanında dışarıdan işgücü ithal edildiğini belirten Bakan Oğuz, böyle bir duruma gerek olmadığını, teşviklendirme yapılırken işgücünün de planlanması gerektiğini vurguladı.
Bakan Oğuz, geçen yıl yağış açısından verimli olması nedeniyle bazı göletlerde su bulunduğunu ancak bu suların bir kısmının tüketilmeden buharlaşma nedeniyle kaybedildiğini aktararak, “Bu, aslında kaybımız. O göletler yeniden su almaya başladı. Göletlerdeki suyu tarıma kazandırmayı, sulu tarım yapmayı veya kaba yem üretiminde kullanmayı ve ülkeye ekonomik değer kazandırmayı bir türlü beceremedik. Bu da eksikliğimiz. Kaynakların kullanılmasına yönelik de çalışma yapmalıyız. Toplumsal fayda, herkesin kazanacağı bir faydadır. Ülkenin kalkınması da ancak böyle mümkün olur” dedi.
İTHALATA DAYALI ÜLKE OLMAMALIYIZ
Bakan Oğuz, Bakanlığın imkanları dahilinde gerekli çalışmaları yaptıklarını söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“En verimli oranda geri dönüşümü sağlamaya çalışıyoruz. Tarım, hayvancılık ve diğer alanlarda yapmış olduğumuz teşviklendirme, aslında geri dönüşümün katma değer olarak fazla olmasına yöneliktir. O nedenle Çiftçiler Birliğimizle, Hayvancılar Birliğimizle, Narenciye Üreticileri Birliğimizle, zeytincilerimizle, harupçularımızla hep beraber bu sektörlerde ekonomik değer anlamında geriye dönüş yapmalıyız. Yoksa her yeri imara açarsak, başıboş bırakırsak, tarımda bir planlama yapmazsak gün gelir hep ithalata dayalı bir ülke konumuna düşeriz. O nedenle geleceği bugünden düşüneceğiz. Geleceğe yönelik mutlaka bir plan analizi de yapmak durumundayız”
İlginizi Çekebilir