Uzay Gemisini Andıran Tuhaf Yapı: Maunsell Sea Forts

Halen ayakta kalmayı başaran ancak halihazırda harap bir halde bulunan Maunsell Sea Forts Kaleleri, Guy Maunsell tarafından 1942 yılında inşa edilmiştir. İngiltere’de bulunan Mercy ve Thames nehirlerinin ağzında yer alan doğu kıyısındaki tanklar üzerine konumlandırılmış kaleler beton malzemeden yapılmıştır. Bu özellikleriyle güçlü ve dayanıklı bir hale getirilmişlerdir.

Britanya’nın kendine has deniz kaleleri: Maunsell Sea Forts

Büyük Britanya’yı Almanlar’dan korumak amacıyla yapılan deniz kalelerinin projesini Guy Maunsell tasarlamış olsa da uygulama aşamasında İngiliz ordusu ve donanmasında yer alan pek çok uzman çalışmıştır. Başarılarının en büyük nedenlerinden biri de budur. Maunsell Sea Forts’un içlerinde 5 ila 7 kule olan 7 ayrı kule grubu kıyıya yakın ve uzak olacak şekilde tasarlanmıştır. Bunun amacı hem denizden hem de havadan gelecek tehlikelere karşı önlem almaktır. Amacını en iyi şekilde yerine getiren bu savunma yapıları sayesinde sayısı 20’yi aşkın Alman uçağının düşürülüp yok edildiği bilinir. Ayrıca 30’dan fazla roket füzesinin de yok olmasına yardımcı olmuşlardır. Savaş döneminde oldukça önemli ve kritik görevlere sahip olan kulelerin her bir takımında 120 askerin görev aldığı söylenmektedir. 1956 yılına kadar asma köprüler ile birbirine bağlı olan kale takımları, bu dönemde zaten çok da dayanıklı ve güçlü olmayan köprülerin yıkılmasıyla birbirinden ayrılmıştır. 1945 yılında savaşın bitmesi sonucu aktif olarak kullanımı da sonlanan kuleler, 1964 yılında ise ihtiyaç duyulmaması nedeniyle tamamen terk edilmiştir.

Hayalet kuleler: Günümüzde Maunsell Sea Forts

Terk edilmiş ve yıpranmış halleriyle bu deniz kaleleri, günümüzde turistlerin ilgisini çekmeye devam etmektedir. Ziyaret etmek için herhangi bir ücret ya da izin gerektirmeyen yapıları bir tekne kiralayarak dilediğiniz gün ve saatte ziyaret edebilirsiniz. 1964 yılında terk edilen Maunsell Sea Forts, son yıllarda gayrimenkul satıcıları ve turizmciler tarafından ayrı bir ilgi görmektedir. Bunun nedeni ise bu kulelerin restore edilerek lüks otellere, restoran ve bar gibi mekanlara dönüştürülmek istenmesi.

Sadece denizden ve havadan ulaşımı olan bu bölgeyi tatilciler için uzak bir kaçış noktası olarak düzenlemeyi planlayan projeler için çalışmalar devam etmektedir. Hem İkinci Dünya Savaşı gibi ağır bir dönemin izlerini taşıyan, bu nedenle tarihi açıdan önem taşıyan hem de tasarımları ile farklı bir turizm noktası olan bu yapıların büyük ilgi göreceği düşünülmektedir. Kulelerin yeniden düzenlenip kullanılabilir hale gelmesi şehir planlamacıları ve korumacı gruplar tarafından da onaylanmaktadır.