© Kıbrıs Haber Sitesi 2023

VATANDAŞ RAHAT PİYASA GERGİN

Birleşik Krallık’ın referandumda Avrupa Birliği’nden çıkma yönünde oy kullanması Sterlin’in dibe vurmasına neden oldu. Sterlin ile işlerini çeviren sektörler tedirgin, sterlin ile kredi borcu ödeyen vatandaş ise bir nebze rahatladı

CİDDİ DÜŞÜŞ: Birleşik Krallık’ta gerçekleştirilen AB’de kalma veya çıkma referandumunda sürpriz bir şekilde ayrılma kararı çıkması ile İngiliz Sterlini neredeyse tüm para birimleri karşısında düşüş yaşadı.

Referandum öncesinde 4.25 TL dolaylarında seyreden Sterlin iki haftada 3.82’lere düştü

İLK MÜDAHALE KREDİ: İngiltere Merkez Bankası (BOE) sterlinin değer kaybı karşısında ilk müdahalesini bu hafta başında yaptı. BOE, bankaların bireylere ve şirketlere kredi verme kurallarını gevşetti. BOE bu yöntemle piyasaya 150 Milyar Sterlin  girmesini hedefliyor

SEKTÖRLER TEDİRGİN: Ülkede Sterlin üzerinden iş yapan sektörlerde de ciddi bir tedirginlik hakim. Emlak sektörü Sterlinin düşmesiyle fiyatların ve komisyonların düşmesinden şikayet ederken, İngiltere’den otomobil getiren galericiler de yüksek kurdan aldıkları arabaları düşük kurdan satmak zorunda kalmakla karşı karşıya

KREDİLER RAHATLADI: Vatandaşların bankalardan sterlin bazında aldığı borçlarda da geçtiğimiz yıl ciddi kur farkı olmuş ve vatandaşlar kredileri ödemekte ciddi zorluklar yaşamıştı. Sterlinin 3.9 TL’nin altına inmesiyle sterlin borçlanan vatandaşlar da bir nebze olsun rahatlama yaşadı

 

Sterlin bugüne kadarki en karanlık dönemlerinden birini yaşıyor. Sterlin dolar karşısında, referandum hemen sonrasında yüzde 8.1 ile rekor hızda düştükten sonra, düşüşün önünü alamayarak, 1.2900 seviyelerine geriledi.

İngiliz para birimi, İngiltere’nin Avrupa’nın kur mekanizmasından çıkmak zorunda kaldığı 1992’deki Kara Çarşamba’da yüzde 4.1 değer kaybetmişti.

Sterlinin Türk Lirası karşısındaki düşüşü de ciddi boyutlarda oldu. Referandum öncesinde 4.25’ten işlem gören Sterlin 3.82’lere kadar geriledi.

Ülkemizde ciddi sektörlerin hepsinde Sterlin para birimi kullanılıyor olması Sterlinin düşünde Türkiye’den fazla KKTC’de etkili olmasına neden oldu.

Özellikle emlak ve motorlu araç satım sektörlerinde ciddi şekilde hissedilen düşüş ile sektörler pozisyon almaya çalışıyor.

Toplumda sterlinin düşmesi iyiye bir işaret olarak görülse de sektör temsilcileri için o kadar iyi bir gelişme değil.

Emlak sektörü temkinli

Özellikle ev kiraları ve ev satışlarının sterlin üzerinden yapıldığı ülkemizde sterlinin iki haftada 43 kuruş birden düşmesi tedirginliğe yol açtı. Gayrimenkul satıcıları sattıkları evleri geçtiğimiz hafta 4.25’ten satarken referandum sonrasında sterlinin 3.9 TL’nin altına düşmesiyle afallamış durumda. Emlakçılar durumu çok da kötü yorumlamasa da sektörde düşüşe temkinli yaklaşanlar da mevcut.

Krediler rahatladı

Vatandaşların bankalardan sterlin bazında aldığı borçlarda da geçtiğimiz yıl ciddi fiyat artışı olmuş ve vatandaşlar kredileri ödemekte ciddi zorluklar yaşamıştı. Sterlinin 3.9 TL’nin altına inmesiyle sterlin borçlanan vatandaşlar da bir nebze olsun rahatlama yaşadı. Ancak İngiltere Merkez Bankası’nın, İngiltere’de bulunan işletmelere ve vatandaşlara kredi verilirken talep edilen kriterlerin düşürülmesi ve 150 milyar sterlin gibi bir miktarı ekonomiye katmak istemesi sonrasında, sterlinde yaşanan ciddi düşüş yavaşlamış durumda. Bu gelişmeler vatandaşların çok da rahatlayamayacağı anlamına geliyor.

Galericiler de tedbirli yaklaşıyor

Özellikle Japon araçların hakim olduğu otomotiv sektöründe ise Sterlinin TL karşısında değer kaybetmesi bir nebze etkili oldu. İngiltere’den getirilen araçlarda galericiler biraz zarar etmiş olsa da yine de piyasadaki hareketlilikten memnun. Ancak Japon Yeni’nin TL karşısında değer kazanıyor olması galericileri zora soktu.

1985’ten bu yana en düşükte

Sterlin, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılma (Brexit) yönünde oy kullanmasının ardından tüm para birimleri karşısında değer kaybetti ve dolar karşısında 1985’ten bu yana en düşük seviyesini gördü. Yatırımcılar, İngiltere’nin AB’den ayrılmasına yönelik mekanizma ve koşulların henüz belli olmamasından dolayı, ve İngiltere Başbakan David Cameron’ın istifasını açıklamasının ardından, müzakereler sırasında ülkenin siyasi liderliğini kimin yürüteceğinin belli olmaması ile birlikte, aylar sürebilecek bir belirsizlikle karşı karşıya kalındı.

Altın yükselişte

Altın, İngiltere’deki referandumun Avrupa Birliği’nden ayrılma (Brexit) şeklinde sonuçlanmasının finans piyasalarında yarattığı sarsıntının artçı şoklarının devam etmesi ve buna bağlı olarak, güvenli liman niteliğindeki varlılara talebin güçlenmesi ile birlikte, yükselişini sürdürüyor.

Söz konusu gelişmelerin etkisiyle altının onsu önceki gün, güne başladığı 1.356 dolar seviyelerinden yükselişe geçerek 1.371,35 dolarla 17 Mart 2014’ten bu yana en yüksek seviyeyi gördü.

Brexit kararının yansımalarının sterlinin 30 yılı aşkın sürenin en düşük seviyesine indirmesi ve küresel hisse senetlerindeki sert düşüşün ardından, altının onsunda 1.350 dolar kritik direnç seviyesi aşılmıştı. Yükselişlerin ivme kazandığına dikkati çeken analistler, yukarı yönlü hareketlerin devamında 1.380-1.400 doların direnç olarak izleneceğini kaydediyor.

 

Dolar 2.92 seviyelerinde

İngiltere’deki referandumdan beklenmedik şekilde Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı çıkmasının ardından sert satış baskısı altında kalan dolar/TL’de yukarı yönlü baskı bu hafta içinde bir dengeye oturdu.
İngiltere’nin Brexit kararıyla 24 Mayıs’tan beri en yüksek seviye olan 3.0015’e kadar yükselen dolar/TL Türkiye ve KKTC’de bayram nedeniyle yoğun işlem yaşanmasa da son günlerde 2.92 seviyesine oturdu.

İngiltere Merkez Bankası ilk müdahaleyi yaptı

İngiltere Merkez Bankası (BOE) Başkanı Mark Carney, Sterlinin değer kaybını önlemek için ilk tedbirini açıkladı. Buna göre, piyasaya para pompalamak için, İngiltere’deki işletmelerin ve hane halkının borçlanma kabiliyetinin artması için kural değişikliğine gidildi. BOE 150 milyar Sterlin seviyesine kadar yeni borç verme  seviyesini bankalara serbest bıraktı.  İngiltere Merkez Bankası (BOE) Başkanı Mark Carney, çabalarının devam edeceğini ancak referandum sonucu oluşan volatilitenin kısa sürede dengelenmesinin beklenmemesi gerektiğine de dikkati çekti.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER