2’nci Uluslararası Thalassaemia Dernekler Semineri Acapulco Resort Otel’de başladı.
Seminerin açılışında Kıbrıs Türk Thalassaemia Derneği Başkanı Ahmet Varoğlu, Doktor Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Başhekimi Bülent Dizdarlı,Eski Sağlık Bakanı Gülsen Bozkurt, KKTC Kızılay Başkanı Ahmet Ulubay ve Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı konuştu.
Kıbrıs Türk Thalassaemia Derneği Başkanı Ahmet Varoğlu, konuşmasında Thalassaemia Derneği’nin kuruluşu ve faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Varoğlu, 40 yıl süresince kan temini, tedavi ve aile yasasındaki değişiklikle hastalığın önlenmesi konularında önemli ilerleme kaydedildiğini belirterek bugün 151 thalassaemialının ‘kaliteli ve sağlıklı yaşatılmasının’ ana hedef olduğunu aktardı.
Doktor Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Başhekimi Bülent Dizdarlı, Thalassaemia’daki ilerlemenin tüm dünyada örnek gösterilen bir başarı öyküsü olduğunu ifade etti.
Bu başarının tüm tepkilere rağmen 1980’de geçirilen aile yasasıyla sağlandığını kaydeden Dizdarlı; 1988’de kurulan Thalasaemia Merkezi’nde kayıtlı 224 kişiden 179’nun yakından takip edildiğini bildirdi.
Kan verileri hakkında da bilgi veren Dizdarlı, ‘1 yılda 12 bin 414 ünite kan temin edildiğini bu sayının 4’te birinin asker tarafından sağlandığını belirtti.
Dizdarlı, ‘bu oranlar gösteriyor ki vatandaşlar olarak kan verme alışkanlığımız yok… kan verme bir kültür olarak algılanmalı ve yılda 2 kez sağlıklı kişiler kan vermeli’ diye konuştu.
Eski Sağlık Bakanı Gülsen Bozkurt, konuşmasına Thalasaemia’nın yanı sıra adanın bir diğer büyük sorunu maleria yani sıtmaya çözüm bulunan Mehmet Aziz’i anarak başladı.
Thalassaemia konusunda 1976’dan başlayan çalışmalar hakkında bilgi veren Bozkurt, uluslar arası alandan bilim insanlarının katılımı, genetik tanımları ve hekimlerin çalışmaları ile ailelerin desteği ile yol katedildiğini aktardı.
Thalassaemia’da erken tanını daki gelişmeleri de anlatan Bozkurt, 1986’da thalasaemi genetiğindeki gelişmelere bağlı gen havuzu oluşturulduğunu ve erken tanının 5 aydan 8 ile 12 haftaya çekildiğini kaydetti.
Gülsen Bozkurt, ‘,Thalassaemia’daki başarının rahatlığına kapılmamak gerektiği’ uyarısını da yaparak; ‘çünkü gen havuzu orda duruyor, dünyadaki göçe hareketlerine bağlı değişik veriler orta çıkmaya başladı, örneğin bu yıldaha önce hiç görmediğimiz ‘d-s kombinasyonu’ tespit ettik, bu konudaki doktorlar ve kadrolar sistemden çıkarken yerine moleküler biyoloji ekip getirmeli’ dedi.
KKTC Kızılay Başkanı Ahmet Ulubay, kan toplanmasına yönelik çalışmaları aktardı.Ulubay,KKTC’de kan faaliyetlerinde sistemsizlik bulunduğu tespitini paylaşarak; ‘devletin kan konusunda imkan yaratması halinde bu sorunun çözülebileceğini’ belirtti.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ‘bu tür toplantılarda genellikle sorunların büyüklüğünden ve ağırlığından ve başarısızlıktan söz ederiz ama bugün başarıdan söz ediyoruz’ dedi.
Thalassaemia’da başarı sağlayan ‘ciddi bir kriz gelmeden onun önüne geçebilmek’ ilkesinin yaşamın diğer alanlarında da benimsenebileceğini ifade eden Akıncı, yaşam kalitesini artırmak için dayanışma ve uğraş verilmesinin önemine değindi.
Akıncı; kan verilmesinin yasayla düzenlenmesi yönündeki öneriye işaret ederek; ‘zorlamayla olabileceğine inanmıyorum, yasalarla zorlamalarla değil ikna ederek bu dayanışmanın farkındalığı yaratarak, insanların seve seve yapacakları iklimi yaratmak meselesidir. Buna, aile ocağından okula stk’lara devletin katlarına kadar yaygın şekilde ihtiyacımız var’ diye konuştu.
2.Uluslararası Thalassaemia Dernekler Semineri yarın akşam verilecek gala ile tamamlanacak.
Yorum Yazın