İran'a yönelik ABD yaptırımları, ekonomik kriz ve halkın alım gücünün düşmesi, ülkenin meşhur el dokuması halı pazarının da küçülmesine yol açtı.
İran'ın Türkiye sınırına yakın Batı Azerbaycan eyaletine bağlı Hoy kentindeki el dokuma halı tasarımcısı, üreticisi ve satıcısı Muhammed Rıza Mimari, yaşadıkları ekonomik zorlukları ve sektörün durumunu AA muhabirine anlattı.
İran'daki halı pazarının birçok sorunla karşı karşıya olduğunu dile getiren Mimari, "ABD yaptırımları el halısı ihracatını imkansız hale getirdi. Halkın alım gücünün düşmesi de üretimi ciddi ölçüde azalttı. El dokuması halı pazarındaki eski hareketlilik kalmadı" dedi.
ABD yaptırımlarının ardından doların yükseldiğini ve üretimde kullandıkları ham madde fiyatının arttığını hatırlatan Mimari, "Normal şartlarda Almanya ve Amerika'ya halı ihraç edebiliyorduk. Oralarda çok iyi müşterilerimiz vardı. Basra Körfezi çevresindeki ülkelerde halılarımıza büyük önem veren müşterilerimiz de artık bu ürünü satın almıyor" diye konuştu.
"HALI ÜRETİMİ 10 YIL ÖNCESİNE GÖRE ÇOK AZALDI"
Mimari, ham maddeyi dolarla aldıklarını ancak ürettikleri halıyı riyalle sattıklarını belirterek, "Ülkede yün ve ipeğin fiyatı yüzde 300 arttı, ihracat yapamadığımız için de ürünlerimizi içeride satmamız gerekiyor ancak halkımızın alacak imkanı yok" ifadelerini kullandı.
Müşterilerin satın alım gücünün düştüğünü ve halı pazarının üretim için artık cazip olmadığını dile getiren Mimari, şunları söyledi:
"Halı üretimi 10 yıl öncesine göre çok azaldı. Aynı şekilde önceden ihracat pazarımız da çok iyiydi. Halı siparişi yok yüksekti. Eğer ihracat olmasa içerideki tüketim bize yetmez."
Geçmişte sadece Hoy kentinde 50 bin kişinin el dokuması halı işiyle meşgul olduğuna işaret eden Mimari, ağır iş yüküne karşılık aldıkları paranın az olması nedeniyle halkın giderek bu mesleğe ilgisinin azaldığını aktardı.
"YENİ NESİL BU MESLEĞE İLGİ GÖSTERMİYOR"
İranlı halı üreticisi Mimari, bir halı ustasının en fazla 10 yıl çalışabildiğini, ardından boyun ve bel fıtığı gibi hastalıklara yakalandığını belirtti.
Mimari, "Önceden çalışan 50 kişiden 10'u acemiydi ve onlara işi öğretme fırsatımız oluyordu. Şimdi halı dokuyanlar 30 ila 50 yaş arasındalar ve yeni nesil bu mesleğe ilgi göstermiyor. Şimdiki nesil de giderse el dokuma halısı da kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kalır." diyerek sözlerini tamamladı.
ABD YAPTIRIMLARINDAN ETKÄ°LENEN Ä°RAN'IN MEÅžHUR EL DOKUMA HALISI
ABD, 7 Ağustos 2018'de yeniden devreye soktuğu ilk yaptırım paketiyle İran'ın dolar, altın ve değerli madenlere erişimini yasaklarken, bu ülkenin çelik, kömür, alüminyum ticareti ile otomotiv ve sivil havacılık sektörlerini de hedef almıştı. 5 Kasım'daki ikinci aşama yaptırımlarda ise petrol, petrokimya ve enerji kalemlerinin tamamı hedef alınırken halı da yaptırım listesine dahil edildi.
İran'da daha çok Tebriz ve İsfahan kentleri ile özdeşleşen ve Kum, Kirman, Kaşan ile Nain gibi şehirlerde de üretilen el dokuma halısı, ABD'nin ikinci yaptırım paketinde ambargo uygulanan ülkenin en önemli ihracat kalemlerinden biri olarak yeniden gündeme geldi.
İran Sanayi, Maden ve Ticaret Bakanlığının verilerine göre yaklaşık 2,5 milyon kişinin çalıştığı bu sektörde, yılda 400 ton el halısı dokunuyor ve bunun yüzde 80'i dünyanın değişik bölgelerine ihraç ediliyordu.
İran Milli Halısı Merkezi Başkanı Firişte Destpak da ülkenin el dokuması halı ihracatından yıllık yaklaşık 400 milyon dolar gelir elde ettiğini ifade etmişti.
İran'ın yaptırımlar öncesinde en çok halı sattığı ABD'den ihracat gelirinin de 120 milyon doları bulduğu belirtilmişti.
Yorum Yazın