Akdeniz Belediyeler Birliği ile Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği arasında, dün akşam işbirliği ve kardeşlik protokolü imzalandı. Kaya Palazzo Otel’de yer alan imza töreninde, Akdeniz Belediyeler Birliği ile Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Arasında Hizmet işbirliği protokolü, Değirmenlik ve Bucak, Büyükkonuk ve Sarıidris, Geçitkale ve Akseki ile Yeni Erenköy ve Gölhisarı Belediyeleri arasında ise kardeşlik protokolü imzalandı.
Törende konuşan Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği ve Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, KKTC ve TC arasında Başbakan Yardımcılığı nezdinde imzalanan protokollerle, iki ülke belediyeleri arasındaki işbirliği geliştirmeye yönelik çalışmaların ivme kazandığını söyleyerek, protokolün, ülkede ekonomik, insan odaklı, sosyal belediyeciliğin gelişmesine katkı sağlayacağına inanç belirtti. Akdeniz Belediyeler Birliği Başkanı ve Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü de, Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında çok farklı bir gönül bağı olduğuna dikkat çekerek, başkanlığı döneminde, aynı coğrafya, hava, deniz ve değerleri paylaşan yerel yönetimlerin ilişkisini güçlendirecek protokole imza atılmasından büyük mutluluk duyduğunu ifade etti. İçişleri Bakanı Kutlu Evren de, imzalanacak protokolle belediyeler arasında ekonomik, sosyal, kültürel her türlü faaliyeti geliştirecek çalışmalara imza atılacağını dile getirerek, KKTC’de 28 belediye bulunduğunu ancak zaman içinde nüfustan kaynaklanan sorunlar nedeniyle belediyelerin ekonomik olarak ileriye gitme şansı yakalayamadığını söyledi.
Evren, Covid-19 salgınıyla bu sıkıntıların daha da arttığına değinerek, mevcut Belediyeler Yasası’nın da, ülkede belediyeciliğin gelişmesine, sosyal yaşam kalitesinin artmasına katkıda bulunmadığını belirtti. Meclis alt komitesinde görüşülen Belediyeler Değişiklik Yasası’nın, Ekim ayı itibarıyla Meclis’ten geçmesiyle, daha ekonomik, rantabıl ve optimal ölçekte belediyecilik hizmeti verileceğine inanç belirten Evren, belediyeler reformunu gündeme getirmek için çalışma başlattıklarını, belediyelerin sayısını düşürerek daha verimli belediyeler yaratma çabası içinde olduklarını anlattı.
TC Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri de, iki ülke belediyeleri arasındaki ilişkinin, bu protokolle daha da pekişeceğini belirterek, bu işbirliklerinin faydalarını en kısa sürede göstereceğini vurguladı.
KKTC’deki belediyelerin, görev ve yetkileri, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartıyla uyumlu hale getirilirken, idari ve mali düzenlemelerle desteklenmesinin eksikliği nedeniyle sıkıntı yaşadığını kaydeden Başçeri, Meclis’ten geçecek yasayla bu eksikliğin ortadan kalkacağını ve belediyelere gelir yaratma kapasitesi yaratılacağını dile getirdi. Başçeri, TC Büyükelçiliği olarak, 2004 yılından bu yana, belediyelere altyapı yatırımları için 105 buçuk milyon dolarlık kaynak aktarıldığını da ifade etti.
Başbakan Ersan Saner de, siyasi yaşamının belediyecilikle başladığını anımsatarak, yerel yönetimlerin, merkezi yönetimden farklı olarak halkla direkt temas ettiğini, yerel yönetimlerde tecrübe ve bilgi paylaşımının önemli olduğunu belirtti.
Hükümet olarak kendi yerel yönetimlerine destek vermeyi görev bildiklerini, ancak pandemi nedeniyle bu konuda sıkıntılar yaşandığını anlatan Saner, yerel yönetimlerin halka hizmet noktasında daha etkin ve verimli olabilmeleri için 1995’te hazırlanan Belediyeler Yasası’nın reforma ihtiyacı olduğunu dile getirdi. Saner, İçişleri Bakanlığı’nın çalışmalarıyla, meclis açılır açılmaz bu yasayı geçirerek, belediyelerin sorunlarına çözüm sağlamayı hedeflediklerini söyledi. Türkiye Cumhuriyeti’nde, kadın sığınma evi, yaşlı bakım evi gibi ihtiyaçların, yerel yönetimler tarafından karşılandığını da anımsatan Başbakan Saner, insan odaklı belediyeciliğin KKTC’de de geliştirimesi gerektiğine işaret etti.
Ülkede imar planlarının yapımı sürecinin de belediyelere devredilmesi gerektiğini dile getiren Saner, yerle yönetimleri ileriye taşımak için her türlü imkanı seferber edeceklerini kaydetti. Göreve geldikleri dönemde Türkiye Cumhuriyeti hükümetiyle 4 ayrı protokol imzaladıklarını bunlardan birinin yerel yönetimlerle ilgili olduğunu anımsatan Başbakan Ersan Saner, bu protokollerin Türk ulusuna hizmet olarak geri döneceğine inanç belirtti. Göreve geldikleri dönemde Türkiye Cumhuriyeti hükümetiyle 4 ayrı protokol imzaladıklarını bunlardan birinin yerel yönetimlerle ilgili olduğunu anımsatan Başbakan Ersan Saner, bu protokollerin Türk ulusuna hizmet olarak geri döneceğine inanç belirtti. Konuşmaların ardından protokollere imza atıldı.
İmzaların atılması sonrasında ise New York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, törene video konferansla katılarak, bir konuşma yaptı. Böyle bir işbirliğinin, Ulusal Kıbrıs davasının kritik bir aşamadan geçtiği bu süreçte gündeme gelmesinin davaya güç verdiğini belirten Tatar, bu gibi işbirliklerinin iki ülke arasındaki bağların güçlenmesine ve yerel yönetimlerin çağdaş bir yapıya kavuşmasına katkı sağlayacağına vurgu yaptı.
Kıbrıs Cumhuriyeti döneminde, adada 2 ayrı halk olduğu için, Lefkoşa, Limasol, Larnaka, Baf, Girne ve Mağusa’da Türk ve Rum Belediyeleri olduğunu anımsatan Tatar, Kıbrıs Türk halkının Aralık 196’te, silah zoruyla bu cumhuriyetten atıldığını anımsattı. Cumhurbaşkanı, New York’ta gerçekleştirdikleri temaslarda, KKTC ve Kıbrıs Türk halkının menfaatlerini koruma, Ruma azınlık yapmama, devlete ve egemenliğe sahip çıkma konusundaki mücadelelerine devam ettiklerini anlattı. Anavatan Türkiye’nin desteğiyle, Cenevre’de masaya, egemen eşit 2 ayrı devletin varlığına dayalı çözüm önerisi koyduklarını ve bundan geri adım atmayacaklarını kaydeden Tatar, yaşanan süreçte federal temele dayalı bir anlaşmanın mümkün olamayacağının ortaya çıktığını söyledi. Kıbrıs’ta 2 ayrı halk ve 2 ayrı devlet olduğunu vurgulayarak, Kıbrıslı Türklerin en büyük güvencesinin Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askerinin adadaki varlığı olduğunu söyleyen Tatar, “En akılcı çözüm yolu egemen eşit 2 devletin varlığına dayalı çözümdür.
Bu gerçeği anlatıyoruz. Hedefimiz; adil, kalıcı, ürdürülebilir bir anlaşmadır. Bu doğrultuda Rum tarafına diyalog çağrımıza devam ediyor ve uzlaşmaz tavrına son vermesini istiyoruz” dedi.
Yorum Yazın