“Ceza Yasamızda Eksikler Var”
Av.Aslı Murat;”Barolar Birliği uzun yıllardır aktif olmasına rağmen İnsan Hakları Komitesi 2018 yılında kuruldu ve farklı haklar açısından çalışmalar yaptı.Bunlar içerisinde belli haklar günlerinde yaptığımız açıklamalar,bakanlıklarla yaptığımız görüşmeler var.Bir takım projelerimizde oldu.Bu konulardan biri her ne kadar çok dikkat çekmese de,işkence konusuydu.Sağlık Bakanlığı ile bunun hakkında bir görüşme yaptık.Kamu kurumlarında yapılan istenmeyen davranışlar,sorgulama esnasındaki tutum ile alakalı doktor raporlanması için görüşmüştük.Türkiye Tabipler Birliğince yapılan İstanbul Protokolü’nün de eğitiminin verilmesi gerektiğini söylemiştik.Maalesef bizim ceza yasamızda işkence suçu yok.Bu da eksiklerden biri aslında ,bunu sürekli dile getirmeye çalışıyoruz.
Yürüttüğümüz bir diğer projede Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Barolar Birliği arasında yapıldı.Kadına yönelik şiddeti önlemek için bir protokol imzalandı.Bizim ceza yasamızda adli yardım sistemi olmadığı için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile şiddet gören ve yoksul kadınlara avukat desteğinde bulunuyoruz.Bir diğer somut projelerimizden bir tanesi de insan ticareti ile mücadele projesi,Avrupa Birliği tarafından finanse edilen bu projedede ülkedeki insan ticareti mağdurlarına avukat yardımında bulunuyoruz.Üç yıldır çalışmalarımıza devam ediyoruz.Ülkedeki toplumsal mücadeleye bakıldığında çok yoğun bir topluluk yok ama az sayıda insanla çok güzler işer başarıyoruz.İnsan ticareti projesinde profesyonel iki tane avukat ve bir tane proje koordinatörü çalışıyor.”
Pandeminin sağlık açısından toparlansada yaşanan toplumsal ve ekonomik sıkıntılar birçok hak ihlalini gündeme getireceğini belirten Murat; “Biz devlete örnek olmak istiyoruz,özellikle adli yardım sistemini yasal bir hale getirilmesini istiyoruz.İnsan ticareti ile alakalı yaptığımız çalışmalara başladığımızda ceza yasasında böyle bir konu başlığı yoktu,geçen mart ayında yürürlüğe girdi.Bu bizler için önemli bir adımdı.Pandemi sürecinde de çok etkilendik.Özellikle kadına şiddetle mücadele projesinde çok zorlandık.Boşanma davaları acil olarak görünmediği için davalar ertelendi.Pandemi sağlık açısından toparlansa da yaşadığımız toplumsal ve ekonomik sıkıntılar birçok hak ihlalini gündeme getirecek.”
“Devlet Hak İhlali Hakkında Ciddi Çalışmalar Yapmıyor”
Av.Aslı Murat;“Toplanan veriler elimize ulaşamıyor. Kadına yönelik şiddet,çocuk istismarı gibi konularla alakalı verileri başvurulardan öğrenebiliyoruz.Açıkcası verimli bir veri yok elimizde.İnsan hakları ihlaline uğruyan grupları net olarak ifade edemiyoruz ama mesleki açıdan bakılırsa; iş sektöründeki ihlaller,çocuk istismarı,kadına yönelik şiddet bunlara örnek verilebilir.Özellikle çocuğa yönelik şiddet kapsamında devletin bir takipsizlik sorunu var.Topluma yansıyan ve yansımayan birçok nokta var.Yansımayan kısımlarda insanlar bu adada böyle şeylerin olmadığını düşünüyor.Buna örnek olarak polis teşkilatında ne zaman veri alabileceğimiz bir birim kuruldu. Biz o zaman kadına şiddet sorununu yapılan başvuru sayılarından görmüş olduk.Toplumda olmadığını sandığımız sorunlar aslında varlar.Devletin koruma mekanizması bundan dolayı çok önemlidir.İnşaat alanında,gece kulübü sektöründe,ev içi hizmetlerinde çalışan kişilerin insan ticareti mağdurları olduğunu söyleyebiliriz.Ben ülke açısından çok umutsuz değilim , devletimiz yavaş yavaş her şeyin farkına varıyor ama gecikiyor.Son altı yıldır çalışmalar oldukça da yoğunlaştı.İnsan haklarının gelişmesi, bu adada yavaş ilerleyen ve bütçe ayrılmayan bir konudur” dedi.
Yabancı öğrencilere karşı ırkçılığın arttığını belirten Murat;”Adadaki öğrencilerimizin yaşadığı sorunları öğrenebildiğimiz,yabancı öğrencilerin kurdukları bir birlik var.Bizlere yansıyan sorunlardan biri yabancı öğrencilere uygulanan ırkçılık problemi oldukça .Öğrencilerimiz bunlar hakkında bizden yardım isteyerek bunları görünür kılıyorlar.Biz toplum olarak yabancı diye tabir ettiğimiz öğrencilerin haklarını fazla umursamıyoruz.Tabii ki ülkemiz insanlarının da yaşadığı hak ihlalleri tarihimizde oldukça fazla ama insan hakları açısından bakıldığında bunların hiçbirini yaşamak doğru değildir” dedi.
“Sığınma Sistemimiz Yok”
Murat“Yasal anlamda mülteciler anlamında oluşturabildiğimiz bir sığınma sistemimiz yok.Bundan dolayı insanlar adaya girişi illegal yollarla yapmaya çalışıyorlar.Coğrafi özlliğimizden dolayı savaş olan ülkelerden ayrılan insanların Avrupa yerine genel de bize gelmeleri daha kolay oluyor.Sığınma mekanizmasını oluşturamadığımız için gelen insanlar, ülkelerine ya da Türkiye’ye geri yollanıyor.Ülkemiz sığınmacıları burada fazla görmek istemiyor.Savaşlar,zulüm ,cindel yönelimlerden dolayı ülkede barınamayan insanlar devam ettikçe sığınmacıların varlığı devam edecek.
Kıbrıs’ta eğitim seviyesi yüksek olmasına rağmen kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı oldukça fazla.Şiddet o evde öğrenildikten sonra bu durum oldukça fazla yaşanıyor.Özellikle boşanma davalarına bakıldığında insanlar genelde çocuklarının büyümelerini bekliyorlar.Ama çocuk sağlıksız ilişkileri olduğu bir evde büyüdükçe daja kötü sonuçlar ortaya çıkıyor.İnsanların haklarının bilincinde olmaları gerekiyor. Bizim kurduğumuz devlet yapısı bizim toplumsal sorunlarımıza oluşturulabilecek bir mekanizma yaratma imkanına sahip değil. Bir hukukçunun toplumsal sorunlara çözüm bulabilmesi çok önemli bir şeydir.Toplumsal yasalarımız zaten varlar ama sorunların iyileştirilmesi bir hukukçunun yapabileceği güzel bir şeydir.Temel anlamda ciddiye alınması gereken bir alan söylemem gerekirse,bu alan insan haklarıdır.Hukuk eğitimi alan bir kişi toplumsal mekanizmaların oluşumunda çok büyük payları vardır.Bir hukuçu bir ceza davasında bile savunmasında insan haklarını gözeterek de yorumlar yapabilirler.Bundan dolayı insan hakları önemsenmeli.Barolar Birliği olarak gelecek sene Avrupa Birliği desteğiyle İnsan Hakları platformu kuracağız.Bu platform daha geniş kitlelere hitap edecek,toplumsal sorun önerileri paylaşılacak.Bu bizim için önemli bir gelişme.Basın medya birimlerinin olan olayların haberini yaparken yeni bir hak ihlalini ortaya çıkarmamaları gerekir.Biz kendileriyle ara ara bu konular hakkında uyarılar yapıyoruz.Örnek verecek olursak bir tecavüz olayı yaşandığında bu durumun içinde olan kişilerin isimleri verilmemeli.Olaylar detaylı bir şekilde anlatılmamalı” ifadelerini kullandı.
Yorum Yazın