Prof. Dr. Aytaçoğlu açıklmasında, KOAH’nın, akciğerlerde ortaya çıkan, sinsi ve geri dönüşümü oldukça sınırlı olan çok önemli önlenebilir bir hastalık olduğunu, dünya üzerinde bu hastalıktan dolayı sıkıntısı olan insan sayısının ise, ikiyüz milyondan fazla olduğu belirtti. Türkiye’de, neredeyse her on kişiden birinin “KOAH” hastası olduğunu ve daha kötüsü yaklaşık beş hastadan bir tanesinin hastalığının farkında bile olmadığını vurguladı. Aytaçoğlu, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre tüm dünyada KOAH’nın en önemli 4. ölüm nedeni olduğunu ve yılda 2.9 milyon kişinin bu hastalıktan dolayı öldüğünü söyledi. Türkiye çapında ölüm nedenleri arasında ise KOAH’ın 3. Sırada yer aldığına vurgu yapan Aytaçoğlu, her yıl bu hastalıktan 26 bin kişi öldüğünü söyleyerek, açıklamasının devamında şunlara değindi;
“Avrupa Birliği verilerine göre; KOAH kaynaklı sağlık harcamaları, sağlık bütçesinin % 6’sını oluşturmaktadır. Bu oran 38 milyar Euro ile ciddi bir rakama tekabül etmektedir.
ABD’de KOAH’a bağlı direkt ve dolaylı sağlık gideri toplamı yıllık 50 milyar doları bulmaktadır.
Emeklilik yaşının 65 olduğu dünya genelinde, hastalık ciddi iş gücü ve üretim kaybına yol açmaktadır.
“Kronik” kelimesi hastalığın uzun süreli olduğunu, “Obstrüktif” kelimesi ise tıkayıcı karakterde olduğunu ifade etmektedir. Buradan aslında hastalığın uzun bir süreçte seyrettiğini kolayca anlayabiliriz.
Akciğerlerimiz sadece oksijen kapımız olmakla kalmıyor. Aynı zamanda, metabolizmamız sonucunda ortaya çıkan karbon dioksit gazını vücudumuzdan uzaklaştırırlar. Eğer bu gaz yeteri kadar atılamazsa vücudumuzda birikir ve buna bağlı vücudumuzun asit/baz dengesi, asit tarafa doğru kaymaya başlar. Bunun da uzun vadede dokularımıza ciddi hasarı olmaktadır.
Üst solunum yollarımızdan (burun, yutak) aldığımız hava alt solunum yollarımızdan “Trakea”ya ulaşır. Burası sağ ve sol diye iki ana bronşa; onlar da dallanarak daha küçük bronşlara (bronşiyol) bölünürler ve esas havalandırma işleminin yapıldığı alveol adı verilen hava keseciklerine ulaşırlar. Böylece bu kesecikler içerisinde oksijen akciğerlerdeki dolaşımdaki kanı oksijenlendirirken, aynı zamanda karbon dioksitin kandan keseciklere geçişi gerçekleşir ve nefes vererek bu gazı dışarı üflemiş oluruz.
KOAH, zararlı duman ve toz parçacıklarını uzun yıllar soluma neticesinde gelişen, anormal mikrobik olmayan iltihabi yanıt (yangı) ile oluşan, hava yollarında kalıcı ve ilerleyici daralmayla seyreden bir akciğer hastalığıdır. Bu hastalığın en kötü yanı, bronşlarda oluşan tıkanmanın bir daha düzelmemesi ve tedavi olunmaz ise hastalığın sinsice ilerlemesidir. Hava keseciklerinin yırtılarak birleşmesi ve daha büyük keseler halini alması (amfizem) ve bronşlardaki ilerleyici tıkanma karakteristiktir. Bu zeminde sık enfeksiyon gelişmesi de olası hale gelmektedir.
Prof. Dr. Aytaçoğlu: “KOAH hastalarının
Yorum Yazın