Bakan Albayrak 2019 bütçe sunumunu yaptı

 

TBMM Genel Kurulu'nda, 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesinhesap Kanunu Tasarısı'nın görüşmelerine başlandı.

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanı Binali Yıldırım başkanlığında toplandı.

Toplantıda bugün, daha önce alınan karar gereğince, 2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2017 Yılı Merkezi Yönetim Kesinhesap Kanunu Tasarısı'nın ilk gün görüşmeleri gerçekleştiriliyor. Bütçe görüşmeleri, aralıksız 12 gün sürecek, 21 Aralık'ta sona erecek.

 

 

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, bütçeyle ilgili sunumunu yaptı. Bakan Albayrak'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

''2017 yılında küresel ekonomi üretim yatırım ve uluslararası ticarette güçlü bir performans sergilemiştir.

IMF, Dünya Bankası gibi kuruluşlar 2019 yılı küresel büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize etmişlerdir.

Son dönemde düşen petrol fiyatları özellikle de petrol ihracatçılarını olumsuz yönde etkileyecektir.

YEP'teki 2018 hedefimizi yakalayacağımızı öngörüyoruz.

2017 yılında 157 milyar dolara yükselen yıllık ihracatımız 2018 yılında kasım ayında yıllık bazda 168.1 milyar dolarla bugüne kadarki en yüksek değerine ulaşmıştır.

Ekonomik ve sosyal teşvikler mali dengeler üzerinde bir miktar maliyet yaratmıştır.

Kasımdan sonra aralık ayında da enflasyonla mücadelede güçlü bir performansı yakalayacağımıza inanıyoruz.

2018 yılında cari açığın 36 milyar doların altına inmesini bekliyoruz. Ağustos ve eylülden sonra ekim ve kasımda da cari fazla vereceğiz.

Personel ücretlerine 2019 yılı içerisinde yansıtılacak olan enflasyon farkı ödemeleri ile 2018 yılında kadroya geçen taşeron işçilerin ücret ödemeleri nedeniyle personel giderleri yüzde 35,6 artarak 216 milyar 570 milyon liradan 293 milyar 678 milyon liraya yükselmiştir.

2019 bütçesi YEP'teki dengelenme sürecinin en temel destekleyicisi olacak. Bütçenin en önemli özelliklerinden biri tasarruf bütçesi olması.

Daha önce ilan ettiğimiz bütçe disiplini politikamız uygulanmaya devam edecektir.

Tek seferlik gelirlere dayanarak kalıcı harcamalara bütçemizde yer vermedik.

Bütçemizde en büyük payı eğitime verdik. 2019'da da bütçemizden en büyük payı eğitime ayırıyoruz. Eğitime ayırdığımız kaynağı 2019'da 161 milyar liraya çıkarıyoruz, vergi gelirlerinin yüzde 21'ini eğitime harcayacağız.

2019 yılında bütçemizde sağlığa yaklaşık olarak 157 milyar TL kaynak ayırdık.

Bütçeden yatırımlar için 65.1 milyar TL kaynak ayırıyoruz. Tarımı desteklemeye devam ediyoruz. Bu kapsamda tarımsal destek programları için 16.1 milyar TL kaynak ayırıyoruz.

 

Yurt için tasarruflar teşvik etmeye devam ediyoruz. 2013 yılı itibariyle geçiş yaptığımız Bireysel Emeklilik sistemi doğrudan devlet katkısı sistemidir. 2019 yılı sonunda bütçeden karşılanan toplam devlet katkısı tutarı 19.4 milyar TL'ye ulaşmış olacaktır.

2019'da bütçeden yatırımlar için 65,1 milyar lira, reel kesim destekleri için 32,8 milyar lira kaynak ayırıyoruz.

Çok kısa bir süre içerisinde Hazine garantili bir altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası ihracı daha gerçekleştireceğiz.

Önümüzdeki dönemde adım adım kurumların sayısının artması ile birlikte kapsamı genişletilecek olan Tek Hazine Kurumlar Hesabı ile kamu nakit kaynakları Hazine tarafından tek bir hesapta izlenerek yaklaşık 40 milyar liralık kamu kaynağı tek hesap üzerinden çok daha etkin ve verimli şekilde yönetilecektir. Tek elde toplanacak nakit rezervinin en uygun finansal araçlarla nemalandırılması sayesinde yıllık 3-4 milyar lira asgari tasarruf elde edilecektir.

Kayıtdışı ekonomi ile etkin mücadeleye devam ediyoruz. Haksız rekabetin önlenmesi için yeni bir merkez kuruyoruz. 

İdari işlemleri elektronik ortama taşıdık. Elektronik tebligatla yaklaşık 300 milyon lira tasarruf sağladık.

KDV iadelerinin hızlı yapılabilmesi için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bazı işlemleri vergi dairesine gitmeden yapılabilir hale getirdik. Mükellef hizmetleri merkezini yeniden yapılandırıyoruz. 

Önümüzdeki dönemde mali disiplinin korunması ekonomi politikalarının en öncelikli hedefi olacak. 2012'den beri yürüttüğümüz politikalarla ihracatı büyümeyi destekledik.

Ekonomideki dengelenmenin ardından yapısal reform öncelikli politikalarımız devam edecek.

Büyüme rakamları (Türkiye stagflasyona girdi, Türkiye küçülecek, Türkiye resesyona girdi) sözleri yanıtını almıştır."