Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, TC Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nda gerçekleşen toplantı öncesi iki bakan baş başa görüştü, ardından heyetler arası görüşmeye geçildi.
Toplantı sırasında Bakan Atakan’a Bakanlık Müsteşarı Kemal Bağzıbağlı, Karayolları Dairesi Müdürü Serhan Kazmacı, Posta Dairesi Müdürü Söğüda Besimler, Planlama İnşaat Dairesi Müdürü Oğuz Akçay ve Sivil Havacılık Dairesi Müdürü Mustafa Sofi eşlik etti.
Heyetler arası görüşme öncesinde açıklama yapan iki bakan, özellikle Doğu Akdeniz’deki gelişmelere dikkat çekerek KKTC’nin kıyı emniyeti ve gemi kurtarma kabiliyeti açısından bugün daha güçlü olduğuna vurgu yaptı.
Bakan Tolga Atakan, Türkiye ile KKTC'nin iş birliğinin özellikle bakanlıklar arasında sürdürülen ve yakın gelecekte planlanan projelerle daha da güçlü hal alacağını ifade etti.
Türkiye ve KKTC'nin hak ve çıkarlarının yok sayılacağı herhangi bir senaryonun hayat bulmayacağını dile getiren Atakan, bunun temelinde Türkiye ile KKTC arasındaki iş birliği, kardeşlik, dostluk ve bugüne kadar devam eden ve asla bitmeyecek birliktelik olduğunu kaydetti.
“ULAŞTIRMA VE HABERLEŞME ALANLARINDA ÖNEMLİ ADIMLAR ATILACAK”
Toplantı öncesi yapılan açıklamalarda ilk sözü alan Bakan Turhan ise, görüşme öncesinde yaptığı açıklamada, kendileriyle son olarak 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı etkinlikleri kapsamında Gemi Kurtaran Römorkörü'nün adada görevlendirilmesi vesilesiyle bir araya geldiklerini anımsattı.
“Bu görkemli geminin”, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki varlığının Doğu Akdeniz'deki söz hakkının göstergesi olduğunu dile getiren Turhan, Türkiye'nin de katkılarıyla KKTC'de son yıllarda gerçekleşen kalkınma hamlesi ve ona bağlı ekonomik büyümenin herkesi gururlandırdığını bildirdi.
Ekonomideki gelişmeyi kalıcı hale getirmek için öncü sektörlerin başında gelen ulaştırma ve haberleşme alanlarında atılacak adımların oldukça önemli olduğunu vurgulayan Turhan, şöyle devam etti:
"Bu vesileyle ifade etmek isterim ki görev alanımıza giren tüm konularda elimizden gelen gayreti her zaman göstermeye hazırız. Mevcut durumdan daha da ileriye gitmek ve önümüzdeki 10 yıl içinde, KKTC'yi Doğu Akdeniz'de bir çekim merkezine dönüştürerek, kişi başına milli geliri iki katına çıkartmak ortak hedefimiz olmalıdır. Türkiye de Kıbrıs Türk halkı da bu konuda gerekli kararlılığa sahiptir."
Turhan, Türkiye'nin Kıbrıs Türkü'nün huzur, refah, kalkınma ve güvenliğinin sağlanması, hukukunun korunması için üzerine düşeni yapmayı, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sürdüreceğine dikkati çekerek, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Doğu Akdeniz'deki tek yanlı hidrokarbon faaliyetlerinin bölge açısından tehdit oluşturduğunu ve bunlara izin verilmeyeceğini her vesileyle söylediklerini anlattı.
Sondaj gemileri Fatih ve Yavuz'un yanı sıra sismik araştırma gemisi Barbaros Hayreddin Paşa'nın son dönemdeki faaliyetlerinin, gerek ülke gerek Kuzey Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarını koruma iradesinin şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koyduğunu dile getiren Turhan, "Önümüzdeki dönemde dördüncü gemimiz Oruç Reis de bölgeye intikal edecektir. Bu bağlamda başta AB olmak üzere uluslararası toplumun tepkisinin bu konudaki kararlılığımızı etkilemeyeceğini vurgulamak istiyorum" diye konuştu.
Turhan, bakanlığının görev alanına giren ulaştırma ve haberleşme konularında geçmişte olduğu gibi gelecekte de KKTC'ye destek vermeye devam edeceklerinin bilinmesi gerektiğini kaydetti.
Yorum Yazın