Obezite ya da şişmanlığın, bilimsel olarak 13 kanser türünde doğrudan etkili olduğunu belirten uzmanlara göre özellikle bel çevresindeki yağlanma meme, rahim ve prostat kanseri riskini artırıyor.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Türkiye Kanser Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özet, AA muhabirine yaptığı açıklamada, düzenli fiziksel aktivitenin hastalıklardan korunmada çok önemli olduğunu dile getirerek, egzersizin, kişinin psikolojik ve fiziksel açıdan iyi olma halini geliştirdiğini, hayatı tehdit eden kalp-damar, inme ve kanser gibi hastalık riskini azalttığını söyledi.
Kanserin sadece yüzde 5-10'nun genetik olduğunu, geri kalanın ise çevresel faktörler ve yaşam biçimi gibi etkenlere bağlı ortaya çıktığını ifade eden Özet, kansere bağlı ölümlerin üçte birinden fazlası ve kalp hastalıkları, inme ve tip 2 diyabetin yaklaşık yüzde 80'inin hareketsiz yaşam, sağlıksız beslenme, sigara ve alkol kullanımı gibi davranışsal risk faktörlerinin yok edilmesi ile önlenebileceğini dile getirdi.
Düzenli egzersizin, kansere karşı güçlü bir önleyici olduğunu ve bu hastalığın görülme sıklığını yüzde 40 azaltabileceğini aktaran Özet, yapılan araştırmalara göre egzersizin en yüksek önleyici etkisinin, meme ve kolorektal kanserler üzerinde görüldüğünü söyledi. Özet, gelişmiş ülkelerde halkın çoğu tarafından benimsenen hareketsiz yaşam biçiminin, insanın gen yapısıyla uyumsuz olduğunu ve çok sayıda kronik hastalığın oluşumuna yol açtığını vurguladı.
"Prostat, endometrium (rahim içi kanseri), akciğer, testis, over gibi kanser türlerinde de düzenli egzersiz yapılması ile kanser görülme düzeylerinin önemli oranda azaldığı ve egzersizle birlikte birçok kanser türüne karşı önemli oranda koruyuculuk sağlandığı görüldü." diyen Prof. Dr. Özet, egzersiz ve kanserden korunma arasında ilişki sağlayan en önemli mekanizmalardan birinin, kilo kontrolü ve özellikle bel çevresindeki yağlanmanın azaltılması olduğuna işaret etti.
Prof. Dr. Özet, yağ dokusunun endojen östrojenin üçte ikisi ve başlıca testosteron kaynağı olduğunun altını çizerek, "Bu hormonlardaki artış, rahim, meme ve prostat kanserleri için risk faktörüdür. Özellikle bel çevresindeki yağlanma bu hormonların üretimini artırarak meme kanseri, rahim ve prostat kanseri riskini artırabilir. Bu nedenle egzersiz yaparak, özellikle bel çevresindeki yağlanmanın azaltılması bu kanserlerin riskini düşürmeye yardımcı olabilir." diye konuştu.
Özet, vücutta yağların en çok bel çevresinde depolandığına dikkati çekti.
"ŞİŞMANLIK, 13 KANSERİN ÖNEMLİ NEDENİ"
Çok sayıda bilimsel araştırmanın, şişmanlığın kanser gelişiminde önemli bir risk faktörü olduğunu ortaya koyduğunu belirten Özet, ABD'deki araştırmalara göre, teşhis edilen tüm kanserlerin yaklaşık yüzde 40'ının obeziteye bağlı olduğunu gösterdiğini söyledi.
Özet, araştırmalarla genel olarak, yeni kanser vakalarının görülme sıklığının 1990'lardan beri azalma eğilimi göstermesine karşın aşırı kilolu ve obezite ile ilişkili kanserlerdeki artışların devam ettiğinin belirlendiğini vurguladı.
ABD'de özellikle 50-74 yaş grubundaki kanser vakalarının üçte ikisinin aşırı kilolu ve obezolduğununun tespit edildiğini dile getiren Özet, "Birçok kişi fazla kilolunun ve obezitenin bazı kanserlerle ilişkili olduğunun farkında değil. Oysa,multiplmiyelom, tiroid kanseri, menopoz sonrası görülen meme kanserleri, safra kesesi, karaciğer, pankreas ve böbrek gibi 13 kanser türü doğrudan aşırı kilo ile ilişkili olarak ortaya çıkıyor." dedi.
BEL ÇEVRESİNDEKİ YAĞLANMA BAZI KANSERLERDE RİSK FAKTÖRÜ
- 0SEVDÄ°M
- 0ALKIÅž
- 0KOMÄ°K
- 0Ä°NANILMAZ
- 0ÃœZGÃœN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın