Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kuzey Irak’ta yapılan bağımsızlık referandumunun ardından ekonomik yaptırımlardan askeri seçeneklere kadar her ihtimalin masada olduğunu belirterek “Dünya İsrail’den ibaret değil ki. Sen bir İsrail’le ne elde edeceksin? Sadece biz yaptık oldu demekle olacağını zannediyorlar, olmayacak. TIR’lar Kuzey Irak’a çalışmadığı anda yiyecek, giyecek bulamayacaklar. O zaman bunlara İsrail nereden neyi nasıl gönderecek? Buyursun göndersin” dedi. Erdoğan, referandumun katılım oranı ve çıkan sonuçların da şaibeli olduğunu, Irak coğrafyasının DEAŞ tehdidinden çok daha fazla yıkıcı ve acı sonuçları olacak olayların içine itilmeye çalışıldığını söyledi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen, “2017-2018 Yükseköğretim Akademik Yılı Açılış Töreni”ne katılan Erdoğan, Kuzey Irak referandumuna ilişkin özetle şunları söyledi:
DÜNYA İSRAİL’DEN İBARET DEĞİL: Esasen bu referandumun mevcut Irak anayasası bakımından hiçbir hükmü yok. İsrail dışında, bu girişimi desetekleyen hiçbir ülke ve uluslararası kuruluş da yok. Kuzey Irak’ın inanç ve köken bakımından çok renkli bir yapıya sahip ikliminde tek bir grubun böyle bir teşebbüse girişmesi, yeni çatışma ve acıların habercisi olmaktan başka anlam taşımıyor. Şimdi yaptın. Neymiş? Yüzde 90-92 ile onaylanmış. Bunun bir kıymeti harbiyesi var mı? Senin bağımsızlığını kim kabul edecek? İsrail. Dünya İsrail’den ibaret değil ki.
ORTADA KALACAKSIN: Kosova’yı 114 ülke kabul etti ama hala dünyada maalesef devlet olamadı, hala sıkıntı içinde. Ey Kuzey Irak, sen bir İsrail’le ne elde edeceksin? Bunlar siyaseti bilmiyorlar, devlet nasıl olunur bundan da bihaberler. Sadece ‘biz yaptık oldu’ demekle olacağını zannediyorlar, olmayacak ya olamaz zaten. Şimdi biz yaptırımlarımızı uygulamaya başladığımız andan itibaren zaten ortada kalacaksın. Bir vanayı kapadığımız anda iş bitti. Bütün geliri meliri ortadan kalkıyor. TIR’lar Kuzey Irak’a çalışmadığı anda yiyecek, giyecek bulamayacaklar. Mecburuz, yaptırım. O zaman bunlara İsrail nereden neyi nasıl gönderecek? Buyursun göndersin.
İHTİMAL VERMİYORDUK, YANILMIŞIZ: Açıkçası biz son ana kadar Barzani’nin böyle bir yanlışa düşeceğine ihtimal vermiyorduk, demek yanılmışız. İlişkilerimizin tarihin en iyi seviyesinde olduğu bir dönemde önceden hiçbir danışma ve görüşme yapılmadan alınan bu karar ülkemize ihanettir.
MEŞRUİYETİ YOK: Referandumu Kuzey Irak yönetimi gerçekleştiriyor, tek desteği İsrail veriyor daha sandıklar açılmadan kutlamayı PKK’lılar yapıyorsa orada masumiyet de meşruiyet de yoktur bu böyle bilinsin. Nasıl ve hangi şartlarda fiiliyata geçirildiği meçhul olan bu referandumla ilgili açıklanan katılım oranı da, çıkan sonuçlar da şaibelidir. Çünkü yapılan iş şaibeli. Özellikle Türkmen ve Arap nüfusunun çoğunlukta olduğu yerlerde, nüfus kayıtlarının imhasından zorla göçe kadar her türlü hukuksuzluğun yaşandığı bir sürecin ardından yapılan referandumu meşru kabul etmek mümkün değildir.
DEAŞ’TEN TEHLİKELİ: Kadim Irak coğrafyası önümüzdeki dönemde en az DEAŞ tehdidi, hatta ondan çok daha fazla yıkıcı ve acı sonuçları olacak olayların içine itilmeye çalışılmaktadır. Türkiye sınırlarının yanı başında yaşanan böyle bir rezalete, çarpıklığa, tehlikeye seyirci kalamaz. Başta İran ve Merkezi Yönetim olarak, yani çevresindeki 3 ülke olarak bu konularda sürekli görüşme halindeyiz. İstihbarat örgütlerimiz çalışmalarını sürdürmektedir. Barzani ve Kuzey Irak yönetimi bir an önce bu yanlıştan dönmezlerse, bölgemizi bitip tükenmez bir köken ve mezhep savaşının içine itme utancıyla tarihe geçeceklerdir.
KANIMIZI AKITMAYA HAZIRIZ: Tarihte elimizde belgeler var. Bu belgeler, bu vesileyle müzakere edilmeye ve gündeme gelmeye başlayacak. Biz Kürt, Arap, Türkmen kardeşlerimizi de güven içinde görmek istiyoruz. Bunun için elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız. Gerekirse ekmeğimizi bölüşmeye, gerekirse kol kola girip birlikte mücadele etmeye, hatta icap ederse, kanımızı aynı toprağa birlikte akıtmaya hazırız. Yeter ki birlik yolundan ayrılmayalım. Türkiye’nin gücü ve imkanları ziyadesiyle yeterlidir. Biz sadece meselenin sulh yoluyla çözülmesini istiyoruz. Bu yol kapandığında elimizdeki imkanları kullanmaktan asla tereddüt etmeyeceğimizi ifade ediyoruz. Ülkemizi, Suriye’de oyaladıklarını dolayısıyla Irak ile ilgilenemeyeceğini sananlar, bizim en zor zamanımızda dahi gerektiğinde 7 düvelle mücadele edebilecek gücümüzün olduğunu unutmasınlar. Ekonomik yaptırımlardan, askeri seçeneklere kadar tüm ihtimaller şu anda masadadır. Hava sahaları, kara hepsi masadadır. Ümit ediyorum ki bunların hiçbirine gerek kalmadan, Kuzey Irak yönetimi aklını başına alır ve sonu karanlık olan bu maceradan vazgeçer.
‘Hükümet kuramayacaklar’
Almanya’da seçim oldu, bizde de bir referandum. Referandum sürecinde Türkiye’ye nasıl saldırdıklarını gördünüz. Şimdi kendi seçimlerinde bize saldırıyorlar. Yahu seçimin bizimle ne alakası var? Almanya’da yaptığınız seçimde bizi niye kullanmaya çalışıyorsunuz? Ne oldu? Hükümet kuramayacaklar, bak göreceksiniz. En az bir kaç aylarını alır. Hollanda saldırdı, saldırdı hala hükümet kuramıyor. Niye? Dürüst siyaset çok önemli. Zannediyorlar ki, biz Türkiye’ye vurursak çok puan alırız; işte alamıyorsunuz, alamayacaksınız da ve kaybedeceksiniz. Ama biz dürüst siyaset yapmaya devam edeceğiz. Zihinlerini ya bir terör örgütünün ya da başka bir gücün emrine vermiş olanlarla ne eğitimi, ne adaleti konuşma, müzakere etme imkanı bulamazsınız. Elinde sadece çekici olan her şeyi çivi gibi görür. Bunların da ellerinde sadece ihanet çekici olduğu için sürekli Türk milletine zarar vermek için uğraşıyorlar. Ama meydanı bunlara bırakmadık, bırakmayacağız.
Türkiye bölgede Oyun kurucudur
Amerika’da Jewish Committee ile bir görüşmemiz oldu, Netanyahu ile münasebetlerimizi sordular. Ben de dedim ki, ‘Her şeyden önce bir münasebetin kurulabilmesi için Türkiye ile ortak paydada buluşmak lazım. Önce kendilerine söyleyin, nereden çıktı bu Kuzey Irak yerel yönetiminin şu anda attığı adımı desteklemek? Bunu gözden geçirmedikçe atacağımız bir çok adımı da bundan sonra İsrail’le atamayız’. Türkiye’yi bölgede oyun kurucu olarak görmeyenlerle adım atmamız mümkün değil. Türkiye bölgede oyun kurucudur.
KIŞKIRTANLAR YARIN ÇEKİP GİDECEK: Bu tür girişimlerde kendilerine devlet kuracaklarını sananlar, birilerinin oyuncağı olacaklarını, işleri bitince de kaldırılıp bir köşeye atılacaklarını unutmamalıdır. Kendi ülkelerindeki çok parçalı yapıları bütünleştirmek için uğraşanlar, bölgemizdeki binlerce yıllık birliktelikleri parçalamaya çalışarak asıl niyetlerini ele veriyor. Buradan Irak ve Suriye’deki aklı selim sahibi kardeşlerimize sesleniyoruz, gelin bu oyuna düşmeyin, gelin kendinizi kullandırtmayın, bugün sizi kışkırtanlar yarın çekip gidecekler unutmayın. Ama bizler binlerce yıl birlikte yaşamaya devam edeceğiz. İsrail bayraklarının orada dalgalanması sizi kurtarmaz, bilesiniz.
Güzel istihbarat
Bu Sabah güzel bir istihbarat geldi. Bir şoföre sormuş Kuzey Iraklı. ‘Ne oy verdin?’ ‘Evet’. ‘Peki bağımsızlığınız tanınmazsa ne olacak?’ ‘Çoluğumu çocuğumu alıp Türkiye’ye gideceğim’. Bu nasıl iştir? İşin mantığı yok. Memurunun maaşını ödeyemiyorsun.
Taa başbakanlığım döneminde bunlara biz kredi açıyoruz. Yaklaşık 1.5 milyar dolar kredi veriyoruz, memurunun maaşını öde diye. Sen kalkıp böyle bir adım atarken ‘bi soralım’ demiyorsun. Türkiye buradaki süreci yorumlayacak, ona göre de bir adım atacaktır.
Biz yaptık oldu’ demekle olmayacak
Abone ol“Biz son ana kadar Barzani’nin böyle yanlışa düşeceğine ihtimal vermiyorduk, yanılmışız” diyen Erdoğan, alınan kararı ülkemize ihanet olarak değerlendirdi. Erdoğan, Irak coğrafyasının DEAŞ tehdidinden çok daha fazla yıkıcı ve acı sonuçları olacak olayların içine itilmeye çalışıldığını kaydetti
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın