Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, Güney Kıbrıs’la üç noktada 400 megavat düzeyinde elektrik bağlantımız olduğunun altını çizerek, bunun ileriye dönük işbirliği için son derece önemli bir adım olduğunu vurguladı.
Atun, “Zihniyet olarak bu fikirlere açık olmamız lazım. Güney Kıbrıs’a elektrik vereceğiz, biz de alacağız. Dünya bunun üzerine kurulu. Küçük bir ada üzerinde birbirini yok sayan iki topluluk olamaz. Bu komiktir, akıldan uzak bir mantıktır, olamaz” dedi.
Elektrik konusunun en önemli güven artırıcı önlem olduğuna değinen Atun, 2010 yılında yaptığı teklifi yineleyerek, Güney Kıbrıs’la ortak iletim merkezi kurulması gerektiğinin altını çizdi.
Atun, “Bizim tarafın frekans bilgilerini, iletim bilgilerini, pik noktalarını bilmelerinde sakınca görmüyorum. Ortak mühendislerimizi koyalım ve merkezi oluşturalım. Bu çok önemli güven artırıcı önlemdir. Ben paylaşmaya hazırım yeter ki onlar da hazır olsunlar” dedi.
Geçen bakanlığı döneminde 2010 yılında Güney Kıbrıs’la üç noktadan bağlantı yapıldığını belirten Atun, daha önce orta gerilim şebekesindeki bağlantıların Avrupa Birliği finansmanıyla sayaçlandırıldığını ifade etti.
Bakan Atun, Güney Kıbrıs’taki elektrik santrali patladığı dönemde hiç tereddütsüz ihtiyaç fazlası elektrikle onları beslediklerini belirtti.
Bakan Sunat Atun, KIBRIS Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali Baturay’ın KIBRIS TV’deki “Markaj” adlı programına konuk oldu.
Atun, enerji projeleri hakkında bilgi verdi.
Türkiye’deki sistem
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, Türkiye’de akarsular sisteminin, enerjinin yüzde 50’lik ihtiyacını karşıladığını ifade ederek, akarsuların önemli yenilenebilir enerji kaynağı olduğunu söyledi.
Türkiye’de enerji kaynakları sepetinde akarsuların ağırlığının yüzde 34-50 arasında değiştiğini ifade eden Atun, bunu yüzde 28 oranıyla doğal gazın takip ettiğini söyledi. Atun, geri kalan yüzde 24’lük unsuru kömürün oluşturduğunu belirtti.
Rusya’yla Türkiye’nin yaptığı Türk Akımı 2 Anlaşması kapsamında 2017 yılı için doğalgaz fiyatlarının sabitlendiğini söyleyen Atun, Türkiye’nin maliyetleri sabitlemesiyle, yakıt fiyatları ve dolar ne kadar artarsa artsın bunun elektrik fiyatına yansımadığını ifade etti.
Sunat Atun, bu nedenle Türkiye’den kabloyla elektrik getirilmesinin doğru olduğuna kanaat getirdiklerini belirterek, siyasi çevrelerin de bu fikre ortak olduğunu söyledi.
“Yakıt fiyatı artınca elektrik fiyatı da artar”
Yenilenebilir enerji konusunun önemine işaret eden Bakan Atun, ülkemizde elektrik üretiminde kullanılan enerji türünün dünyanın en pahalı, çevre bozan yakıtı fueloil olduğunu belirtti.
Atun, sistemin tümünün fuel oil yakıtıyla çalıştığını ifade ederek, yakıt fiyatı artınca elektrik fiyatlarının da arttığını söyledi.
Elektrik fiyatlarını belirleyen birincil nedenin yakıt olduğunu ifade eden Atun, yakıtın dolarla alındığını, doların artması durumunda da elektrik fiyatlarının yükseldiğini belirtti.
“Tüzüğü değiştik, mahsuplaşma imkanı verdik”
Çevreyle uyumlu enerji sistemine geçişin önemine işaret eden Atun, Yenilenebilir Enerji Yasası’nı 2011’de yaptıklarını, 2013’te tüzüklerin geçtiğini söyledi. Atun, 2013’ten sonra gelen hükümetin yenilenebilir enerji alanını daralttığını, evlere mahsuplaşma imkanının bir yıllık tüketimi karşılayacak miktarı aşmamak koşuluyla verildiğini belirtti.
Atun, bu adımın çok yanlış olduğuna dikkat çekti. Amacın elektrik üretimi içerisinde fueloil ağırlığını azaltmak olduğuna değinen Atun, milli gelirin her 100 TL’sinin yüzde 3’ünün yakıta gittiğini belirtti.
Atun, 2013 yılında kendilerinin hazırladığı tüzükle hane halkına mahsuplaşma, iş yerlerine, turizm-sanayi tesisleri, üniversitelere de lisans verme koşulları, mahsuplaşma şansı verdiklerini ancak kendilerinden sonra gelen hükümetin, işyerlerini kapsamdan tamamen çıkardığını, evlere de mahsuplaşma olabileceği ancak tüketimi aşmama koşulu getirdiğini söyledi.
Sunat Atun, bu koşulun evlerin kendi ödediğinden daha fazlasını hesabına işletememesine neden olduğunu belirterek, bunun yapılmasının nedeninin “fueloil sistemini devam ettirmek” amacıyla olduğunu söyledi. Atun, kendilerinden önceki hükümetin fuel oil sistemini devam ettirmek istemelerinde başka ideolojik sebepler olduğunu da iddia etti.
“Devlet borçlu çıkarsa ödeyecek”
Tüzükte yaptıkları değişiklikle evlerde hiç tüketim koşulu aramadıklarını anlatan Atun, kapasitenin 5 kilovattan 7 kilovata çıkarıldığını, ilkbaharda 200 TL’lik elektrik yakıp 500 TL’lik üretim yapılırsa, 300 TL’nin sisteme verilmiş olacağını belirtti.
Bakan Atun, yılsonu hanenin sistemden aldığı şebeke elektriği ile panellerde kendi ürettiği ve sattığı enerji miktarında mahsuplaşmaya gidileceğini, eğer hane borçluysa ödeme yapacağını, devlet borçlu kalıyorsa o miktarı vatandaşa vereceğini söyledi.
Konut tarifesi dışındakileri de mahsuplaşma ve ödeme yapabilir konuma getirdiklerini ifade eden Bakan Atun, eskiden bunlara sadece kurulum izni verildiğini ve mahsuplaşma yapılmadığını kaydetti.
“Bir yıl için 70 megavat üretim hedefleniyor”
Enerji Bakanı Atun, önümüzdeki bir yıl için 70 megavatlık üretim kapasitesi hedeflediklerini belirterek, ülkemizde etkin üretim kapasitesi olarak kabul edilen 356 megavatın tam beşte biri olduğunu ifade etti.
70 megavatın bir fuel oil makinesinin ürettiği kadar elektrik ürettiğine dikkat çeken Atun, 70 megavat için konutlara sınırsız kurulum hakkı verildiğini, gelen tüm başvuruları onaylayacaklarını söyledi.
Atun, konu dışında olanlara 20-25 megavat arasında bir yıl içerisinde ‘ilk gelen ilk alır’ prensibine göre, elektronik ortamda numaralandırılıp, alındı belgesi verileceğini belirtti.
İhale yöntemiyle Güzelyurt, Lefke’ye yatırım
İhale yöntemiyle yatırım da yapılabileceğini ifade eden Bakan Atun, bunun 20-25 megavat ağırlığında ve bu ağırlığın ülkenin batı tarafında yani Güzelyurt, Lefke’ye olacağını söyledi.
Atun, elektrik üretiminin ülkemizde Kalecik ve Girne’nden sağlandığını belirtti. Atun, Teknecik Elektrik Santrali’nde üretilen elektriğin batı tarafına gelene kadar iletim hatları üzerinde yüzde 10 ile 20 arasında kayıp yaşadığını söyledi.
Mesafe daraldıkça kayıpların da azalacağına işaret eden Bakan Atun, batıya yatırımın istihdam da sağlayacağını vurguladı. İhalenin nisan ayında açılmasını planladıklarını ifade eden Atun, her trafo bölgesinin kendi kapasite büyüklüğünde ihaleler açılacağını belirtti. Atun, ihalelerin toplamının 70 megavatı bulacağını söyledi.
Atun, bir makinenin 70 megavatlık yenilenebilir enerjiye denk getirilebilecek şekilde tam kapasite üretim yaptığında yılda 30 bin 240 ton fueloil tükettiğini, bu rakamın iki gemi yakıt anlamına geldiğini belirtti.
Bakan Sunat Atun, yenilenebilir enerji sistemleri için ticari kurumlara Kalkınma Bankası’ndan kredi alma olanağı sunulacağını belirterek, kredinin TL üzerinden olacağını kaydetti.
Masrafın yüzde 90’ına kadar teşviklendirileceğini belirten Atun, ilk bir yıl geri ödemesiz, beş yıl vadeli ödeme planı olacağını söyledi. Atun, üniversitelerin de teşviklendirileceğini ifade etti.
“Yıllık tasarrufumuz 33 milyon TL olacak”
Yenilenebilir enerjiyle yıllık tasarrufun yılda 9 milyon dolar yani 33 milyon TL olduğunu ifade eden Atun, üretim kapasitesinin yüzde 20’si kadar yenilenebilir enerjiden sisteme giriş olacağını söyledi. Bakan Atun, bu durumda yüzde 20 oranında fiyatların artma riskinin önüne geçileceğini vurguladı.
En yüksek tüketimin görüldüğü anların günlük 320 megavat olarak yaz ve kış aylarında olduğunu ifade eden Atun, en düşük dönemlerin de 140-160 megavat civarında olduğunu belirtti. Atun, bunun 70’inin yenilenebilir enerji kaynağından olduğunda, düşük dönemde yarısını karşılayacağını, bunun da elektrik fiyatlarının yüzde 50’sinin sabitleneceği anlamına geldiğini söyledi.
Bakan Atun, çalışmaların sürdüğünü, uygulamalar devreye girdiğinde elektrik indirimini de açıklamayı ümit ettiğini ifade etti.
“Bu yepyeni bir dönemdir. Kendi doğamıza zarar vermeyecek şekilde enerji üreteceğiz” diyen Atun, projenin tertemiz olduğunu belirtti.
“Sonsuz arz güvenliği”
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, yenilenebilir enerji ve Türkiye’den kabloyla elektrik getirilmesi projesinin birbirini tamamladığına dikkat çekerek, enerji kaynakları sistemde artırıldıkça ihtiyaç fazlasının Türkiye’ye gönderilebileceğini söyledi.
Türkiye’den gelecek elektriğin sonsuz arz güvenliği sunacağını ifade eden Atun, maliyeti düşüreceğini ve yenilenebilir enerjinin Türkiye’ye gönderilmesinin sağlanacağını belirtti.
“KIB-TEK’i ortadan kaldırma, özelleştirme yok”
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun (KIB-TEK) ortadan kaldırılması veya özelleştirilmesi gibi bir düşünceleri olmadığının altını çizen Bakan Sunat Atun, kurumun yenilenebilir enerji ve Türkiye’den kabloyla elektrik getirilmesi projesinin bir parçası olduğunu belirtti.
Atun, KIB-TEK’in KKTC’nin elektrik otoritesi olduğunu vurgulayarak, dünyanın gittiği noktanın takip edilmesi gerektiğini, Güney Kıbrıs’la olan bağlantıyı bu kapsamda savunduğunu söyledi.
“Kablo projesi İsrail’le bağlantının da yolunu açacak”
Türkiye’yle yapılacak kablo projesinin İsrail’le bağlantının da yolunu açacağını ifade eden Sunat Atun, İsrail, Güney Kıbrıs, Kuzey Kıbrıs ve Türkiye’nin çok önemli bağlantı halinde Avrupa Birliği’yle güney Ortadoğu’yu bağlamış olacaklarını belirtti.
Atun, bunun ekonomik ve siyasi açılımı da beraberinde getireceğini ifade etti. Gaz, fiber optik, su ve petrol boru hattı projelerinin de altyapısını belirleyecek adımlar olduğunu belirten Atun, Ortak Enerji Çalışma Kurulu’nun ilk toplantısını Türkiye’de yaptığını söyledi. Atun, ikinci toplantının KKTC’de yapılacağını, kurulda akademisyenler ve sivil toplum örgütlerinden insan olduğunu ifade etti.
Kablo projesi için kablonun üretim aşamasının zaman alacağını belirten Atun, kablonun özel üretim olacağını, suya dayanaklı, bilimsel çalışmaların gösterdiği kapasitede üretileceğini ifade etti.
“AKSA varken, kablo projesi ve yenilenebilir enerjinin kurulması mümkün olmaz”
KKTC’de yıllık 1.5 milyar kilovat saat elektrik tüketimi olduğuna işaret eden Atun, bunun 750 milyonunun AKSA’dan alım garantili olduğunu, geri kalanını Elektrik Kurumu’nun ürettiğini belirtti.
Bakan Sunat Atun, hem AKSA hem de kabloyla elektrik olmasının bir anlam ifade etmediğini söyleyerek, AKSA’nın varlığının yenilenebilir enerji için de tehdit oluşturduğunu ifade etti. AKSA varken, kablo projesinin yapılmasının ve yenilenebilir enerjinin kurulmasının mümkün olmadığını söyleyen Atun, tek başına kabloyla yenilenebilir enerjinin de önünün açılabileceğini belirtti.
Atun, kuruma düşmanlıkları olmadığını ancak halkın menfaatinin gerektirdiğini yapmak zorunda olduklarını, bu yüzden AKSA’yı 2024’ten sonra planlamaları içinde görmediklerini söyledi.
“Kalkınma Bankası’nda tüm kredi çeşitleri TL’ye dönüştü”
Kalkınma Bankası’nın görevine devam edeceğini ifade eden Bakan Atun, tüm kredi çeşitlerinin TL’ye dönüştüğünü belirtti.
Atun, yatırım, işletme kredilerinin artık TL olduğunu ifade ederek, finansal stabilite adına TL’ye geçildiğini söyledi. Tüketici kredisi verilmesi çalışmaları da olduğunu belirten Atun, kur risklerini önlemekte kararlı olduğunu söyledi.
“Koalisyonda anlaşmazlıklar olması normal”
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, hükümet ortaklarının durumu hakkında da bilgi vererek, hükümetin bozulması için şu an bir neden olmadığını söyledi.
Koalisyon hükümetlerinde anlaşmazlıkların olmasını normal olarak değerlendiren Atun, tek başına iktidar hükümetlerinde bile anlaşmazlıklar olduğunu ifade etti. Atun, hükümetin bir yılı doldurduğuna işaret ederek, siyasette algı ve beklentileri yönetebilmenin önemine işaret etti.
Atun, bunun önüne siyasetçilerin karizmasının geçtiğini ancak bunu da normal karşıladıklarını belirterek, algılar ve beklentilerin aslında ekonominin de geleceği olduğunu vurguladı.
Yorum Yazın