Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Pakistan medyasının önde gelen basın-yayın organları Daily Islamabad Post, Centreline dergisi ve DNA Haber Ajansı’na mülakat verdi. Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, “Bize yapılan eşitsizliğe devam edildiği sürece ortak zemin bulunamayacak” dedi. Bakan Tahsin Ertuğruloğlu, Pakistan medyasının önde gelen basın-yayın organları Daily Islamabad Post, Centreline dergisi ve DNA Haber Ajansı’na mülakat verdi. Bakan Ertuğruloğlu, mülakatında “Adanın federal bir devlet kurulması yoluyla yeniden birleştirilmesi fikrine dayanan ve on yıllarca süren müzakerelerin ardından, artık bu yaklaşımı bir kenara bırakıp, KKTC’nin yeni Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Kıbrıs konusundaki tutumuyla da uyumlu olan iki Devletli çözüm yaklaşımına bakmalıyız” ifadelerini kullandı. Yaklaşmakta olan 5+1 toplantısına değinen Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, bunun ucu açık bir müzakere süreci olmadığını söyledi. Bakan Ertuğruloğlu, “Türkiye, Yunanistan ve eski sömürgeci Birleşik Krallığın daha önceden dâhil olduğu gibi, Avrupa Birliği’nin de müzakerelerde rol oynaması için çağrı yapan Kıbrıs Rum lideri Nikos Anastasiadis’in görüşünü de kabul etmiyoruz” dedi.
Bakan Ertuğruloğlu, “Biz AB temsilcisinin toplantıda bulunmasını kabul etmiyoruz. Rum tarafı bir AB üyesidir ve birlik içerisinde çeşitli mekanizmalarla kendi çıkarlarını gözetiyor, bu yüzden AB tarafsız davranamaz. Toplantı “5+1” olarak adlandırıldı ve “1” BM demektir yani AB’nin bu toplantıda yeri yoktur. AB Rum tarafını Avrupa Birliği üye ülkesi yaparak büyük bir hata yapmıştır. AB için şimdi hatalarını düzeltme zamanıdır. İşin gerçeği AB Rum tarafını Avrupa Birliği üye ülkesi yaparak göz göre göre Kopenhag Kriterlerini ihlal etmiştir. Biz bu toplantıya tüm iyi niyetimizle katılıyoruz, eğer diğer taraf da aynı şekilde yaklaşırsa ilerisi için ümit vadeden bir durum oluşur” dedi. Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu devamla, Kıbrıs’ta yıllardır gündemde olan BM parametrelerinin şimdiye kadar bir getirisi olmadığını ve federasyon modelinde ısrarcı olunduğu takdirde çözümsüzlüğün kaçınılmaz olduğunu söyledi. “Kıbrıs Türkü’nün çözüm için görüşü, işbirliğine dayalı, iki egemen Devletin eşit haklarla yan yana yaşadığı bir modeldir.
Crans Montana görüşmeleri Kıbrıs Rumlarının ısrarcı uzlaşmaz tavrı yüzünden çökünce, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de artık Kıbrıs konusunda yeni görüş ve seçeneklerle masaya gelinebileceğini söylemişti” diye konuşan Bakan Ertuğruloğlu, iki taraf ve diğer paydaşlara ortak zemin bulmak için biraz daha zaman tanımak gerekiyorsa bu girişime bir şans daha verilebileceğini, ancak kesin olanın bu sürecin ucu açık olmaması gerektiği olduğunu söyledi. Bakan Ertuğruloğlu, “Bunun birkaç ay içinde netleşmesi gerekir. Eğer bir anlaşma olmazsa, KKTC uluslararası tanınmaya yönelecektir. Biz, Kıbrıs Rumlarının bu konudaki katı tutumunu kabul etmeyen birçok ülke olduğuna inanıyoruz. Bununla birlikte, açıkça söylemeliyim ki bu müzakereler çökerse, Anavatanımızla yeni yol haritamızı belirlemek için oturup konuşacağız. Biz Türkiye ile her zaman dirsek temasındayız buna binaen Türkiye böyle bir senaryoda hep yer alacaktır” ifadelerini kullandı. Pakistan – KKTC ilişkilerine yönelik bir soruya cevaben Bakan Ertuğruloğlu, Pakistan ile emsalsiz bir ilişki olduğunu söyledi. Bakan Ertuğruloğlu, Pakistan’a çok saygı duyduklarını, İslamabad’daki Temsilciliğimizin, Ankara Büyükelçiliğimizin Türkiye’de gördüğü muameleye denk muamele gördüğünü söyledi.
“KKTC küçük bir ülke olabilir ancak Keşmir konusunda Pakistan’a tam destek vermektedir” diyen Ertuğruloğlu, “Pakistan’a her şeyin en iyisini diliyoruz ve kesinlikle önümüzdeki günlerde de birlikte çalışacağız. Müslüman ülkelerin geneline bakacak olursak, bazı Müslüman ülkelerin bize destek vermesi diğer ülkeler tarafından engellenmektedir. Müslüman ülke olmaları bizi destekleyecekleri anlamına gelmiyor. Dediğim gibi Müslüman ülkeler diğer ülkelerin etkisi altındadır, bizi siyasi olarak tanıma konusunda tereddüt içinde olabilirler. Fakat biz tanınma için kampanyaya giriştiğimizde eminim ki beklentilerin üstünde sayıda ülke tarafından tanınacağız. Bu ülkeler arasında Müslüman ülkeler ve Müslüman olmayanlar da olacaktır” dedi. Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Rum tarafının yaklaşımının ve toplantının sonucunun olumlu olabilme ihtimali konusunda ne düşündüğüne yönelik soruya verdiği yanıtında, “Önyargısız ve olumlu yaklaşım sahibi olmalıdırlar” dedi. Bakan Ertuğruloğlu sözlerini şöyle sürdürdü “Dünya onları şımartıyor ve öyle olmadığı halde onlara Kıbrıs Cumhuriyeti gibi muamele ediyor. Dünya onları desteklediği sürece niye bu görüşmelere olumlu yaklaşmak zorunda hissetsinler ki. Bunu söylerken biz durduğumuz yeri ve Rumların durduğu yeri çok iyi biliyoruz” ifadelerini kullandı. Kapalı Maraş konusunda, adım atmaya karar veren KKTC Hükümetinin ilk olarak orada bilimsel bir çalışma yaptırdığını söyleyen Bakan, atılan adımların uluslararası hukuka, en önemlisi de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin konuya ilişkin çağrısına uygun olduğunu ve önceki sakinlerinin haklarının gözetildiğini belirtti.
“Kapalı Maraş konusunda da geçerli olan adadaki kabul edilemez statüko, Kıbrıs Rum liderliğinin kışkırtması ile siyasi faktörler ve propagandalar yüzünden söz konusu bölge ve eski sakinleri aleyhine on yıllardır devam etmektedir diyen Ertuğruloğlu, “Bilinmelidir ki KKTC Hükümetinin Ekim 2020’de hayata geçirdiği kapalı Maraş’ı açma girişimi bölgenin eski sakinleri tarafından memnuniyetle karşılanmış ve alenen bu kararın mülklerine geri dönebilmelerini sağlayacağını dile getirmişlerdir” dedi. Bölgedeki sondaj çalışmalarına yönelik bir soruya ise Dışişleri Bakanı Tahsin Eruğruloğlu, Kıbrıslı Rumların uluslararası petrol şirketlerine hidrokarbon araştırmaları için tek yanlı olarak lisans verdiğini ve yasa geçirerek ileride hidrokarbon rezervlerinden elde edilecek geliri tek taraflı yönetebilmek için sözde milli yatırım fonu oluşturduğunu söyledi. Ayrıca tek taraflı tahditle sözde münhasır ekonomik bölge ilan ederek birçok ülkeyle ikili anlaşmalar imzalayan Kıbrıs Rum tarafının artan tek taraflı faaliyetleri sonucunda Kıbrıs Türk tarafının ada etrafındaki hidrokarbon kaynakları üzerindeki hak ve çıkarlarını korumak adına adımlar atmak zorunda kalındığını vurguladı. Bakan Ertuğruloğlu, KKTC’deki COVID-19 pandemisine ilişkin olarak, “herkes bu dertten muzdarip, haliyle KKTC de” dedi. Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, hükümetin virüsün yayılımı konusunda bilinçli olduğunu, Anavatan Türkiye’ye KKTC’ye aşı sağladığı için müteşekkir olduklarını, herşeyin beklendiği gibi gitmesi halinde, ülkeyi 2021 yılı Nisan ayı ortasında çift aşı şartıyla uluslararası ziyaretçilere ve turistlere açmayı planladıklarını söyledi.
Yorum Yazın