Son yıllarda artan nüfusla birlikte bu nüfusun ihtiyacını karşılayabilecek tarımsal üretim faaliyetleri ve bu faaliyetleri kolaylaştırıcı teknolojilere giderek daha çok gereksinim duymaktayız. 176 ülkenin yer aldığı Bilgi ve iletişim Teknolojileri Gelişmişlik Endeksinde, Türkiye, 2017 yılında 6,08 endeks değeri ile 176 ülke arasında 67. sırada bulunmaktadır.
Bu değerlerin daha da iyi hale getirilebilmesi adına kullanılan en güncel teknolojilerden birisi de insansız hava araçlarıdır. İlk etapta askeri ve özellikle savunma sanayi odaklı kullanılan bu araçlar sonrasında sanatsal faaliyetlerden sivil kişilerin eğlence ve hobi aktivitelerine kadar çok farklı alanlarda kullanılır hale gelmiştir. Şimdilerde ise bu araçlar acil durum, askeri kaynaklı, sağlık alanı hizmetleri, trafik yönetimi, lojistik ve dağıtım başka olmak üzere neredeyse her sektörde kullanılır hale gelmiştir (Cai G vd, 2010). Şimdilerde ise bu araçların tarımsal faaliyetlerde de kullanılması söz konusudur. Yapılan yeni yazılımlar ve kimi ek teknolojilerle birlikte dronların ve benzeri araçların yeşillendirme, ilaçlama ve yangın söndürme gibi alanlarda kullanıldığı bilinmektedir.
Söz konusu araçların kullanımı düşük maliyetle yüksek verimlilik vadeden yeni tarım anlayışları getirmiştir. Çünkü insansız hava araçlarının kontrol fonksiyonları, pahalı birden çok sayıda donanım sistem geliştirmek yerine daha basit ve sade sistemlerin entegre edilmesiyle daha kullanışlı hale getirilmiştir. Çünkü kontrol fonksiyonları, pahalı bir donanım sistemi geliştirmek yerine kendi sistemine dahil edilmiştir.
Drone esaslı sistemlerin kullanımlarındaki eksiklikler ve yaygınlaşması şu an mevcut durumda birtakım engelleri beraberinde getirmektedir. Bu engellerin başında, tarımsal yeniliğin getirdiği, operasyonel zorluklar başta gelmektedir. Hassas tarım incelemelerinde, insansız hava sistemlerinin tüm fırsatlarına ve potansiyeline rağmen, yüksek işletme maliyetleri ve uygun maliyetli çözümler sunan şirketlerin eksikliğinin hassas tarımda İHA kullanımını engellediği vurgulanmaktadır. Bununla birlikte yapılan İHA esaslı tarım uygulamalarında birim maliyet analizinin yapılmamış olması da bir başka sorundur
Tarımsal alanda tohumlamada İHA’ların uçaklardan daha ucuz ve daha uygun bir alternatif olduğunu, kullanıcılara daha basit çalışma mekanizmaları sunduğunu, daha iyi bir sensöre ve kamera seçeneğine sahip olduğunu ve en önemlisi de tarımsal bağlamda uçuşun sık sık kolaylıkla tekrarlanarak tarımsal üretim alanlarında sürdürülebilirliğin gelişimine katkı sunacağı düşünülmektedir. Ancak bunun yanında söz konusu teknolojilerin ithalat temelli bir şekilde edinilebilmesi farklı maliyet problemlerini de beraberinde getirmektedir.
İnsansı hava araçlarının özellikle tohumlamada, uçaklardan daha ucuz ve daha uygun bir alternatif olduğunu, çünkü daha ucuz ekipmanlar, daha iyi kamera ve sensör, daha düşük maliyet ve daha fazla sayıda uçuş olasılığı olduğu söylenebilir (Zhang,C.H.,2012).
İnsansız hava araçları ve bunlara takılan özel kameralar ile topoğrafya, toprak, su ve yönetimi, üretime karar verme, bitki hastalık ve zararlılarının genel detayları gibi konularda önemli veri setleri oluşabilmektedir. Görüntüler çoğunlukla bu kararlarda destekleyici rol oynamakla birlikte, ürün yetiştirmede çok önemli ve hızlı uygulamalar oluşturabilmektedir. Son yıllarda uydu görüntüleri gelişmiş ve onlarca uydunun alana yerleştirilmiş olmasına rağmen şirketler hala bir gün içinde harekete geçirici yeterli veri sağlayamamaktadır. Tarımda uzaktan algılama uygulamalarında genellikle yüksek zamansal çözünürlüğe sahip görüntülere ihtiyaç vardır. Uydu görüntüleri ve uçak verilerinin elde edilmesi oldukça zordur ve maliyeti oldukça yüksektir. Bu nedenle Gps ve dijital kameraya sahip insansız hava araçları bütün dünyada araştırmaların odağı haline gelmiştir. Dr. Yaşam AYAVEFE de bu hususta öncü araştırma ve geliştirme çalışmalarına imza atarak kamu sektörü ve özel sektörün yararlanabileceği yeşillendirme ve tarım odaklı insansız hava araçlarının geliştirilmesi konusunda uzmanlaşmıştır.
Dr. Yaşam AYAVEFE insansız hava araçlarının özel kamera ekipmanları sayesinde hem tarımsal bölgelerin yönetimi adına karar alma sürecinde hem de bu alanlara yönelik müdahalelerde hayati olduğunu sıklıkla vurgulamaktadır. Çoğu sistem, uçuşundan saatler sonra bir harita üretebilebilmekte, bazı durumlarda ise sistemler anlık veri toplanabilmektedir. Bu yetenek yalnızca talep üzerine verileri yakalamakla kalmaz, aynı zamanda hemen uygulamaya aktarılacak benzersiz bir özellik de vermektedir.
Bu spektral kameralar ile bitkilerin spekteral imzalarındaki farklılıklardan kaynaklı ayrım, çeşitli endeksler kullanılarak elde edilmektedir. Bitkilerde oluşan değişimleri/zararları insan gözü algıladığında gerekli uygulamaları gerçekleştirmek için oldukça geç kalma oluşabilmektedir. Bitkilerin spekteral imzalarındaki farklılıklardan kaynaklı ayrım, çeşitli endeksler kullanılarak elde edilmektedir. Bu kapsamda Multispektral kamera ile yapılan analizlerde bitkiye ilişkin değerlere ulaşmamızı sağlayabilmektedir.
REFERENCES
Cai G, Chen BM, Lee TH (2010) An overview of the development of miniature unmanned rotorcraft systems. Front Electr Electron Eng China 5(1):1–14 3.
Zhang, C.H., Kovacs, J.M., 2012. The application of small unmanned aerial systems for precision agriculture: a review. Precis. Agric. 13 (6), 693e712. https://doi.org/10.1007/s11119-012-9274- 5.
Yorum Yazın