Kayıpların aranmasına yönelik yürütülen kazılarda görev yapan kişilerin, yapılan çalışmalarla ilgili açıklamaları Rum basınında yer aldı.
Alithia gazetesi, “Kayıpları Arayarak” başlıklı haberinde, Rum Haber Ajansı’nın (KİPE) bu konuda hazırlamış olduğu habere geniş bir şekilde yer verdi.
Gazete KİPE’nin ekibiyle birlikte kayıp kazılarının yapıldığı antik Lambusa yanında, Lapta bölgesindeki alanı ziyaret ettiğini ve burada kazı çalışmalarını yürüten arkeologlarla konuşma imkanı bulduğunu yazdı.
Habere göre, arkeologlardan biri KİPE’ye yaptığı açıklamada, “kayıp kemiklerinin bulunmasına ilişkin kazılarda çalışan biz arkeologlar için bulunanların Kıbrıslı Türk, Kıbrıslı Rum, sivil veya asker olmaları değil, bu insanların ailelerinin yaralarının kapanmasına yardımcı olmak önemli” ifadesini kullandı.
Gazete, KİPE’nin, Lapta sahil yürüyüş yolu yakınında yürütülen kazı çalışmalarını yerinde incelediğinden söz etti.
Habere göre Lapta’daki kazıların baş arkeoloğu olan RusanaTheoklis yaptığı açıklamada, kim olduklarının ve bölgede ne yaptıklarının çok önceden bilindiğini, köylülerin kendi aralarında konuştuğunu verileri paylaştığından da söz ederek, kendilerinin ise bu bilgilerin paylaşılması yönünde onlara çağrı yaptıklarını söyledi.
Bölgede, Şubat ayı ortasından itibaren 12 kişilik bir ekibin çalışmalara katıldığını yazan gazete ekiplerin genelde, 2’si Kıbrıslı Türk ve 2’si Kıbrıslı Rum olmak üzere 4 kişiden oluştuğunu ancak bu duruma özgü olarak çalışmaların doğası nedeniyle ekibe takviye yapıldığını belirtti.
Gazete 2014 yılında bölgede yapılan kazılarda ise 10 kişinin bulunduğunu ve kimlik tespitinin ardından ailelere teslim edildiğini de anımsattı.
Habere göre Rusana Theokli açıklamaları çerçevesinde Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türklerden gelen bilgilerin, bölgede 20 veya daha fazla Kıbrıslı Rum askerin kayıp olduğu şeklinde olduğunu ancak bu bilginin direk görgü tanığından gelmediğini de belirtti.
Theokli, ikinci kez tespit edilen kemik kalıntılarının, bölgede, bir otel inşası için yapılan inşaat çalışmalarındaki toprak yığınlarında, yüzeyde tespit edildiğini, ancak söz konusu noktada gömü alanının bulunup bulunmadığına dair bilgiye sahip olmadıklarını bununla birlikte toprak yığınlarını kontrol etme hedefinde olduklarını ifade etti.
Arkeolog Andreas Hristu ise açıklamasında, bazı yakın noktalara taşınan toprak yığınlarının bulunduğunu ve birçok kemik kalıntısının bu yığınlarda bulunduğunu söyledi.
Kayıp Şahıslar Komitesi’ndeki Kıbrıslı Türk koordinatör Gülseren Baranhan ile birlikte kendilerine (KİPE’ye ), Lapta ve Strovolo bölgesindeki ziyaretlerinde eşlik eden Kıbrıslı Rum koordinatör Hristina Zinonos, şimdiye kadar olan çalışmalarda başka iki kişiye ait olan kemik kalıntılarının bulunduğunu, bu kalıntıların belki de 2014 yılında bulunan kalıntılarla ilişkili olabileceğinden söz etti.
Zinonos, 10 kişiye ait olan bölgedeki ilk kemik kalıntılarının 2014 yılında bulunduğunu anımsattı.
STROVOLO BÖLGESİ
Gazete KİPE ekibinin daha sonra Strovolo bölgesindeki, Apollonio yakınındaki yerleşim bölgesinde, 1963-64 ve 74 dönemindeki Kıbrıslı Türk kayıpların arandığı kazı çalışmalarını izlediğini yazdı.
Habere göre arkeolog Yiannis Yoannu yaptığı açıklamada, bölgede son üç yılda, başka iki kazının daha yapıldığını ancak sonuç alınamadığını belirtti.
Söz konusu bölgede, 64 döneminden olan gömü alanlarının arandığını belirten Yoannu, daha önce araba galerisi olan bu noktadaki çalışmaların yaklaşık 3 hafta önce başladığını, bilgilerin 4 veya 5 kişiden, 63-64 dönemindeki Kıbrıslı Türklerden söz ettiğini ifade etti.
Yoannu çalışmaları konusunda izlenilen süreçten de söz etti.
DİĞER KAZI ÇALIŞMALARI
Gazete aynı haber içerisinde yer alan tüm Kıbrıs’ta yapılan diğer kazı noktalarına ilişkin bilgilere de yer verdi.
Habere göre Lapta(çift ekip), “Templos” (Zeytinlik), Strovolo, “Yerani” (Turnalar) ile bir Kıbrıslı Rum asker için bilginin bulunduğu “Epiho’”da (Abohor-Cihangir) kazı çalışmaları yürütülüyor.
“Yerani” (Turnalar) bölgesinde bir kayba ait kalıntıların bulunduğunu yazan gazete “Templos” (Zeytinlik) bölgesinde bulunan kemik kalıntılarının daha ziyade arkeolojik döneme ait olduğunu ancak inceleme sonuçlarının beklendiğini belirtti.
Yorum Yazın