Kıbrıs Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği, tüm dünyada olduğu gibi KKTC’de de kalp ve damar sistemi hastalarının giderek artış gösterdiği ve KKTC’de de halen en sık ölüm nedeni olarak ilk sırada yer aldığına işaret etti.
Dernek Başkanı Ozan Emiroğlu, 29 Eylül Dünya Kalp Günü dolayısıyla yayınladığı mesajda, ülkede yapılmış bilimsel bir çalışma olmamasına rağmen, Türkiye’de bildirilen ölümlerin %40’ını kalp ve damar sistemi hastalıklarının oluşturduğunu belirtti.
Tüm dünyada kalp ve damar sistemi hastalıklarının en sık görülmesine rağmen tanısı ve tedavisinin istenilen ideal seviyelere ulaşmadığını kaydeden Emiroğlu, tanısı için basit laboratuar testlerinin yeterli olmayıp, tam donanımlı hastanelerde bulunan yüksek maliyetli cihazlarla yapılabildiğine işaret etti.
Bu tür hastalarda, riskin hayat boyu devam ettiğini de ifade eden Emiroğlu, tedavi süreçlerininse uzun, yıpratıcı ve sık sık gündeme geldiği gibi hasta aileleri ve devlet için çok maliyetli olduğunu belirtti.
Bu nedenlerle kalp ve damar sistemi hastalıklarını, koruyucu hekimlik hizmetleriyle, oluşmadan engellemenin çok önemli olduğuna dikkat çekti.
KALP DOSTU UYGULAMALAR…
Emiroğlu, kalbi korumak için dikkat edilmesi gereken konularıysa şöyle açıkladı:
“Sağlıklı beslenilmeli. Hazır gıdalar yerine taze besinler tercih edilmeli. Basit şeker içeren gıdalar ve içecekler mümkün olan en az miktarda tüketilmelidir. Zeytinyağı ve yeşilliklerin hâkim olduğu, balık ve ılımlı miktarda et ile desteklenen Akdeniz diyeti bütün dünyada kabul görmüş kalp dostu beslenme şeklidir. Bir Akdeniz ülkesi olan Kıbrıs olarak bu sağlıklı beslenme şeklini benimseyip, önderlik etmemiz gerekir.
Sağlıklı beslenerek vücut ağırlığınızı koruyun. Su, kan basıncı, ritim ve damar sağlığına iyi gelen temel içecektir. Şekerli içecekleri az tüketip taze siyah çay, bitki çayları, ev yapımı ayran ve meyve suyu içiniz.
1 KADEH KIRMIZI ŞARAP
Aşırı alkol tüketiminin kalp ve damar sağlığına zararlı olduğu unutulmamalı ve günlük alkol alımı 1 kadeh kırmızı şarap ile sınırlandırılmalıdır.
Sadece sağlıklı beslenme ile sağlıklı olunamayacağını unutmamalıyız. Aktif olun ve kalp sağlığınızı kontrol altına alın. Sağlıklı bir yaşam için spor şarttır. Sporu yaşamımızın bir parçası haline getirmeliyiz. Haftada en az üç gün, uygun zamanlarda, en az yarım saat kadar terlememize neden olabilecek, efor harcayacağımız yürüyüş, koşu, yüzme veya bisiklet gibi aktiviteler yapın. Sağlığınız için spora mutlaka vakit ayırın. Unutmayınız ki hayatta kendinize ve sevdiklerinize verebileceğiniz en önemli değer sağlığınızdır.
Tütüne hayır deyin. Çevrenizde sigara içilmesine izin vermeyin.
Kan basıncınızı kontrol altında tutun. Kolaylıkla temin edeceğiniz elektronik tansiyon ölçme aletleriyle, siz de evde tansiyon kontrolünüzü kolaylıkla yapabilirsiniz.
Kan değerleri ölçümünüzü düzenli olarak yaptırın. Özellikle diyabet hastaları kan şekeri regülasyonu için azami efor sağlamalıdır. “
“40 YAŞI BEKLEMEYİN… GENEL KONTROLDEN GEÇİN”
Emiroğlu, ailesinde yoğun genetik geçişli kalp hastalığı olanların, kalp hastalığı için risk faktörlerinin çoğuna sahip olan kişilerin 40 yaşını beklemeden genel kontrolden geçmesi gerektiğine de işaret etti.
“Ayrıca hayata karşı olumlu olmak, aile ve çevre ile kaliteli zaman geçirmek, sosyalleşmek, uyku düzenini kontrol altında tutmak da önemli” diyen Emiroğlu, kalp ve damar hastalıklarına karşı başarılı olabilmek için toplumun, yapılan uyarıları dikkate alarak sağlıklı yaşam tarzını benimsemesini diledi.
Yorum Yazın