Rum Lider Nikos Anastasiadis, Avrupa Konseyi toplantısına telekonferans yöntemiyle katılarak konuştu. Anastasiadis, Doğu Akdeniz'de sakinliğin yetmediğini, olumlu diyalog ve eylemin şart olduğunu kaydetti.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, “AB’nin, Doğu Akdeniz’deki yasadışı eylemlerini ve üye ülkelere yönelik tehditlerini geçici olarak ertelemesine rağmen Türkiye’yle anlamlı bir diyaloğa girme noktasında olmadığını” iddia etti.
Rum haber kaynaklarına göre, Anastasiadis, Avrupa Konseyi’nin dün akşam telekonferans yöntemiyle gerçekleştirilen toplantısında yaptığı konuşmada, “Türkiye’deki bu sakinlemenin devamlılık arz etmesi gerektiğini ve Türkiye’nin, tehdit ve şantajlardan uzak durarak, tüm ülkelerle olumlu bir diyalog kurmaktaki samimi niyetini eylemlerle de göstermesi gerektiğini” kaydetti.
Anastasiadis toplantıdaki konuşmasında, gerek daha önceki Avrupa Konseyi toplantılarının sonuçları, gerekse Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile AB Yüksek Komiseri Josep Borrell’in hazırladığı raporlarda, “ Kıbrıs Cumhuriyeti” ile Yunanistan’ın egemenlik haklarını ihlal etmesi veya yeni “yasadışı eylemlerde” bulunması halinde Türkiye aleyhinde bir dizi tedbirden söz edildiğine işaret etti.
Türkiye ile Kıbrıs Türk tarafının, “BM Güvenlik Konseyi kararlarında belirtilmiş ve yıllardır uzlaşı konusu olmuş çözüm şekillerinden farklı olan söylemlerini” de eleştiren Anastasiadis, Cenevre’deki konferansa müzakerelerin Crans Montana’da kaldığı yerden ve 25 Kasım 2019 Ortak Açıklaması’na göre yeniden başlaması için yapıcı bir tutumla ve samimi niyetle katılacağını söyledi.
Anastasiadis, AB’nin müzakerelerdeki önemli rolüne de işaret ederek, müzakere sürecinde rol üstlenmeye niyet etmesinden dolayı teşekkürlerini sundu.
Konuşmasında mülteci sorununa da değinen Anastasiadis, her ne kadar mültecileri misafir etmek için önemli bir maddi katkı alsa da, Türkiye’nin üye ülkelerle işbirliğini reddedip “güvenilmez bir ortak” gibi hareket ettiğini ve Avrupa’ya yönelik yeni yasadışı göç yolları oluşturulmasını engellemek için gerekli tedbirleri almadığını iddia etti.
Türkiye’nin Güney Kıbrıs’a doğru “tehlikeli bir mülteci akışı güzergahı” oluşturduğunu ileri süren den Anastasiadis, bunun sonucunda Güney Kıbrıs’ın son 4 yıl içerisinde AB ülkeleri arasında nüfusuna oranla en fazla siyasi sığınmacı başvurusu alan birinci ülke olduğunu belirtti.
Anastasiadis, Türkiye-AB Gümrük Birliği ilişkilerine de değinerek, Türkiye’nin, Güney Kıbrıs ile olan ilişkilerinden dolayı birlikle sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ihlal ettiğini ileri sürerek, bunun, AB-Türkiye ilişkileri olumsuz etkilediğini söyledi.
Anastasiadis, “Türkiye’nin AB ülkeleri karşısındaki yükümlülüklerini bütünüyle yerine getirmesi, Türkiye-AB ilişkilerinin olmazsa olmazıdır” dedi.
Yorum Yazın