“Suyun dağıtımı ve kontrolü özelde olacak”
Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanı Sunat Atun, Güzelyalı’dan itibaren suyun dağıtım, tahsilat ve kontrolünün özel şirket tarafından yapılacağını belirtti ve
büyük projede Kıbrıs Türk sermayesine stratejik kazanımlar sağlayacağını belirtti
Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanı Sunat Atun, Türkiye’den gelen suyun yerli iş insanlarının yönetiminde gerek çözüm sonrası, gerekse devamındaki birçok büyük projede Kıbrıs Türk sermayesine stratejik kazanımlar sağlayacağını söyledi.
Kıbrıs Türk sermayesine çok büyük katkı sağlayacak suyun, özel sektör tarafından dağıtımı ve devletin sorumluluğunun en iyi şekilde yönetilmesi gerektiğini söyleyen Atun, suyun adaya ekonomik olarak getirisinin de önemli olacağını düşündüğünü kaydetti.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanı Sunat Atun, bugün bir kabulü sırasında yaptığı açıklamada, adaya gelecek suyun ticaretin gelişmesi, kalkınması ve ekonominin büyümesine çok önemli olanaklar sağlayacağını belirtti.
“DAR ALANDAN BAKIP POTANSİYELİ GÖZDEN KAÇIRMAMAK GEREK”
Atun, su konusuna sadece dar bir alanda bakarak; bu büyük projenin taşıdığı potansiyeli gözden kaçırmamak gerektiğini ifade etti.
Kıbrıs sorununda muhtemel bir çözümle beraber suyun Kıbrıs Türk tarafına sağlayacağı stratejik avantajları olduğunu söyleyen Atun, adanın gelen suyla canlanacağını ve tüm sektörlerde üretimin artarak ekonominin daha da büyümesine katkı sağlanacağını belirtti.
Sunat Atun, “Muhtemel bir çözümle birlikte adanın tamamının kullanımına verilecek olan suyun, Kıbrıs Türk iş insanının kontrolünde olmasının önemi ve getireceği avantajlar vardır” diyerek, bir an önce su kullanımına başlanması gerektiğini vurguladı.
Atun ayrıca, ada dışında da projelerin gerçekleştirilebileceği ve bu projenin merkezinde önemli bir stratejik unsur olan su dağıtımının Kıbrıs Türk insanına önemli bir avantaj sağlayacağını kaydetti.
Güzelyalı’dan itibaren suyun dağıtım, tahsilat ve kontrolünün özel şirket tarafından yapılacağını dile getiren Atun, dağıtım yapmak için Kıbrıs Türk iş insanının gerekli bilgi, donanım ve potansiyele sahip olduğunu söyledi.
“Su konusu bitti”
UBP Genel Sekreteri Dursun Oğuz, su konusunda CTP ile UBP’nin birbirleriyle görüşerek son şekline getirildiğini söyledi ve “Önümüzdeki birkaç gün içerisinde imza aşamasına gelecek. Türkiye, işletmeciliği bize verecek. Öncelik KKTC’nin olacak” dedi.
Ulusal Birlik Partisi Genel Sekreteri Dursun Oğuz, katıldığı bir televizyon programında su konusu başta olmak üzere ülke gündemine ait konuları değerlendirdi.
Dursun Oğuz su konusundaki bir soru üzerine, su konusunun hükümetin konusu olduğunu, su konusundaki belgenin Türkiye Cumhuriyeti yetkilileriyle görüşülüp paylaşılacağını belirterek; “Su konusunda UBP’nin görüşü aynıdır. Dün ne ise bugün de aynıdır. Aynı şekilde de devam edecektir. Önümüzdeki birkaç gün içerisinde imza aşamasına gelecektir. Yani su konusu hemen, hemen bitmiştir” dedi.
UBP Genel Sekreteri, su konusunda belediyelerin de belediye çalışanlarının da mağdur olmayacağını söyledi.
Oğuz, sözlerine devamla, “CTP’nin bu konuyu parti meclisine götürmesi kendi iç meseleleridir. Biz onlara niye böyle yaptınız diyemeyiz. Ortağımızın kendi partisel iç meselelerine karışmayız. Biz hükümetten sorumluyuz. UBP’de de CTP’de muhalif görüşler çıkabilir. Hepsine saygı duyarım” dedi.
Su konusunda CTP ile UBP’nin birbirleriyle görüşerek son şekline getirildiğini, genel olarak aynı kalacağını ifade ederek; “Bu konuda ‘Su Kurumu’ da kurulabilir. Türkiye Cumhuriyeti işletmeciliği bize verecektir. Öncelik KKTC Devleti’nin olacaktır. Ondan sonra işletmeye devredilecektir. Yap, işlet, devret şeklinde olacaktır. İşletme istediği gibi fiyat uygulaması yapamayacaktır. Onları denetleyecek bir kurul olacaktır. Hassas ve önemli noktalar sözleşmede mutlaka olacaktır. Şimdi ana başlıklar altındadır. Teferruat sözleşmelerde olacaktır” dedi.
Oğuz, bir soru üzerine, KKTC’nde bütün su altyapısının tamamlanmadığını, bazı yerlerde şebekelerin çok eski olduğunu, bazı yerlerde bu eskilerin değiştirildiğini, bazı yerlerde de hiç hat olmadığını belirterek; “Mesela Salamis bölgesinde 400-500 civarında evin su hattı yoktur. İnsanlar ev alıyor suyunu taşıma ile karşılıyor” dedi.
Bütün belediyelerin mali durumunun kötü olduğunu, tüm belediyelerin alt yapılarının Türkiye Cumhuriyeti Yardım Heyeti tarafından yapıldığını, bazılarının da AB’den destek alarak yatırım yapabildiklerini belirterek; “Su ne kadar çok kullanılırsa, belediyelerimiz o kadar çok kar edecektir. İhaleyi alan şirket bunu kabullenecektir. Biz burada belediyelerimizin haklarını korumakla yükümlüyüz. Bunun için belediyelere mutlaka kar payı verilecektir.
Belediyelerimizin en büyük geliri sudandır. Onun için kar payından mutlaka alacaklardır. Belediye Başkanlarının en büyük endişesi, tahsilatlardan kar paylarının ne olacağı konusundadır. Belediyelerimizin hassasiyetlerini biz de hükümet olarak görüyoruz. Onun için şartnamelere bunlar konacaktır. Biz Belediyelerimiz de Belediye çalışanlarımızı da mağdur olmayacaktır. Bu su hem kullanım amaçlı, hem tarım amaçlı olarak kullanılacaktır” diye konuştu.
Dursun Oğuz, su konusunda ihalenin KKTC’nde açılacağı konusunda Türkiye ile anlaşıldığını belirterek; “İhaleyi kazanan şirket Belediyelerin hesabına rutin olarak kar payını mutlaka yatıracak. Dediğim gibi ihalede hassas şartlar mutlaka olacak” dedi.
Dursun Oğuz, canlı yayına bağlanarak bir soru soran bir hayvan yetiştiricisinin sorusu üzerine de, Hayvancıların, hayvanlarının hastalanması konusunda Tarım Bakanı ile konuşacağını, bilgi edineceğini ve hayvan yetiştiricilerine bilgi vereceğini söyledi.
Oğuz, “Ülkede hayvan hastalıkları çok önemlidir. Bu konuda mücadele edilmelidir. Mücadele yetersizdir. Programlı bir şekilde bir yerden tutarak konunun üzerine yürünmelidir. Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti Yardım Heyeti de bize yardımcı olmaktadır. Üzülerek söylüyorum ki, TC Yardım Heyeti’nden büyük projeler için ayrılan paralar kullanılmadan geri gitmektedir. Sınırları zorlamak lazımdır. Yeni yeni projeler yaratmalıyız” diye konuştu.
“Ekonomik program imzalanmalı”
Ekonomik Program’ın bir an önce imzalanması gerektiğini söyleyenUBP milletvekili Tatar, hükümetin duruşuyla ilgili bir sıkıntı olduğunu, reformların gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydetti
UBP milletvekili Ersin Tatar, Mecliste “son siyasi ve ekonomik gelişmeler” konusunda yaptı.
Tatar, Ercan Havalimanı Projesi’nin tamamlanması gerektiğini, gelirlerinin artacağını, devletim tüm birimleri ile denetimlerin mutlaka yapılması gerektiğini söyledi.
Türkiye’den KKTC’ye gelen su meselesine değinen Tatar, projenin önemli ve büyük bir proje olduğunu, kısa sürede sorunların çözülerek, projenin hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Ekonomik Program’ın bir an önce imzalanması gerektiğini söyleyen Tatar, hükümetin duruşuyla ilgili bir sıkıntı olduğunu, reformların gerçekleştirilmesi gerektiğini kaydetti.
Hükümetin reform sürecini ciddiyetle ele alması gerektiğini belirten Tatar, reformlar yapılmazsa sıkıntının büyüyeceğini ifade etti.
KIB-TEK’te daha fazla denetim ve şeffaflığa ihtiyaç olduğunu söyleyen Tatar, “Çeşitli şaibeler duyuyoruz. Bir an evvel bu sıkıntılar aşılmalıdır” dedi.
Sayaçlarla ilgili yanlış okuma yönünde iddialar bulunduğunu belirten Tatar, beklenenin üzerinde faturaların ortaya çıktığını, bu konuda bir açıklama beklediklerini söyledi.
Tatar, petrol fiyatlarındaki düşüşün yansıtılması gerektiğini ifade etti.
İstikrarın sağlanabilmesi için makro ekonomik modellere dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Tatar, vizyon sahibi ve kararlı olmak gerektiğini, TC ile Ekonomik Programların uygulanması gerektiğini belirtti.
Bağımsızlık İttifakı’ndan çağrı:
“Su, yap işlet ve devret modelinde yapılmalı”
Bağımsızlık İttifakı, Türkiye’den temin edilen suyun dağıtımının, “yap işlet ve devret” modelinde yapılması gerektiğini savundu.
Türkiye’den temin edilen suyun dağıtımının nasıl yapılacağı tartışmalarıyla ilgili olarak Bağımsızlık İttifakı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “yap- işlet -devret sistemini öngören özelleştirme kapsamında bu suyu susuzluktan feveran eden tüketicilere derhal ulaştırması için İttifakımız Hükümeti önemle uyarmakta” denildi.
Suyun yap-işlet- devret modeli ile dağıtılmasını içeren protokole de değinilen açıklamada, hükümet protokole uymamakla eleştirildi.
Yorum Yazın