Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB), ilgili paydaş kurum ve kuruluşlarla “Tıbbi Atıklar” konulu çalıştay düzenledi.
Çalıştayın açılışında konuşan Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Kenan Arifoğlu, çalıştayı düzenleme amaçlarına işaret ederek, “Bütün mesele, tıbbi atıkların ve atıkların doğru dürüst, bize, topluma yakışır şekilde bertaraf edilmesini sağlamaktır. Bunu yapabiliriz. Çalıştayı da farkındalık yaratmak, bu konudaki bilinci yeniden canlandırmak için düzenledik” dedi.
Kanalizasyonun da atık olduğunu söyleyen ve son günlerde gündeme düşen ‘sulara koli basili karıştı’ açıklamalarına işaret eden Arifoğlu, bunu “ciddiyetsizlik” olarak niteledi.
Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde bulunan ve tıbbı atıkların etkisiz hale getirilmesi için yapılan tesisin çalıştırılamadığını kaydeden Arifoğlu, “Ben burada da ciddiyet eksikliği görüyorum. Tıbbi atıkların toplanması, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde bertaraf edilmesi çok da zor değildir. Sadece bu konuyla ilgili düzenlemeye gerek var” dedi.
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Günbay ise konuşmasında, Tıbbi Atık Kontrol ve Bertaraf Yönetmeliği’nin yürürlüğe girdiğini ancak uygulanmadığını söyleyerek, “Tüzükte esas olan, atığı kaynağında azaltmaktır. Yani daha az atık üretmektir. Ancak son yıllardaki tek kullanımlık malzeme ve aletler tıbbi atık miktarını artırdı” ifadelerini kullandı.
Günbay, “Önlem ve uygulamalarla hastane içi atık kontrolünü, taşınmasını ve bertaraf edilmesini sağlayabiliriz. Bu konudaki görüşlerimizi dile getirmek için buradayız” şeklinde konuştu.
Çalıştaya, halk sağlığı uzmanları, çevre mühendisleri, hekimler, kamu ve özel hastanelerden, Sağlık Bakanlığı, Devlet Laboratuvarı, Turizm ve Çevre Bakanlığı, Çevre Koruma Dairesi’nden yetkililer, belediyelerden temsilcilerle, sivil toplumun çevre temsilcileri davet edildi.
Yuvarlak masaların oluşturulduğu ve uzmanların görüşlerini dile getirdiği çalıştay, çözüm önerilerinin hazırlanmasıyla bugün tamamlanacak.
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nde düzenlenen çalıştayın açılışında ilk sözü, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Günbay aldı.
Günbay, tıbbi atıklar konusunda dünyadaki ilk çalışmaların 1987’de, Türkiye’deki çalışmaların 2005’te, KKTC’deki çalışmaların da KTTB öncülüğünde 2006’de başladığını söyledi.
KTTB’nin 2007’de Tıbbi Atık Kontrol ve Bertaraf Yönetmeliği hazırlamak üzere oluşturulan komiteye Sağlık Bakanlığı tarafından paydaş olarak davet edildiğini anımsatan Günbay, yönetmeliğin 2008’de resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiğini belirtti.
Günbay, “Yönetmelik, AB mevzuatına göre Çevre Yasası oluşturulamadığı gerekçesiyle uygulamaya sokulamadı “dedi.
“Tıbbi atık ya da daha doğru tanımla tıbbi bakım atıklarıyla ilgili yönetmelikte esas olan, atığı kaynağında azaltmaktır” diyen Günbay,“Daha az atık üretmek esas hedef olmalıdır. Ancak son yıllardaki tek kullanımlık malzeme ve aletler atık miktarını artırdı” şeklinde konuştu.
Günbay, tıbbi atık üreten kurumların sadece hastaneler olmadığını, hastanelerin atık üreten kurumların sadece yüzde 2’sini oluşturduğunu söyleyerek “ancak tıbbi atığın yüzde 77’sini üretiyorlar, bu atıkların yüzde 80’i evsel atık niteliğinde, yüzde 20 kadarı tıbbi atık” dedi.
Sağlık kurum ve kuruluşlarından kaynaklanan atıkların geri dönüşümü ile ilgili işlemlerin KKTC’de yapılmadığını ancak bu atıkların halk sağlığına ve çevreye zarar vermeden ayrıştırılması, toplanması, taşınması, geri dönüşümü ve bertarafı konusundaki sorumluluğun Çevre Yasası kapsamındaki Tıbbi Atık Kontrol ve Bertaraf Yönetmeliği’nde belirtildiğini kaydeden Günbay şöyle devam etti:
“Tıbbi bakım atığı üreten kuruluşlarda sorumluluk Sağlık Bakanlığı’ndadır. Dolayısıyla bu sorumluluk ünite içinde başhekimindir. Başhekimin olmadığı kurumlarda sorumlu, müdürler veya bakanlığın yetkilerini devrettiği kişi veya kurumlardır. Ünite içinde tıbbı atıklarla ilgili çalışacak kişilerin denetiminden ve eğitimlerinden de Sağlık Bakanlığı sorumludur.”
Yönetmeliğe göre, atıkların taşınmasında ve bertarafında Çevre Bakanlığı’nın, ya da bakanlığın lisans verdiği kurum veya kuruluşun veya Sağlık Bakanlığı’nın ya da onun yetkilerini devrettiği kişi veya kurumların sorumlu olduğunu ifade eden Ayşe Günbay, şunu ekledi:
“Tıbbi bakım atıklarını toplum ve çevre sağlığını tehdit eder boyuttan çıkarmak için yönetmelikleri bilimsel verilere dayanarak, ülke koşullarına göre hazırlamak ve atığı kaynağında yani ünite içinden çıkarmadan ayrıştırmak gerekir. Tıbbi bakım atıkları kesinlikle evsel atıklarla ve tehlikeli atıklarla bir arada toplanmamalıdır.”
“Sistemsizliğin ülkede sistem haline geldiğini, kurumsallaşmanın gerçekleşemediği” kaydeden Günbay, “Tıbbi Atık Kontrol ve Bertaraf Yönetmeliğini uygulayabilmemiz zaten olası değildi. Olası olsa bile diğer yasalarda olduğu denetimi yapılamazdı. Bunları, KTTB’nin halk sağlığı danışmanı Prof. Dr. Çağatay Güler hocamın tespitlerine dayandırarak söylüyorum” dedi.
Ülke koşullarına uygun, sürdürülebilir ve denetlenebilir bilimsel verilerle alınacak önlem ve uygulamalarla atık kontrolünün hastanelerde azami derecede olabileceğini, atıkların taşınabileceğini, bertaraf edilebileceğini dile getiren Günbay, çalıştayı da bu hedefle düzenlediklerini kaydetti.
KTTB Başkanı Kenan Arifoğlu, tıbbi atıkların doğru dürüst bertaraf edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bunu bize başkalarının söylemesine gerek yok. Bizim kendi deneyimlerimiz var ve bunlar ışığında gereğini yapmak zorundayız. Tıbbi atıkların toplanması, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde bertaraf edilmesi çok da zor değildir. Bu konuda düzenleme gerek. En önemli nokta bu” dedi.
Başhekim Bülent Dizdarlı’nın çalışmayan tesisle ilgili açıklamasına işaret eden ve bu açıklamanın ses getirdiğini söyleyen Arifoğlu, “Gayet güzel yapılan bu tesis atıl vaziyette duruyor. ‘Yok şu parçası bozuldu, yok şununla konuşamadık, yok şununla anlaşamadık’ tarzındaki yaklaşımlarla tesis bir türlü çalıştırılamadı. Ben burada ciddiyet eksikliği görüyorum” şeklinde konuştu.
Kenan Arifoğlu, bu tesisin çalışır hale getirilmesinin zorunlu olduğunu vurguladı.
Tıbbi atıklar konusunda hazırlanan ancak uygulamaya girmeyen tüzükle ilgili sürece de değinen Arifoğlu, “Tüzük gayet güzel şekilde hazırlandı. Bu konuda izlenecek yok haritası bellidir. Bu tüzüğün ülke koşullarına da uygun olduğunu düşünüyorum” dedi.
Hastanelerdeki tıbbı atıkların ayrıştırılması, toplanması, sevk edilmesi, bertaraf edilmesinde, paydaşların birlikte hareket etmesi gerektiğini söyleyen Arifoğlu, “Çevre Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı belediyeler koordineli çalışılmalı. Bu konu bir kurumun uhdesine olmaz” şeklinde konuştu.
Bazı hastanelerde bu konudaki işlemlerin belirli aşamaya kadar yapılabildiğini kaydeden Arifoğlu, Gazimağusa Devlet Hastanesini örnek gösterdi.
Atık maddelerin gelişigüzel çevreye yayıldığı zaman enfeksiyonlara, hastalıklara neden olduğunu kaydeden Arifoğlu, “Kanalizasyon da bir atıktır. Son zamanlarda sularda koli basili görüldü. Bu konuda da ciddiyet yok. Ciddi olmamız, bu şekilde çalışmamız gerek” dedi.
Arifoğlu, çalıştayı düzenleme amaçlarına işaret ederek, “Bütün mesele, tıbbi atıkların ve atıkların doğru dürüst, bize, topluma yakışır şekilde bertaraf edebilmesini sağlamaktır. Bunu yapabiliriz. Çalıştayı da farkındalık yaratmak, bu konudaki bilinci yeniden canlandırmak için düzenledik” dedi.
Birliğin yönetim kurulu üyesi Ayşe Günbay ile Çevre Sorumlusu Tekzen Köroğlu’nun bu konuda ciddi şekilde çalıştığını söyleyen Arifoğlu, “Tabipler Birliği her zaman böyle önemli konulara eğilmeye devam edecek” ifadesine yer verdi.
Yorum Yazın