GÜMRÜKSÜZ SATIŞ: Türk malı ürünlerin 1974 sonrasında Rum tarafına ithalini yasaklayan kararnamesine karşın, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği ile birlikte, Güney Kıbrıs’a Türk ürünlerinin ithali son 11 yılda ciddi şekilde artış gösterdi. Türkiye ile AB arasındaki gümrük ilişkilerinden dolayı Güney Kıbrıs’a diğer AB ülkelerinden, özellikle de Yunanistan’dan yasal bir şekilde nakledilen Türkiye ürünlerine hiçbir gümrük vergisi uygulanmıyor.
GÜNEY’DE: 225 TL – KKTC’DE: 250 TL: Güney Kıbrıs’ın Türkiye tarafından tanınmasına karşın Türkiye’nin ürünleri Kıbrıs’ın güneyinde Kıbrıslı Rum tüketicilerle buluşmaya devam ediyor. Üstelik hem kuzeyde hem de güneyde satılan ayni ürünlerin Kıbrıs’ın güneyinde daha da ucuza satıldığı göze çarpıyor. Örneğin BEKO Türk Kahvesi Makinesi KKTC’de (en ucuz) 250.- TL’ye satılırken, ayni makine Kıbrıs’ın güneyinde BEKO Yunan Kahvesi Makinesi olarak 69 EURO yani 225.- TL’den kendisine müşteri buluyor.
Türkiye tarafından sözde tanınmamasına karşın Türk ürünleri Güney Kıbrıs mağazalarında yerini almaya devam ediyor. Üstelik fiyatlar Kıbrıs’ın kuzeyinden çok daha ucuz şekilde tüketicilere sunuluyor.
Vatandaşlar Kıbrıs’ın güneyindeki mağazalarda dünya piyasasına girmiş olan Türk meşeli ürünleri daha sık görmeye başladı.
Fiyatların Kıbrıs’ın kuzeyinden daha ucuza olması ise bir kez daha KKTC’nin ekonomik alanda da yediği darbeyi gözler önüne seriyor. Bazı elektronik ve tekstil ürünlerin Kıbrıs’ın güneyinde Rum müşterilere KKTC’den daha uygun fiyatlar ile ulaşması, KKTC de bulunan distribitör firmalara da ciddi bir rekabet yaşatıyor.
DAHA UCUZ
BEKO’nun BKK-2113M ürün kodu ile KKTC’de satılan Türk Kahvesi Makinesi yine ayni ürün kodu ile Güney Kıbrıs’a özel üretilen Rumca dış görünüşü ve Greek Coffee (Yunan Kahvesi) ibaresi ile satılması dikkat çekti.
KKTC’de bu ürün 250 ila 280 TL’den kendisine müşteri ararken, ayni ürün bu kez güneyde 69 EURO yani 227 TL’den satışa sunulmuş durumda.
İŞ İNSANLARI GÜNEY’DEN TESCİL ALIYOR
Türkiye’den iş insanları ve dev şirketlerin Kıbrıs’ın güneyinde ticari ortaklıkların arayışlarına geçtiği ve bir çok sektörde Kıbrıslı Türkleri es geçip Rum ortaklar ile çalışma yapmak adına girişimlere girdiği biliniyor. Bu ilişki KKTC’de iş dünyasında huzursuzluklara neden olurken, Türkiye ürünlerinin Güney Kıbrıs piyasasında daha yoğun şekilde görünmeye başlayacağı da gelen bilgiler arasında.
AB’NİN ZAFERİ
Türk malı ürünlerin 1974 sonrasında Rum tarafına ithalini yasaklayan bir kararname yayımlanmasına karşın, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği ile birlikte, Güney Kıbrıs’a Türk ürünlerinin ithali son 11 yılda ciddi şekilde artış gösterdi. Türkiye ile AB arasındaki gümrük ilişkilerinden dolayı Güney Kıbrıs’a diğer AB ülkelerinden, özellikle de Yunanistan’dan yasal bir şekilde nakledilen Türkiye ürünlerine hiçbir gümrük vergisi uygulanmıyor. Özellikle Türk malı konfeksiyon ürünlerinin psikolojik bariyer olarak savunulan “Türk malı ürünler tercih edilmiyor” şeklindeki algıyı da kırdığı göze çarpıyor.
YEŞİL HAT YALAN OLDU
Yeşil Hat Tüzüğü uyarınca Kuzey Kıbrıs’ta üretilen ürünlerin Güney Kıbrıs’a satışı belli standartlar ve şartlar altında mümkünken, tamamen Kuzey Kıbrıs’ta yetiştirilmeleri (her türlü sebze, meyve, taş, maden vs. gibi) veya, hammaddesinin yurtdışından gelmesi durumunda ise Kuzey Kıbrıs’ta işleme tabi tutularak ve yeterli katkı sağlanarak yeni bir ürün elde edilmesi gerekliliği şartı bulunuyor. Yeşil Hat Tüzüğü uyarınca gerçekleşen satışların 2004 yılından 2008 yılına sürekli artış gösterdiği, 2008 yılı sonrasında ürün satışlarının düşüşe geçtiği ve 2013 – 2015 yılları arasında ise rutinde seyrettiği göze çarpıyor.
detay
Yorum Yazın