Yeniden Doğuş Partisi Lefkoşa Milletvekili Bertan Zaroğlu’nun Meclis’te gündeminde özel sektör çalışanlarına ödenen 1500 TL vardı. Zaroğlu 41 Bin kişiye ödeme yapıldığına dikkat çekerek 19 bin kişinin ödemelerinin ne olduğunu sordu. Hükümeti eleştiren Zaroğlu, “Devlet çalışanlarına 2 ay bekleyin da paranızı ödeyeceğiz, diyebiliyor musunuz?” sorusunu yöneltti.
Zaroğlu’nun konuşması şöyle;
Dünya, salgınla savaşını sürdürürken Biz Dün akşam, hastanede tedavi gören son COVID-19 hastasının taburcu olmasına tanıklık ettik. .
Tabi bu durumu tehlike sonuçlandı olarak kabul etmek yanlış olur tedbirleri boşlamamak lazım.
son bir haftadır açılma kararı neticesinde yine o geçmişteki manzaraları görüyoruz,
sosyal mesafeye karşı dikkatsizlik,
Banka önlerinde uzun kuyruklar var.
hükümet alınan bu kararlarda yürütülecek faaliyetlerin ana omurgasını oluşturan ‘Denetim Mekanizmasını’ Maalesef işletemiyor
insanlar üzerinde caydırıcı gücünü hissettirecek ‘Devlet Otoritesinin’ nasıl bir yapı içerisinde çalışacağına dair bir plan yok.
ülkemizde Coronavirüs vaka sayısının yok denecek kadar az olması sevindiricidir…
Fakat ekonomik açıdan ağır bir çöküntü yaşıyoruz…
Yolda, sokakta bir hareket var ama, ortada para yok..
1 haftadır neredeyse siftah yapmayan işyerleri var.
Durumun Eski düzeyine gelip gelmeyeceği de, meçhul…
İş yapamaz duruma gelen mağazalar;
ay sonunda kiraları, malzeme alımlarını, banka taksitlerini ve işçi maaşlarını ödeyebilecek mi?..
Ay sonunda sigorta ve ihtiyat sandığı primleri gündeme gelecek…
Elektrik faturaları ödenecek… Değerli arkadaşlar durumun vahameti ortadadır
En geç 20-25 gün içinde, piyasanın ihtiyacı olan sıcak para sağlanıp, sisteme aktarılmazsa, sistemin çökme noktasına gelecektir.
Devlet yapısal reformlar için bir an önce düğmeye basmak zorundadır
Bakan arkadaslar hakikatle yüzleşmek zorundalar
bütçede önemli kısıtlamarı yapmak için bir an önce gözden geçirilmelidir
Bütçe açığı türkiyeden gelecek para ile kapatılmaz
Ekonomik krizi aşmaya çalışırken başbakanın dediği gibi halk kredi çektirilerek borç ödemeye teşvik edilemez halk değil gerekirse devlet borçlanmalıdır
Sayın başkan değerli milletvekilleri
Kapalılık sürecinde Haksız rekabet ve sektörlerin birbirlerinin alanlarına müdahaleleri noktasında adil bir düzen kurulamadı..
ayakkabı satanı kapattınız.. tabak çanak satan iş yerlerini kapattınız perde satanı, havlu satanı,halı satanı kapattınız.. ama büyük alışveriş merkezlerinde bunların satılmasına ağzınızı açmadınız yada acamadiniz
Piyasada adil rekabet koşullarını oluşturmak mecburiyetindesiniz Sektörleri birbiri ile kavga ettiren değil, birbiri ile dayanışma içinde çalışmasını kordine eden bir düzen kurmazsanız
Sayın Başbakan her fırsatta “yerli üretim” ve “yerli istihdam” diyor çok güzel destekliyoruz bu süreci atlatma kısmında belkide en önemli başlıklardan birisi Ancak bunun soyut değil somut bir politikaya dönüşmesi gerekmektedir.
Sayın başkan değerli milletvekilleri
Bugün çalışma bakanı açıklamasında hükümetin şu anda bir tüzük geçirdiğini açıkladı
sosyal güvencesi olmayan insanlara 2 ay boyunca 1000 TL para ödeyecekler.
Ancak Mevcut sosyal yardımlar tüzüğünde salgın hastalıklar neticesinde 6 ay süreyle insanlara sosyal yardım yapılabileceği yazıyor
bu miktar şu anda 1668 TL karı-koca olduğunda 1923 TL
Bunu sanki halka yeni bir açılım yapıyormuşsunuz gibi açıklıyorlar
Siz bir açılım yapmıyorsunuz mevcut olan durumu daha da geriye çekiyorsunuz
sosyal yardımlar tüzüğünün maddesi 1. Fıkrasının M bendi .
yasa ile Aynen okuyorum
doğal afet yangın ve bulaşıcı hastalıklar nedeniyle gelir kaynağını yitirenlere 6 ay boyunca sosyal yardım yapılır. muhtaçlığı belgelemesi durumunda bu yardım en fazla 6 ay daha devam eder..
Bir diğer konu
1500 tl konusu 41 bin kişiye ödendi Peki ya kalan 19 bin kişi ne olacak?
“Devlet çalışanlarına 2 ay bekleyin da paranızı ödeyeceğiz, diyebiliyor musunuz?”
Var Mı Öyle Bir Babayiğit Bakan?
iki ay maaşlarınızı bekleyin, biz önce özel sektördeki ihtiyaçlı insanları ödeyeceğiz, siz bekleyeceksiniz” diyebilsin?
Ancak özel sektördeki garibanlara “bekleyin” diyebiliyorlar.
Kimse Sakın yanlış anlamasın, ben “Birini bekletin, diğerine verin” demiyorum..
Benim toplumda çifte standart hissi yaratacak uygulamaya sitem ediyorum
Toplumun bir kesimi daha önemli ama diğeri daha önemsiz izlenimi yaratmanızı eleştiriyorum..
Yorum Yazın