20 Temmuz Barış Ve Özgürlük Bayramı kutlamaları çerçevesinde, Türk askerinin adaya ayak bastığı yer olan Yavuz Çıkarma Plajında gerçekleştirilen Şafak Nöbeti Etkinliği’nin 11’incisi dün akşam yapıldı.
Koronavirüs algını nedeniyle, bu yıl Şafak Nöbeti sembolik olarak gerçekleştirildi. Geçmişte konserler çeşitli etkinliklerin yer aldığı Şafak Nöbetinde, bu yıl vatandaşlara davet yapılmadı.
Kıbrıs Türk halkının barış ve özgürlüğü bekleyişinin ve 63-74 yılları arasında verdiği mücadelenin Barış Harekatıyla sona erişinin sembolü olan Şafak Nöbetinde, gaziler minnetle, şehitlerse dualarla anıldı.
TATAR: “BARIŞ HAREKATI’NIN YENİ NESİLLERE ANLATILMASI GEREKİYOR”
Geceye Katılan Başbakan Ersin Tatar da, 46 yıl önce Kıbrıs Türk Halkına barış ve özgürlüğü getiren harekâtın gazilerinin minnetle, şehit düşenlerin rahmetle anıldığını belirterek, Barış Harekatı’nın çok büyük ve zor bir harekat olduğunun yeni nesillere anlatılması gerektiğini vurguladı.
Barış Harekâtı’nın verdiği imkânla kurulan KKTC devletinin yoluna devam ettiğini dile getiren Başbakan Tatar, Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelere bakıldığında Kıbrıs’ın kuzeyinde yeni bir Türk Devleti bulunmasının büyük önem taşıdığına işaret etti.
Harekâtın gerçekleştiren Türkiye’deki dönemin Başbakanı Bülent Ecevit ve Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan’ı rahmetle anan Tatar, Barış Harekâtı’nın Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Ulusunun tarihinde de çok büyük öneme sahip olduğunu kaydetti.
Uluslararası görüşmelerin devam ettiğini, Annan Planı ve Crans Montana süreçlerinden geçildiğini anımsatarak, artık adada Kıbrıs’ın gerçeklerine uygun bir süreç yaşanması gerektiğini dile getiren Tatar, KKTC’nin, kurum kuruluşları ekonomisi ve altyapısıyla güçlendirilerek yaşatılması gerektiğini belirtti.
Pandemi sürecinin tüm dünyada olduğu gibi KKTC’de de, sağlık boyutu yanında, ekonomik boyutuyla da ciddi sıkıntı yarattığını ve bunun da Kıbrıs Türk tarihinde yer alacağını anımsatan Tatar, “Bizim dar imkânlarımızla böyle bir süreci yönetebilmemiz, sağlığımızı korumamız ayrıca da ekonomiyi ayakta tutabilmemiz hiç de kolay olmamıştır. Çok zor ve yorucu olmuştur” diye konuştu.
Devlet ve özel sektörün büyük bir mücadele verdiğini belirten Tatar, Kıbrıs Türk Halkının bu süreçte 1974 öncesi sergilediği birlik, beraberlik ve dayanışmanın bir benzerini ortaya koyduğunu anlattı.
Kıbrıs Türk halkının, birlik beraberliği, kurumsal yapısıyla bu süreci iyi yönetmesi nendeiyle bir özgüvenin ortaya çıktığını da kaydeden Başbakan Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin bu süreçte da KKTC’ye çok büyük katkıları olduğunu ifade etti.
Covid 19 salgınına rağmen 20 Temmuz kutlamalarına katılmak üzere adaya gelen Türkiye Cumhurbaşkanı yardımcısı Fuat Oktay’a teşekkür eden Tatar, Oktay’ın yarın törende yapacağı konuşmada önemli mesajlar vereceğine inanç belirtti.
Kıbrıslı Türklerin, Anavatan Türkiye’nin desteğiyle varoluş mücadelesinde çok önemli aşamalar katettiğini vurgulayan Tatar, Türkiye’nin garantörlüğüne rağmen, bugün hala Rum-Yunan ikilisinin Türkiye’nin adadaki varlığını sorguladığını ve sorgulatmaya çalıştığını dile getirdi.
Doğu Akdeniz’deki petrol ve doğalgaz konusunun gündeme gelmesiyle, büyük devletlerin de bundan hak ve pay elde etmek için uğraş içine girdiğini anımsatan Tatar, Kıbrıs Türk halkının Türkiye ile çıktığı yola Türkiye ile devam etmesi ve garantörlükte ısrarcı olması gerektiğini vurguladı.
Tatar, KKTC’nin güçlendirilerek varlığının devam etmesinin Anavatan Türkiye ve Kıbrıs Türk Halkının güvenliği, hak ve çıkarlarının korunması ve Doğu Akdenizde oluşan dengeler açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.
KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti’nin birbirine ihtiyacı olduğunu dile getiren Tatar, siyasi ve ekonomik boyutu nedeniyle çok zor olsa da KKTC’nin varlığının devam etmesinin büyük önem taşıdığının altını çizdi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’nin gelişerek varlığını sürdürebilmesi için çok büyük fedakarlıkta bulunduğunu ve bulunmaya da devam ettiğini söyleyen Tatar 1 yıllık hükümetleri döneminde imzalanan 2 ayrı protokolle, 3 milyar Türk Liralık bir kaynak yaratıldığını ifade etti.
Bu kaynaklarla KKTC’nin mali yapısını güçlendirmeye, altyapı yatırımlarını tamamlamaya yönelik çeşitli projelerin devam ettiğini söyleyen Tatar ,”Bir millet olarak büyük bir başarı öyküsü yazmanın mutluluğunu yaşıyoruz, 1974’ten sonra kaydedilen aşamalar, KKTC’nin geldiği noktada olgunluğunda, milletimizin bir başarısı vardır. Bunu kabul etmek ve buna uzun siyasetleri geliştirmek lazımdır”diye konuştu.
Başbakan Tatar, Şafak Nöbeti Organizasyon komitesini de , böyle önemli bir organizasyona hayat vermelerinden dolayı kutladı ve, etkinliğin devamını diledi.
TANPINAR: “AMAÇ ANAVATANLA GÜÇLÜ BAĞLARIN SONRAKİ NESİLLERE AKTARILMASI”
Şafak Nöbeti Organizasyon Komitesi Başkanı Fevzi Tanpınar, Covid 19 salgınına rağmen sürekliliği sağlamak amacıyla Şafak Nöbeti’ni 11’incisini vatandaşa davette bulunmadan, sembolik bir şekilde gerçekleştirileceğini belirtti.
Türkiye ile KKTC arasındaki ilişkilerin güçlenerek ve doğru temeller üzerinde daha da gelişmesinin büyük önem taşıdığına vurgu yapan Tanpınar, amaçlarının , Anavatanla güçlü bağların sonraki nesillere aktarılması, bu yönde toplumsal belleğin sağlıklı şekilde oluşturulmasın katkı sağlamak olduğunu ifade etti.
Tanpınar, amaçlarının, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin 81 ilinden şehit çocukları ve izcilerle, KKTC’den şehit çocukları ve izcileri bir araya getiren 1 haftalık bir organizasyona dönüştürmek olduğunu kaydetti.
Şafak Nöbeti’yle başlayan bir hayal olan Müze Gemi projesinin hayat geçmesinden büyük mutluluk duyduğunu ifade eden Tanpınar, Yavuz Çıkarma Plajı’nın anlamına uygun bir açık müzeye dönüştürülmesine yönelik çalışmalara katkı sağlayan herkese teşekkür etti.
Gecede daha sonra, Kuranı Kerim’den sureler, kasideler, ilahiler, Mevlit ve şehitler için sela okudu. 11. Şafak Nöbeti sabah ezanının okunmasıyla sona erdi.
Yorum Yazın