Çok kısa bir süre önce Anastasiades ile yediği yemek sonrası ‘Rum zihniyetinde değişen bir şey yok’ diyen kendisi değil miydi?
Crans Montana sonrasındaki süreçte her iki taraf da geçen müzakere sürecinde masaya getirdikleri önerileri geri çektiklerini açıklamamışlar mıydı? Akıncı hangi hakla o günün hükümetinden ve Kıbrıs Türk halkından gizlediği haritadan bahsediyor? Ve hiç çekinmeden haritanın esas kabul edildiğini söyleyebiliyor?
Rum tarafındaki zihniyetin adanın bir Helen adası olduğu ve Kıbrıs Türkünün de bu adada bir azınlık olduğu temelinde sabitlendiğini bilmeyen kalmamışken Akıncı’nın hala daha bu Rumdan dönüşümlü başkanlık beklentisi içerisinde olmasını hiçbir akıl hiçbir mantık izah edemez.
Rum, azınlığı olarak gördüğü Kıbrıs Türküne niye dönüşümlü başkanlık versin ki?
Niye Kıbrıs Türküne bu doğruları değil de sadece Akıncı’nın sonucu felaket olacak olan hayal dünyası ve rüyaları empoze edilmeye çalışılıyor. ‘Çözümcü olacağım’ diye diye dikkat edilmezse çok tehlikeli bir satıcı olmamaya özen gösterilmelidir.
Annan Planı referandumları sonucu ‘Hayır’ diyen ve uluslararası platformlarda zora girdiği düşünülen Rum tarafını, ‘Gambari Süreci’ denen bir süreçle rahatlatan çözüm dilencisi zihniyet, şimdi de Crans Montana sürecinde ‘Sıfır asker sıfır garanti’ saplantısıyla süreci sonlandıran ve biz kez daha uluslararası platformda sora girdiği düşünülen Rum tarafını bu kez de ‘Guterres çerçevesi’ yalanıyla rahatlatma gayreti içerisine girmiştir.
Rum tarafından yükselen seslere bakarsanız ‘Allah senden razı olsun Akıncı’ mesajları çok nettir.
Akıncı, bu son hamlesini hayata geçirirken hükümetle istişare gerçekleştirdi mi ? Meclis’te temsil edilen partilerle istişare etti mi? Anavatanla istişare edildi mi ? Meclis kapalı oturuma çağrılarak böylesi bir karar böylesi bir yetki istendi mi?
Yoksa Akıncı sanki kişisel bir meselesini ele alıyormuş gibi kendi aklına göre başına buyruk bir şekilde mi hareket etmiştir? Yoksa bütün amaç artık gündeme alınmaları kaçınılmaz olması gereken yeni ‘çözüm’ senaryolarının gündemden düşmesini sağlamak mıydı? Amaç bu ise, bunun da hiç masumane bir gerekçe olmadığını vurgulamak gerekir. Takdir halkımızındır.”
Yorum Yazın