Bu Çerçeve Belgesinin kabulü, Garantörlüğü tartışmaya açmak demektir. Rum tarafının1964 den beri kaldırmaya uğraştığı Garanti Sistemini konuşmak ve tartışmaya açmak Sayın Akıncı'nın işi değildir. Çünkü bu konu öncelikle Türkiye’nin konusudur.
Öte yandan Sayın Akıncı'nın bu son açılımı Türkiye ile istişare yapılmadan atılmış bir adımdır. Çünkü Sayın Çavuşoğlu'nun da katıldığı son Saray zirvesinde "Türkiye’deki seçimlerin sonuna kadar Kıbrıs konusunun buzdolabına konulması" yönünde mutabakata varılmıştı. Hatta Çavuşoğlu, BM Genel Sekreterinden Kıbrıs’a bu süre içerisinde Danışman dahi atama yapmamasını söyleyeceğini ifade etmişti.
Sayın Akıncı'nın Türkiye'ye sormadan yaptığı bu "Stratejik Belge" açılımından sonra BM Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres de Kıbrıs Özel Danışmanı olarak Amerikalı Jane Holl Lute'yi atadı. Bu atama Sayın Çavuşoğlu'nun itirazına rağmen yapılmışsa konu daha da çetrefilli bir hale gelmiş demektir.
Bu gelişmeler Sayın Akıncı'nın başka mahfillerle işbirliği yaparak Türkiye'ye arkadan vurmaya çalıştığı intibaını daha da güçlendirmektedir.
YDP olarak bizim bunu kabul etmemiz mümkün değildir.
Cumhuriyet Meclisi, Akıncı'nın bu son açılımını konuşmak ve karar üretmek üzere derhal toplanmalıdır.
Saygılarımla
Erhan Arıklı
Genel Başkan
Yorum Yazın