Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu'nda “Türkiye’de Demokratik Kurumların İşleyişi” konulu oturumda, Türkiye ile ilgili son dönemde ortaya atılan iddialar değerlendirildi ve Türkiye'nin 2004'te çıktığı denetim sürecine yeniden alınmasıyla ilgili tasarı oylandı.
AKPM, Türkiye'yi siyasi denetim altına alma kararı verdi. AKPM, 45'e karşı 113 oyla Türkiye'yi siyasi denetime aldı.
Strazburg'da başlayan AKPM 2017 Bahar Dönemi Genel Kurulu'nda bugün, Türkiye'de demokratik kurumların işleyişiyle ilgili hazırlanan rapor üyeler tarafından değerlendirildi.
AKPM Türkiye raportörleri Estonyalı Marianne Mikko ve Norveçli Ingebjorg Godskesen tarafından hazırlanan belge ve oturum sonunda oylanacak karar tasarısı dün toplanan denetim komitesinde ele alındı. Türkiye'de özellikle FETÖ'nün darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL uygulaması bünyesinde alınan karar ve uygulamaların eleştirildiği raporda, demokratik kurumların işleyişinin bozulduğu iddia ediliyor.
KARAR TASARISINDA 35 MADDELİK TAVSİYE
Raporun görüşülmesinden sonra oylanan karar tasarısında ise Türkiye'ye 35 maddeden oluşan tavsiyelerde bulunuluyor ve AKPM ile Türkiye arasındaki iş birliğinin devam etmesi için bu tavsiyelerin yerine getirilmesi gerektiği ifade ediliyor.
Rapora dair AKPM Türk Delegasyonu Başkanı ve AK Parti Adana Milletvekili Talip Küçükcan'ın kaleme aldığı itiraz bildirisinde ise raporun ve karar tasarısının hatalarla dolu olduğu, Türkiye'ye karşı ayrımcı bir yaklaşımın sergilendiği ve tasarının kabulü halinde AKPM'nin Türk kamuoyu nazarında değerini kaybedeceği vurgulandı.
AKPM'nin Türkiye'nin teröre karşı mücadelesinde yanında olması gerektiğini kaydeden Küçükcan, ülke olarak FETÖ, PKK ve DEAŞ başta olmak üzere sayısız terör örgütüyle mücadele edildiğini ve getirilen uygulamaların bu tehditlere karşı olduğunu belirtti.
TÜRKİYE SÜRECE 1996'DA DAHİL OLDU, 2004'TE ÇIKTI
Türkiye'nin 1949 yılında kurucu üye olarak dahil olduğu AKPM'de 1990'lı yıllarda oluşturulan "denetim süreci" üye ülkelerde demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) temel değerlerini tesis etmeyi amaçlıyor ve uygulanmasını denetliyor. 1996'da bu sürece dahil edilen Türkiye, yapılan yapısal değişiklikler ve düzenlemeler sonrası 2004'te süreçten çıkarılarak "denetim sonrası izleme sürecine" dahil edilmişti.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, oylama ile ilgili dün yaptığı açıklamada, "Bütün bizim bu iş birliği çabalarımıza rağmen bazı maksatlı çevrelerce ülkemize karşı birtakım siyasi girişimlerin yapıldığını da görüyoruz. Bugün ve yarın devam eden müzakerelerde AKPM Genel Kurulunda yeniden denetime alınma konusunun belli çevreler tarafından gündeme getirildiğini görüyoruz. Bu açıkça bir siyasi operasyondur. Ne Türkiye'deki objektif gerçeklerle ne Türkiye'nin Avrupa Konseyi ile ilişkisinin geçmişine baktığınızda, bunun izah edilebilir, meşrulaştırılabilir, gerekçelendirilebilir hiçbir temeli söz konusu değildir." demişti.
Türkiye'nin Avrupa Konseyi ile ilişkilerini önemsediğinin altını çizen Kalın, "Avrupa, Türkiye'nin güvenliği, demokrasisi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü konusunda hakikaten tutarlı bir tavır içindeyse öncelikle terör örgütlerine karşı mücadelede Türkiye'nin yanında olmalıdır." ifadelerini kullanmıştı.
Yorum Yazın