İZMİR’de 88’i tutuklu 357 sanıktan oluşan Askeri Casusluk Davası’nda subayları ve masum insanları Yunanistan ve Rusya’ya casusluk yapmakla, terör örgütü PKK’ya bilgi satmakla itham eden FETÖ’cü savcı Zafer Kılınç, Yunanistan’a kaçarken yakalandı. İzmir’de görevli eski özel yetkili savcılardan Kılınç’ın adı, subayların cinsel ilişki karşılığında bilgi sattığı iddiasıyla açılan Askeri Casusluk Davası’yla duyulmuştu. Bu soruşturmada masum genç kadınlara iftira atılmış, savcının uydurduğu yalan ve fantezilerle bir iddianame yazılmıştı. Fantezilere ilişkin görüntüler bile savcı Kılınç tarafından, “TSK’ya sızma” diye yorumlanarak dosyaya eklenmişti. Takip kapsamında polisler çiftleri otel kapısına, plaja, sinema önüne kadar izleyip not almış, sanıkların özel hayatına dair her detay iddianameye konularak bir haysiyet cellatlığı yapılmıştı.
12 YAŞINDAKİ ‘ÖRGÜT’ YÖNETİCİSİ
Bu dava için 9 Mayıs 2012 tarihinde İzmir Emniyeti’nde düğmeye basıldı. Gözaltına alınanlar arasında sadece kadınlar ve subaylar değil, örgüt lideri olduğu iddia edilen bir siyasetçi de vardı. Sanıkların evlerinde yapılan aramalarda flash bellekte ‘Pandora’ adlı şifreli dosya bulundu. Ve ‘Pandora’ açılınca içinden ‘örgüt’ çıktı! İddianamede örgütün, iki kadın, biri mali müşavir, altı subay olmak üzere, dokuz koordinatör tarafından yönetildiği; gruba 200 asker ve 52 eskort kız ve travestinin bağlı olduğu iddia edildi. Yönetici oldukları iddia edilen iki genç kadın, iddianamedeki yaşları hesaba katıldığında, örgüt kurulduğunda 12 ve 13 yaşında görünüyordu. Ayrıca ‘örgüt lideriyle’ de herhangi bir temasları yoktu. Fakat o tarihte bu hayati ayrıntıları kimse umursamadı.
TÜM SANIKLAR BERAAT ETTİ
Cinsel ilişki kurma ve şantaj yoluyla örgütün 805 askeri fişlediği, planları Yunanistan’a, Rusya’ya ve terör örgütü PKK’ya satacağı savunuldu. Satmış mıydı? Hayır... 1773 sayfalık iddianamede sanıkların suçlamalara ilişkin görüşüne hiç yer verilmedi. İzmir 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2013 yılında görülmeye başlanan bu davada, 17/25 Aralık’tan sonra hava tersine döndü. Savcı ve heyet değişirken Şubat 2016’da tüm sanıklar için beraata hükmedildi. Yargıtay 16’ncı Ceza Dairesi de bu kararı onadı.
O GÜNLERDE SESİMİZİ KİMSE DUYMADI
O tarihte Akhisar Kaymakamı olarak görev yapan Kamil Köten’in çocuğu da aynı davanın mağdurları arasında. İmam hatip lisesi mezunu olan ve 28 Şubat mağdurları arasında bulunan Köten bu kez FETÖ tarafından hedef alındı. Şu an Muğla Vali Yardımcısı olarak görevine devam eden Köten, Kılınç’ın yakalanmasını Hürriyet’e değerlendirdi: “Bu alçaklar için söylenecek hiçbir şey yok. O zamanlar (dava açıldığında) biz sesimizi her yere duyurmak için çaba sarf ettik. İnsanları ikna etmek çok zordu. Milleti casuslukla suçladılar, kendilerinin casus olduğu ortaya çıktı. Bu ülkede ne kadar vatanperver varsa hepsine saldırdılar. Kendilerinin vatan haini olduğu ortaya çıktı.”
Yorum Yazın